Evlilik kararı gelecek korkusu

İnsanın hayatında vereceği en önemli karalardan biri, belki de ilkidir evlilik. Öyle ya, o karar verildiği andan itibaren bütün geleceğinizi şekillendirecektir. Aşkın heyecanıyla çabucak verilecek evlilik kararı ne kadar dayanaksızsa, yıllar süren ilişkide de zamanında atılmayan o adım için artık çok geç olabilir. Okurum mailinde tam da öyle bir karar arifesinde yaşadıklarını anlatmış bana. “Üç yıldır birlikte olduğum, her anıma şahit, harika bir adam var hayatımda. Geçen hafta evlenme teklif etti. Yüzüğü parmağıma taktım, sevinçten ağladım, herkes kutladı. Ama o ilk heyecan dalgası geçtiğinden beri, içimde çok acayip bir sessizlik ve korku var.”

AKILDAKİ SORULAR

Çok doğaldır bu korku. “Bundan sonra ne olacak?” sorusunun yanıtı aranırken bir yandan da “Acaba benim için doğru insan mı?” düşüncesi zihinde dolaşmaya başlar. Okurum kendince korkularının nedenlerini şöyle sıralamış: “Onu çok seviyorum ama o büyük, aklımızı baştan alan tutku artık yok. Hayatımız huzurlu ama artık rutin. Evlilik sanki bu rutini kabullenme sözleşmesine atılacak bir imza gibi geliyor bana. Ya bir gün karşıma o ‘daha heyecanlı, daha tutkulu’ bir seçenek çıkarsa? Evlenerek, sonsuza dek ‘potansiyelimi kaybetmekten’ korkuyorum.” “Ayrıca şu anki hayatımda kendi param, kendi düzenim ve kendi kararlarım var. Evlilikte tek başına karar alamamak diye bir durum var. Hesap verme zorunluluğu, ‘biz’ olma baskısı... Sanki o kimliğimin bir parçası kaybolacak ve yerine ‘birinin eşi’ kimliği gelecek.” “Evlilik, geri dönüşü olmayan bir imza gibi. Bir işte başarısız olursam iş değiştiririm, bir şehirden sıkılırsam taşınırım, duygularım bitmişse sevgilimi değiştiririm. Ama evlilik... Sanki yanlış karar verirsem hayatımın yarısını çöpe atacakmışım gibi hissediyorum.” Okurum, tüm bu nedenleri sıraladıktan sonra sormuş; “Sizce ben korkak mıyım? Yoksa evlilik denen kurum gerçekten benim özgür ruhuma uygun değil mi? Ne yapmalıyım?”

AŞK-EVLİLİK İKİLEMİ

Okurumun ikilemi, aşkı evlilikle karıştırmaktan kaynaklanıyor. Herkesin yanılgısıdır, aşkın ilk anlarındaki tutkunun bitmesiyle ilişkinin de bitmiş olması... Oysa o tutku evlilik kararı almanız için gereken bir kriter değildir, sadece ilişkinin başlangıcında her iki tarafa da verilen bir hediyedir. Aşk, bir nevi sarhoşluktur. Göz kamaştırır, mantığı devre dışı bırakır ve evlilik teklifini coşkuyla kabul ettirir. Ama ertesi gün, o sarhoşluk geçer. Evlilik ise bir karardır; mantık, irade ve bilinçli bir seçim eylemidir. ‘Daha heyecanlı seçenek’, aslında bitmeyen bir arayıştır. Çünkü hayatınızdaki kişi dünyanın en tutkulu insanı da olsa, her ilişki eninde sonunda bir rutine dönüşmek zorundadır. Önemli olan, o tutku bittiğinde geriye kalan huzur ve ortaklık hissinin sizi besleyip beslemediğidir. Evliliğin temeli, ‘birlikte eğlenmek’ olduğu kadar, ‘birlikte zorluklara dayanmaktır.’ Evlilik kararınızı, tutku üzerinden değil de şu soruları cevaplayarak alabilirsiniz.

1- GÜVEN VE TEMEL DEĞERLER

Evleneceğiniz insan hayatınızın en kötü gününde (hastalık, işsizlik, kayıp) yanınızda olacak kişi mi? Onun temel değerleri, dünya görüşü, ahlaki pusulası sizinle aynı yöne bakıyor mu? Evlilik, güzel günlerde pasta yemekten çok, fırtınada sığınılacak liman seçimidir.

2- AÇIKLIK VE DÜRÜSTLÜK

Evlilikte gizli kapı olmaz. Bu insan, sadece duygusal olarak değil, mali ve zihinsel olarak da size tamamen şeffaf ve açık mı? ‘Ortak karar alma’ baskısı dediğiniz şey, aslında hayatınızı bir denkleme dönüştürme ve yükü ikiye bölme yeteneğidir. O yükü taşımak için ona güveniyor musunuz?

3- BİREYSEL ALANI KORUMA

Evlilik, kimliğinizi kaybetmek değildir. Sizin için özgürlüğe olan bağımlılık, hayati bir ihtiyaçtır. Bu insan, bu ihtiyacınıza, kurallar koymadan, saygıyla alan tanımayı kabul ediyor mu? Eğer o ‘iki kişilik ağır gömleği’ giyeceğinizi düşünüyorsanız, henüz o ilişki ‘biz’ olmayı sağlayamamış demektir. Sağlıklı bir evlilik, ‘ben’ kimliğinizin ‘biz’ içinde var olmasına izin verir. Eğer bu sorulara dürüstçe olumlu cevaplar verebiliyorsanız, o zaman evlilik sizi korkutmayacaktır. Çünkü evlilik bir son değil, bilinçli bir başlangıçtır.