Kerem Akça Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü
HABERİ PAYLAŞ

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

Lena Dunham’i Y kuşağının Woody Allen’ı iken bırakmıştık. Sundance 2022’de Prömiyerler bölümündeki dijital dünya prömiyerinde izlediğim “Sharp Stick”le ise Z kuşağının Bigas Luna’sına dönüşüyor. Amerikan bağımsız sinemasının yetenekli yaratıcısı olgunluk dönemine start veriyor bu tutkulu, plastik ve cesur dönüşüyle!

FİLMİN NOTU: 7.2

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

ÖZYAŞAMSAL PARÇALARI HER ZAMAN KULLANIR

Lena Dunham, 2006’da kısa filmleriyle başlayarak dahil olduğu X kuşağını samimi bir şekilde mercek altına almıştı. Bu konuda ihtiyaç olan yaratıcı kalem eksikliğini kapatmıştı. Özellikle 2009’da bir saatlik “Creative Nonfiction”, mumblecore görüntü yönetmeni Brett Jutkiewicz’in varlığıyla da Fransız Yeni Dalgası’na selam çakma gibiydi. DV ile 16mm’yi birleştirme vardı. Bu durum hızlı ve enerjik bir kurguya da alan açabiliyordu.

Haberin Devamı

2010’da “Tiny Furniture” ise zeki isimli filmleri taçlandıran bir uzun metraj hamlesiydi. Mini bir mobilyanın peşine düşen ya da onun eski evlerindeki metaforik karşılığı olarak beliren bir tipleme izledik. Jody Lee Lipes’ın ise genelde duran ve beyaz rengi tercih eden sinematografik tercihleri ise sıkışmışlığı adlandırıyordu. İsim Ella’dan Aura’ya değişse de ciddi bir otobiyografik hava vardı.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

Y KUŞAĞININ FEMİNİST WOODY ALLEN’I OLARAK BAŞLAYAN KARİYER

İlkinde New York’a artık göç etmenin getirdiği bunalım halini bu kez Büyük Elma’nın içerisinde biz Canon HD kamera sayesinde görüyorduk. Her anında bir mobilya arayan karakterimizin müthiş bir sahicilikle çıkageldiği kesindi. Elbette sayısız gençlik filmi izledik. Alternatif çizgi roman estetiğiyle çıkagelen “Juno”ya (2007) paralel yapılan bir üretimden söz etmek mümkündü.

‘Y kuşağının feminist Woody Allen’ı’na dönüşmek de çok zor olmadı. Çünkü Dunham’ın aslında asi ruhlu bir karakteri yansıtırken kendi dalga geçilesi ve dramatik taraflarını bir çırpıda büyük bir özgüvenle sunduğuna tanıklık ettik. Bu durum karşısında da 2012-2017 arasında aynı karakteri Hannah adıyla ‘Girls’ dizisinde artık New York’un dehlizlerinde eğlenceli gözlem duygusunu harekete geçiriyordu.

Haberin Devamı

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

BİR KADININ İLİŞKİ GÜNCELERİNE SAHİCİ BİR ÜSLUP

Adam Driver’ın eklenmesi bir yana “Tiny Furniture”den gelen, kardeş, anne ve arkadaşlar da vardı. Dunham’ın kaleminde her daim bir kadının seks ya da ilişki günceleri önemli bir yer tutar. O yüzden de ‘Girls’, Y kuşağının ‘Sex and the City’si olarak anılıp Altın Küre’de Komedi-Müzikal dizisi kategorisinde ilk kez bir kadın yaratıcıya ödül getirmişti.

