Giriş
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 39. İstanbul Film Festivali, çevrimiçi film gösterimlerine haziran ayı seçkisiyle devam ediyor. Bu ayın seçkisi de, yine festival programından; Venedik, Toronto, Cannes, Tallinn, SXSW film festivallerinde ilk gösterimlerini yapmış 15 filmi içerecek. Biletleri almak ve filmleri izlemek için filmonline.iksv.org adresini ziyaret edin. Her gün 21.00’de bir film gösterime açılacak ve bilet alınan filmler beş gün boyunca gösterime açık olacak. Her seansın bilet kapasitesi sınırlı olacağı için festival programından filmlerinizi seçip biletler tükenmeden almayı unutmayın.
İŞTE HAFTANIN YENİ ŞARKILARI!
Can Kazaz, ‘Kızılgerdan’ adını taşıyan albümü yayınlanmadan albümün şarkılarını sevenleriyle paylaşmaya başladı. Albümün ikinci teklisi ‘Bir Delinin Kaç Cehennemi Olmalı?’ Universal Müzik Türkiye etiketiyle dinleyiciyle buluştu. Kazaz’ın hayatından kesitler sunan şarkının film senaryosu olabilecek bir hikayesi var, bizden söylemesi...
Kenan Doğulu, son stüdyo albümüne ismini veren ‘Vay Be’ şarkısının klibini tüm dijital platformlarda yayınladı. İstanbul’da 20’ye yakın farklı mekanda çekilen klip, elimizdekilerin kıymetini anladığımız bir dönemde yaşadığımız aydınlanmayı temsil ediyor.
'OLASI HER RÜYA’ BİR TIK UZAKTA
“Vision Art Platform’un gerçekleştirdiği, sanatçı Leyla Emadi ve Rafet Arslan’ın eserlerini bir araya getiren ‘Olası Her Rüya’ sergisi online açılışla kapılarını ziyaretçilerine açtı. ‘Olası Her Rüya’ sergisi, Vision Art Platform’un Teşvikiye’de açılan yeni mekanında gerçekleştirdiği ilk sergi olma özelliğini de taşıyor.
Özgürlük, zorunluluk, irade gibi kavramların tarih ve etik bağlamlarında insan iradesini sorguladığı yapıtların merkeze alındığı sergide, sanatçılar farklı coğrafya, kültür ve zamanlardaki tahakküm ve manipülasyon yöntemleri karşında bilişsel bir irade kavramını ortaya koyuyor. 27 Haziran’a kadar sürecek sergiyi gezmek isterseniz info.visionartplatfrom@ gmail.com adresinden randevu alın.
BASE 2020 BAŞVURULARI BEKLİYOR
Her yıl yeni mezun sanatçı adaylarını; sanat dünyası, yaratıcı endüstriler, medya ve tüm sanatseverlerle buluşturmayı hedefleyen yeni nesil sanatçı platformu BASE’in bu yıl yapılacak 4. edisyonu için başvurular başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle Digilogue’un dijital sanat partnerliğinde ve Kale Grubu sponsorluğunda gerçekleşecek BASE için başvurular 1 Temmuz’a kadar devam edecek. Detaylı bilgi ve başvuru için base.ist adresine uğrayın.
Tekfen Vakfı’ndan genç müzisyenlere destek
Tekfen Vakfı, klasik müziğe olan desteğini Müzik Bursu programıyla bu yıl da sürdürüyor. Başta Tekfen Filarmoni olmak üzere, Türkiye’deki orkestralar için yetkin müzisyenler yetiştirmek amacıyla sağlanacak burs, lisans düzeyindeki yurt dışı eğitim kurumlarında geçerli olacak. Başvurular, 30 Haziran’a kadar www.tekfen.com.tr adresi üzerinden kabul edilecek. Burs mülakatları dijital platformlar üzerinden gerçekleştirilecek. Bursu geçen sene kazananlar müzik eğitimlerine Berlin’de devam ediyor.
HAFTANIN ÖNERİSİ
MUBI’DE ‘PELİN ESMER ŞENLİĞİ’
Her zaman kaliteli içerikleriyle, çok özel film seçkileri ve yönetmen retrospektifleriyle öne çıkmayı başaran online film izleme platformu MUBI, bir süredir ülke sinemasının en genç ve yetenekli yönetmenlerinden Pelin Esmer’i konuk ediyor. MUBI koleksiyonuna, Pelin Esmer’in yönetmen, senarist ve yapımcısı olduğu altı filmi ekledi ve izleyiciyle buluşturdu.
Pelin Esmer, ilk belgeseli ‘Koleksiyoncu’nun (2002) yönetmenliğinden kameramanlığına kadar her işi tek başına sırtlandı. ‘Koleksiyoncu’, hayatını ilginç bulduğu nesneleri toplamaya adayan, her anını bu uğurda harcayan Pelin Esmer’in öz amcası Mithat Esmer’in hikayesini anlatıyor. Belgesel boyunca Mithat Bey’le birlikte İstanbul kazan biz kepçe geziyor ve koleksiyona eklenecek yeni parçaları onunla birlikte arıyoruz. Pelin Esmer, ilk kurmaca filmi ‘11’e 10 Kala’da (2009) belgeseline konu ettiği amcası Mithat Esmer’e çeviriyor kamerasını yine.
Filmde, koleksiyonuna yeni parçalar eklemek için hayatının sınırlarını genişleten Mithat Esmer ile yaşadığı apartmanın kapıcısı Ali’nin ilişkisine odaklanıyoruz. Mithat Bey’e kıyasla hayatı sadece yaşadığı ve çalıştığı apartmanla sınırlı olan Ali, apartman deprem tehdidi yüzünden yıkılmakla karşı karşıya kalınca koleksiyona ‘el atıyor’ ve bu iki farklı insan aynı amaç uğruna birlikte çalışmaya başlıyor.
Bireyselden Toplumsala
Pelin Esmer’in belgesele yakın duran ama kurmacaya da göz kırpan ikinci filmi ‘Oyun’ (2005) ise yıllar sonra çekeceği ‘Kraliçe Lear’ (2019) için de esin kaynağı oldu. ‘Oyun’da, Toroslar’daki Arslanköy’de yaşayan dokuz kadının bir araya gelerek kendi hayatları üzerine bir tiyatro oyunu yazıp sahnelemelerinin seyrine doyulmaz öyküsünü izleyeceksiniz.
Pelin Esmer’in ikinci uzun metrajlı filmi ‘Gözetleme Kulesi’ (2012), ilk filmlerinden bir noktada ayrılarak bireysel ilişkiler üzerinden toplumsallığı sorgulamaya başlıyor. Issız bir ormanın içindeki gözetleme kulesinde bekçilik yapan Nihat ile kaçıp o ıssızlığa sığınmaya çalışan Seher’in, geçmişlerini birbirleriyle iyileştirmelerini oldukça başarılı bir sanat ve görüntü yönetimi eşliğinde izliyoruz.
Bu film, bir ‘kesişen hayatlar’ hikayesi olarak nitelendirilebilir. 2017 yapımı ‘İşe Yarar Bir Şey’ filminde, şair Leyla ile hemşire Canan’ın hayatı bir gece treninde hiç hesaba katmadıkları şekilde kesişiyor. Canan’ın yükünü onunla birlikte taşımaya karar veren Leyla bir yandan da içinde yankılanıp duran şiiri yazmaya girişiyor. Barış Bıçakçı’nın Pelin Esmer’le birlikte yazdığı senaryo izleyenin kalbinde iz bırakacak cinsten.
