2 Ocak’ta yaşamını yitiren Ferdi Tayfur’un vasiyeti açıklandı, ortalık karıştı. Mal varlığının bir kısmını hayır kurumlarına bağışlayan Ferdi Baba’nın çocukları, yegenleri birbirine girdi.
Vasiyete göre Ferdi Tayfur’un kavgalı olduğu kızı Tuğçe Tayfur’a hiçbir şey bırakılmamış. Babasına böbreğini verip hayata döndüren Timur Turanbayburt’un da mirastan mahrum bırakılması çok ilginç. Tuğçe Tayfur ile Timur Turanbayburt vasiyete itiraz etmiş. 29 Nisan’da bunun duruşması olacak. Ayrıca Tuğçe Tayfur mallara tedbir konulmasını ve kayyum atanmasını talep etmiş. Miras elbette haktır, buna itirazım yok. Timur Turanbayburt’u da tanımam. Babasını ölümden kurtaran bir evlada tek kuruş miras bırakılmamasını garip buldum. Ancak anlıyorum ki; Timur’un, Tuğçe ile birlikte hareket etmesi bu sonuca sebep olmuş. Tuğçe Tayfur için ise birkaç sözüm var. Babasıyla arası çok iyiyken ne oldu da iş, “Benim soyadımı kullanamazsın” noktasına geldi? Burada yaptığı evliliklere bakmak gerekiyor. Sanırım Ferdi Tayfur, gece gündüz çalışarak elde ettiği o malların, kızının pek de tasvip etmediği eşine bırakmak istememiş. Tuğçe Tayfur’un eşi ile ilgili haberlere bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Tabii bu durum, Ferdi Baba’nın yeğenlerinin kendilerini vasiyete dahil ettirip malların çoğuna konmasını da haklı çıkarmıyor. Anlaşılan bu dava epey uzun sürecek. Bu sürede Ferdi Baba’nın kemikleri de hiç kuşkusuz sızlayacak.
ŞARKI DEĞİL HEZEYAN
Survivor Turabi Çamkıran’ın iğrenç şarkısını dinlemeyen kalmadı. Tabii şarkı kelimesi bu garip şey için doğru bir tanımlama değil. Daha çok, seks bağımlısı bir hastanın hezeyanları, sayıklaması. Zaten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da şarkıya erişim engeli getirdi, Turabi hakkında da yakalama kararı çıktı. Bu adamı çok da ‘olmamış’ halini Survivor’ı izleyenler bilir. O yarışmada başkalarına karşı tavırları, kibri, üstenciliği öyle çok dikkat çekiyordu ki, böyle bir saçmalıkla karşımıza çıkacağı belliydi. Müthiş paralar kazanmasına aracı olan Acun Ilıcalı’ya bile laf sokması, hatta kötülemesi kişiliği hakkında fikir veriyordu. Bir ara Amerika’da bir sürü çıplak kadınla koyduğu fotoğraflarla gündeme gelmişti. Kendini ‘Dan Bilzerian’ sanıyordu. Ama tabii vizyonu, hayata bakışı öyle biri olmaya yetmiyordu. Şöhreti taşıyamayanların yaşadığı acı sonu yaşayacak gibi görünüyor. Yakında adı bile anılmaz hale gelecek.
KONSERLER PAHALI MI?
Yalın’ın artık belediye ve halk konserlerine çıkmayacağı yönünde iddialar var. En son 40 bin kişiye stat konseri veren şarkıcının neden böyle bir karar aldığını bilmiyorum. Ancak paralı konserlerin bazı kesimler için pahalı bulunduğunu, Yalın’ı izlemek isteyenlerin ceplerinden epey para çıkacağını söyleyebilirim. Yalın’ı bir kenara bırakalım da konserlerin pahalı olup olmadığına bakalım. Şu anda en sıradan bir konserin giriş ücreti bile 1000 lira civarında. Tabii bu kalabalık konserler. Bar ya da gazinolarda bu ücretler 20-25 bin liralara kadar çıkıyor. Kimine göre 1000 lira bile pahalı. Kimisi de ön masadan Ebru Gündeş’i izlemek için 100 bin lira verebiliyor. Erişilebilecek bir fiyatla halk konseri yapmak sanatçılar için hayran kitlesi ile buluşma açısından çok önemli. Demek ki Yalın artık böyle bir buluşmaya ihtiyaç duymuyor. Belki o da Teoman gibi şarkı söylemekten bıkmıştır, bilemiyorum. Ya da unutulmak istiyordur, bu da mümkün. Yine de tekrar düşünmesini öneririm. Kendisini sevenleri üzmeye hakkı yok.