Kerem Akça Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir
HABERİ PAYLAŞ

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

Cannes 2022’den En İyi Yönetmen Ödülü’yle dönen “Decision to Leave”, hantal, gösterişçi ve orta halli bir neo-noir. Park Chan-Wook’un Kore iç piyasası için yaptığı mini dizi kıvamındaki vasat “Hizmetçi”de bıraktığı ‘üşengeç’ yerden alıyor. 40-100. dakikalar arasındaki heyecan verici sinemasal zirvelerle ‘giriş’ ve ‘sonuç’ bölümlerinin ‘küçük ekran’ algısını unutturmaya çalışıyor.

İNTİKAMCI FİLMLERİNDEN SONRA HİKAYELERİ TÜKENDİ Mİ?

Kore Yeni Dalgası’nın öncülerinden Park Chan-Wook intikam motifini yenilemesiyle bilinen bir isim. 2002-2005 arasında yaptığı Üçleme’de “İhtiyar Delikanlı” (“Oldboy”, 2003) ve “İntikam Meleği” (“Lady Vengeance”, 2005) gibi sinema tarihine kazınmış intikamcı filmleri haricinde ise kendi kendini tekrar ediyor. “Haklı İntikam”da (“Sympathy for Mr. Vengeance”, 2002) dahi Kitano özentisi olmayı tercih etmişti. Artık ise özgün bir hikaye bulmakta zorlanıyor.

Haberin Devamı

Vampir filmi, queer ilişki filmi, akıl hastanesi filmi derken aslında ulaşılan seviyeler tatmin etmedi. Aslında çoktan Hollywood’a yaptığı uzun metrajı ve AMC için çektiği John Le Carré uyarlamalarının zirvelerinden ‘The Little Drummer Girl’ (2018) daha heyecan vericiydi. Bu konudaki boşluğu Koreli bir görüntü yönetmeniyle aslında sağlam bir işi malzeme etti. En iyi casusluk eserlerinden birine mini dizi formatında imza atmayı becermişti.

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

KORECE MİNİ DİZİ KAPISI BİR KERE AÇILMIŞTI

Ama Kore’de özellikle ‘gösteriş’ ile ‘sinema’ arasında sıkışıp kaldığı bir kariyere sürüklendi. “Hizmetçi”de (“The Handmaiden”, 2016) ise net bir şekilde sinematografik hiçbir an ve tarihi açıdan tutarlı hiçbir aksesuar barındırmasa da cinselliği ve yatak hayatını kullanımıyla dikkat çekmeye çalışan bir işçilik vardı. Bu durum ister istemez ‘cesaret’ açısından artı puan alarak hatıralara kazındı. Fakat 2010’ların en iyi cinsel ilişki filmi ve queer sinema örnekleri arasına girmekte zorlanıyordu.

Artık Korece mini diziye kayma arzusu orada açık edilmişti. 1960’lardaki “Housemaid” (“Hanyo”) ve onun 2010 tarihli başarılı uyarlamasını düşününce bir yere gelmesi mümkün değildi. Aksine “Manji” (1964)-“Yurttaş Kane” (1941) arasında durmakla anılmıştı. Bu da tatsız tuzsuz bir vasatlıkla karşılık bulmuştu.

Haberin Devamı

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

‘LAURA’ ETKİSİNİ DAHA ÇOK HAREKETE GEÇİRMELİYMİŞ

2022’de “Ayrılma Kararı”nda (“Decision to Leave”) orada bıraktığı yerden alıyor yönetmen. Film bir dedektifin üzerine gidiyor. Onun dağlık bir yerde evdeki araştırması zaten açılış sekansıyla fazlasıyla dizi olarak start alıyor. Karlı bir kapının çekilmesi ve bunun donuk renklerle ilerlemesi samimi bir ciddiyet belirtisi değil. “Rashomon” ile “Laura”yı birleştirme arzusu var. Sinemasal öğelerin çilingirinin ‘sinemasız bir bağlantı’ olarak seçilmesi ciddi bir problem.

Hae’yun’un araştırması ilk 40 dakikada Kore iç piyasasının mini dizisi olmayı hak ediyor. Sonrasında dönülen noktada aslında özellikle Bi Gan’ın mucizevi gizem filmi “Uzun Bir Günden Geceye Yolculuk” (“Long Day’s Journey Into Night”, 2018) ile Ang Lee’nin olmamış “Dikkat, Şehvet”inin (“Lust, Caution”, 2007) başrol oyuncusu Tang Wei’ye bir saygı duruşu getiriyor. Ama onun karakteri Seo-rae’nin Otto Preminger’in “Laura”sı kadar iddialı bir kayboluşa ulaştığını söylemek güç.

Haberin Devamı

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

‘AŞK ZAMANI’ VE ‘KAYIP KIZ’ İLE REKABETE BİLE GİREMİYOR!

