Bir şeyler biraz daha gelişigüzelken daha mı iyi sanki, yoksa ben mi fazla nostalji müptelasıyım bilemeyeceğim. Bir türlü kanım ısınamadı şu VAR'a (Türkçe açılımıyla 'video yardımcı hakem uygulaması').
Türkiye'de hiçbir maçta eksik olmayan hakem kararları tartışmalarını ortadan kaldıracak gibi geldi derken, işler yine sarpa sardı. Futbol izleyicisinin lügatına yeni bir cümle ekleniverdi: "Hoca, bu pozisyonda niye VAR'a gitmiyorsun hoca!"
Sistem, sahada tam hakimiyet kurmak isteyen hakemin özgüveninden bir ısırık alırken, oynanan oyun da hiçbir hatayı kaldıramaz oldu.
Teknoloji ile gelen bu kesinlik oyunun akışını da doğrudan etkileyince, VAR kendisinden pek de iyi bahsedilmeyen bir yardımcıya dönüştü.
Modern futbolda artık birçok şeye yer yok. Bizi büyüleyen ama fiziksel yönden şimdiye kıyasla eksik kalan topçulara mesela. Futbolseverlerin başına 'gerçek' sıfatını getirdiği Ronaldo'nun kıvraklığı, yerini saatte 32 kilometre koşan Cristiano Ronaldo'ya bıraktı.
Her şey daha hızlı, keskin ve sayısal.
Maradona, ülkesine Dünya Kupası'nı getiren o golü İngiltere'ye bugün atmış olsaydı, kavga gürültü hakemi çevreleyen bir grup futbolcu ve VAR'dan dönen bir gol anımsayacaktık.
Böylece Arjantinli yıldız, kendisini maçtan sonra