Giriş
Bu yıl 88’inci kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF), Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir’in kalkınma hedefleri açısından fuarcılık sektörünün önemini görerek dile getirdiği “Bu şehirde fuarlar kurun, sergiler açın” sözünü yerine gerçeğe dönüştürme yolundaki başarılı ilerleyişini sürdürüyor.
Uzun yıllar boyunca farklı ülke ve farklı sektörleri buluşturan, ticaret hayatı kadar kültür ve sanat hayatına da önemli katkılar sağlayan İEF, günümüzün değişen şartlarına da ayak uydurmayı başaran dinamik bir yapıya sahip...
Eskiden gazinolar vardı, günümüzde çim konserleri ve rock buluşmaları var... Eskiden paraşüt kulesi vardı, günümüzde oryantiring yarışmaları ve yoga etkinlikleri düzenleniyor... Ayrıca fuar alanıyla kent de iç içe...
Özellikle kentin ticaret hayatında önemli bir yere sahip olan Kemeraltı bölgesinin bu yıl etkin olarak kullanılacak olmasından da bir İzmirli olarak oldukça memnunum.
2019 fuarının en dikkat çekici yanı ise son dönemlerde teknoloji alanındaki hamleleri ve ABD Başkanı Donald Trump’ın tırmandırdığı dünya ticaret savaşları sebebiyle herkesin ilgi odağındaki Çin Halk Cumhuriyeti’nin partner ülke olarak ağırlanıyor olması...
Bu durum, içinde bulunduğumuz konjonktür sebebiyle tüm dünyanın gözünün İzmir’e çevrilmesine neden olacak kadar stratejik bir hamle...
Çin ülkemiz açısından da çok önemli bir ülke... Ülkemizde enerji, teknoloji, alt yapı, lojistik, finans, madencilik, telekomünikasyon gibi alanlarda 2 milyar dolara yakın yatırımı bulunan Çin; Türkiye’nin dünyada üçüncü, Doğu Asya’da ise en büyük ticari ortağı konumunda.
Bu yıl 88’incisi düzenlenen ve 15 Eylül’e kadar sürecek olan İzmir Enternasyonal Fuarı’nın, Çin’in katılımıyla kentimizin uluslararası alandaki marka değerini artırmaya da ciddi katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Fuarın, piyasaların bir çıkış yolu aradığı bir dönemde hem İzmir hem de ülke ekonomisi açısından son derece hareketli geçeceğine inanıyorum. Bu büyük organizasyonunda emeği geçen herkesi tüm kalbimle kutluyorum.
SUSAMAM
Rapçi Şanışer’in 17 şarkıcıyla birlikte söylediği #Susamam şarkısına çektiği 14 dakika 55 saniyelik klip yayınlandığı cuma günü Türkiye’de sosyal medyanın gündemine oturdu...
Klip, 24 saat içinde YouTube’da altı milyondan fazla kez izlendi. Twitter’da da #Susamam etiketi, yüzbinlerce mesajla dünya genelinde en çok konuşulan başlıklar listesinde bir numaraya yerleşti.
Çevre sorunlarından adalete, kadına yönelik şiddetten hayvan haklarına kadar çok sayıda soruna değinen klibi büyük bir keyifle izledim.
Gençlerin, tepkilerini sanatla, müzikle ortaya koymalarını, sokağa çıkıp taşkınlık yapmalarından çok daha etkili buluyorum. Ve bu tepkinin daha kolay karşılık bulacağını düşünüyorum.
EGE’NİN SERVETİ
Üzüm Ege için bereket demek. Yaş üzüm ayrı bir servet, şarapçılık ayrı bir değer, kuru üzüm ise gerçek bir nimet...
Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre, Türkiye çekirdeksiz kuru üzümde ihracat sezonunun başladığı 1 Eylül 2018’den sezonun sona erdiği 31 Ağustos 2019’a kadar olan bir yıllık dönemde 99 ülkeye 516 milyon 200 bin dolar değerinde 252 bin ton kuru üzüm ihraç etti. Bu sezonki ihracat değeri, bir önceki sezona kıyasla yüzde 14 artış gösterdi.
Söz konusu dönemde en fazla üzüm ihracatı 141.8 milyon dolarla İngiltere’ye yapıldı. Bu ülkeyi 58.6 milyon dolarla Almanya ve 52 milyon dolarla Hollanda izledi. Önümüzdeki sezonun Egeli üreticiler ve ülkemiz açısından daha da bereketli geçmesini diliyorum.