Yaratıcı “Nobody Walks”da (2012) tatsız ve vasatın altı bir senaryoya yazdı. Onun yönetmeni Ry Russo-Young da sonrasında piyasa işi filmlere kaydı. Ama Ti West, Quentin Tarantino, Judd Apatow, Dash Shaw’un filmlerinde bu zeki komedyen ruhunu ortaya koydu. Aslında Melissa McCarthy gibi kalitesiz isimlerin kasıp kavurduğu Hollywood’da onun yakaladığı dengeli tavra ihtiyaç vardı.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

KENDİNİ BAŞROLE YERLEŞTİRMİYOR

2020’lere geçip astık tamamen android kuşağının portrelenmesi söz konusu olduğunda ise “Sharp Stick” adlı bir filmle çıkageliyor. Dunham en son film çekmesinin üzerinden Londra ve Los Angeles’a göç etti. Burada da pandemi döneminde aslında bir değişim ortaya koyuyor. Açılış jeneriğinde ismin sahici puntolarıyla beraber beklenen özen devreye giriyor. Çizgi romansı tat oradan başlıyor aslında.

Haberin Devamı

Bu kez yaratıcının kendini geride bıraktığı bir senaryo görüyoruz. Yönetmen-senarist-oyuncunun başrole Kristine Froseth’i yerleştirdiğini görüyoruz. “The Assistant”, “Apostle”, “Birds of Paradise”da oynasa da ‘Looking for Alaska’ adı Hulu dizisinde başrolde yer almıştı kendisi. Norveçli anne-babanın kızı ne kadar başarılı olmuş? Elbette adı anılan Jennifer Lawrence’la yarışamaz.

FROSETH DUNHAM’İN SAMİMİYETİNİ TAŞIYOR MU?

Ama işin doğrusu açılış sekansında Taylour Paige ve Jennifer Jason Leigh’le beraber evden çıkış ve işlevsiz aile halleri ‘mı acaba?’ dedirtiyor. Ancak Dunham’ın kalite söz verdiği filmin, jenerikten itibaren bir sinemasal yükseliş sunduğu muhakkak…

Yaratacı, artık 35’ine geldi. O sebeple de ‘annem ve kardeşlerimle oynarım’ yaşının ötesinde. Film Nation uluslararası projelere giren bir şirket (“The Road”, “The Kings Speech”, “Spencer”, “The Arrival”). O yüzden de aslında bazı yönetmenlerin özyaşamsal noktada ‘gerçekçilik’ algısına oynamasından çıkmasına burada doğru bir tercihle kendisi de katılıyor.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

TUTKULU GENÇ KIZ-OLGUN ERKEK İLİŞKİSİ FİLMİ OLARAK BAŞLIYOR

Büyük oranda 65.000 dolara yapılan “Tiny Furniture” gibi bütçe bulamama yıllarında da değil artık kendisi. Orada saf bir Y kuşağı portresi vardı. Burada Sarah Jo karakteri Dunham’ın bir çeşit ‘Lolita’sı olarak canlanıyor. Onun cinsel arayışını yansıtma adını filmi seks fantezileri noktasında sınırları zorlar hale getirmiş.

26 yaşında bekaretini bozmamış bir karakteri 45-50’lerindeki Josh (Bernthal) ile yasak ilişki yaşamasını da aslında bu noktadaki örnekler arasına yerleştiriyor. “Claire’in Dizi” (“Le Genou de Claire”, 1970), “Pauline Plajda” (“Pauline a la Plage”, 1985), “Noce Blanche” (1989), “Exotica” (1994), “L’Ennui” (1998), “Tabu” (“Towelhead”, 2007), “Akvaryum” (“Fish Tank”, 2009), “Il Futuro” (2013), “The Diary of a Teenage Girl” (2015) akla geliyor.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

Z KUŞAĞININ FEMİNİST BIGAS LUNA’SINA EVRİLİYOR

Bunlardan özellikle Ball’un Arap asıllı ana karakter tercihiyle pedofili tartışmaları yaratan “Tabu”su ya da Heller’in saykodelik bir yeraltı çizgi romanı gibi tasarlanan “The Diary of a Teenage Girl”ü ile akrabalık kuruluyor. Ama özellikle bu bağlantı ile birlikte ciddi stilize bir girişim var. Bir yazlığa gidilen sahnede Ashley Connor’un müthiş sinematografisi bir yana, Sara Jo’nun hayalleri olarak da aslında erotik animasyonlar devreye girebiliyor.