Bu konuda Fincher’ın “Kayıp Kız”ıyla (“Gone Girl”, 2014) rekabete girme şansı da olmuyor. Aksine ‘romantik gizem filmi’, ‘kaybolan kadın filmi’, ‘whodunnit filmi’, ‘neo-noir’ arasında gidip gelse de bunlardan sonuncusunda aşırı gösterişçi olarak durmaya kadar kayıyor. Aslında kadın-erkek ilişkilerine dair ciddi bir samimiyet var. Ama ilkinden bir “Aşk Zamanı” (“In the Mood for Love”, 2000) kapısı açmıyor.

Koreli-Çin buluşmasından da bir şey çıkmıyor. Kurgucu ve besteci yerli yerinde kalsa da Chung Chung-Hoon’un eksikliği burada yarım yamalaklık getiriyor büyük oranda. Chan-Wook boş yere debelenip bunun sinema anları olmadan yaptığı sinemasal orantısızlığına burada da devam ediyor. “Acı Tatlı Hayat”ın (“A Bittersweet Life”, 2005) görüntü yönetmeni Kim Ji-Yong filmi bir yere taşımıyor. Aksine genelde mat renk paleti eşliğinde tanıdık görüntülere sebebiyet veriyor.

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

HANTALLIK PLASTİKLİĞİN ÖNÜNE GEÇİYOR

Zaten yönetmen, “İntikam Meleği”nden bu yana Korece iyi film yapmadı. “Lanetli Kan”da (“Stoker”, 2013) Hollywood bütçesiyle düzgün yapılmış Douglas Sirk usulü bir Hithcockyen gerilime imza atmıştı. Burada ise İngilizce sadece çekmesi gerektiğini duyuruyor. Elbette yönetmenin plastik ve yaratıcı görüntü yakalama becerisi muhakkak.

Ama onlar da 138 dakikanın en fazla ikinci düzlükteki bir saate sıkışıyor. Film özellikle orta bölümünde gaza bassa da son düzlükte yine iş piyasadan bir çalışmaya kaydığını duyurarak anlamsız sonlanıyor. Özellikle 40-100. dakika arasından görüntüleri görenler sarhoş olabilir. Fakat bu giriş ve sonuç bölümüyle bir ahenk içinde hareket etmiyor. Aceleye bağlanmış bir hantallık var.

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

40’LI YAŞLARIN OLGUNLUĞUNU ARATIYOR

Bu durum da aslında Chan-Wook’un 40’lı yaşlarındaki 2000-2010 arası enerjisinden çoktan koptuğunu gösteriyor. 60’ından sonra tamamen İngilizce projelere kayıp kaliteyi yükseltir mi yönetmen bilinmez. Ama 2003’te 40 yaşındayken “İhtiyar Delikanlı” gibi Kill Bill’e rakip bir olgunlukla çıkagelmişti. Öncesindeki ayarsız deneme yanılma odaklı kariyer başlangıcından kopabilmişti.

Burada ise “Haklı İntikam”daki o alaycı ve mekanik absürd komedi durumuna dönüş canlanıyor. Sanki onunla eski usul cinayet araştırma filmleri ve erotik-gerilimleri birleştiren bir yaklaşım var burada. Yönetmen çoktan olgunluk dönemine girmesi gerekirken ‘dinamizm’ eksikliğiyle aslında ‘Korece filmlerden ayrılma zamanı gelmedi mi?’ dedirtiyor.

Ayrılma Kararı: Laura-Rashomon kırması hantal ve gösterişçi bir neo-noir

GELİŞME BÖLÜMÜNDE SİNEMASAL ZİRVELER İÇEREN SÜRPRİZSİZ BİR YAPBOZ

Jo Sung-Hee gibi yeni kuşaktan başarılı isimlerle rekabete girmekte zorlanıyor. Alaycı absürd komedi ucuz bir fiziksel komediye kayabiliyor. Bu da bir tartım problemi getiriyor beraberinde! “Ayrılma Kararı”, 40-100. dakikalar arasında sinemasal zirveler görüyor. Bunu ise Tang Wei’ye odaklanma, onun bilinçaltına kayma potansiyeliyle gerçekleştiriyor.

Ama giriş ve sonuç bölümünde bu ayarda planlanmıyor. Aksine 138 dakikaya hantal bir şekilde bağlanmış, işlemeyen bir yapbozun tutarlı bir şekilde hareket etmediğine tanıklık ediyoruz. ‘Fazla gösteriş karın doyurmaz’ hissiyle izleniyor Koreli yönetmenin yaptıkları. Hiçbir şekilde ‘gizem’ olgusunu da harekete geçiremeyince gösterişçi bir küçük ekran eğlencesine kaymak zorunlu hale geliyor. 

 

Sıradaki haber yükleniyor...
holder