Özellikle bu anlamda Dunham’in çoktan başka seviyeye ulaşan ‘senaryo’ odaklı sinemasının burada plastik hale geldiği söylenebilir. Bu açıdan da bir farklılık ve yedinci sanat/reji açısından olgunluk devreye girebiliyor. Bu sayede Post-Obama döneminde Z kuşağının feminist Bigas Luna’sı olmaya kayıyor. İspanyol sinemasının erotik sinema auteur’ü aslında yatak hayatındaki sahiciliği ve tavizsizliği ile dikkat çekmişti. Cinsel fantezilerin peşindeki yaklaşım Allen’ın ancak ilk yıllarını akla getirebiliyor. Breillat’nın ucuz istismar filmlerine kaymamak yerinde bir tercih olmuş.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

DUNHAM’İN OLGUNLUK DÖNEMİNİ BAŞLATIYOR

Sara Jo-Josh ilişkisini ise büyük oranda genç kadın-olgun erkek ilişkisi filmlerinin arasında özel bir yere yerleştiriyor. Özellikle bu karakterle ilişkide hamile kalan gerçek sevgilinin yarattığı gerilim ve ötesi de aslında sinemasal dokunuşlarla müthiş bir sahicilik katıyor genel toplama.

Bu sayede Dunham’ın olgunluk dönemini başlatan film olarak anılabilir “Sharp Stick”. Cinsel fantezi okumalarına da açılabilecek iddialı ismi ile bile bunu hak ediyor. Metaforik açıdan da aslında internet jenerasyonundaki artık kontrolden çıkmaya atıfta bulunuyor. Kadın hikayeleriyle adından söz ettiren bağımsız yaratıcı en cüretkar ilişki tanımına imza atıyor kariyerindeki.

‘EUPHORIA’ DÖNEMİNE ADAPTE OLUYOR

88 dakika olsa da ikinci düzlüğünde bir online porno ya da seks işçiliği sitesine giriş de gerçekleşiyor. Bu sayede ‘fantezileri tekrar etme’ durumunu izliyor. O sahneler de aslında Euphoria sonrasına adaptasyon getiriyor büyük oranda. Jenerasyondan jenerasyona atlamada enerjik davranmış Dunham. Levinson, Z kuşağının Clark-Korine yenilemesi olarak canlanmıştır.

Ama en önemlisi burada Decker’in görüntü yönetmeni sayesinde ana karakterin organıyla yaşadıkları ve sonrasındaki içine girdiği gerilim yüklü evren dengesiz bir tonla sunuluyor. İşin içine porno oyuncularının da YouTube yıldızlarının da girebildiği ama ana karakterin plastik günlüğüne bizi soktuğu bir atmosfer var.

Sharp Stick: Dunham’in tutkulu, cesur ve plastik dönüşü

BUNUEL, MAZURKY VE CASSAVETES’İ ÖRNEK VERİYOR

Dunham’in son uzun metrajının üzerinden 10 yıl geçmişken kendi tabularını yıkmak için böylesi bir profesyonel çalışma yöntemine ihtiyaç vardı. Burada bu durum yaramış fazlasıyla. Referans olarak “Belle de Jour” (1967), “Women Under The Influence” (1974), “An Unmarried Woman” (1978), “Wanda” (1970) örnekleri verdiği filmde de ciddi bir kadın hikayesi ve olgun plastik hamleler sunduğu görülebiliyor.

Yine merkezde olmadığı Prime Video için çektiği Ortaçağ’dan bir sayfayı aralayan roman uyarlaması “Catherine Called Birdy”yi ise şimdiden merak ettiriyor. Çizgi romansı yapısıyla “The Diary of a Teenage Girl” ile kardeşlik ilişkisi kuran yapının aslında Nabokov’un ‘Lolita’sı ile Malle’in “Pretty Baby”si (1978) arasında gidip geldiği de bir gerçek. Dunham’a Z kuşağının Bigas Luna’sı görünümü yakışıyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder