Mehmet Coşkundeniz İlk aşk ve kahraman
HABERİ PAYLAŞ

İlk aşk ve kahraman

Türk sinemasının unutulmaz oyuncularından, ‘Hababam Sınıfı’nın ‘Damat Ferit’i 16 Eylül 2016’da kaybetmiştik. O gün yaptığımız birinci sayfanın manşetini “Türkiye ilk aşkını kaybetti” diye attık. Çünkü öyleydi, 70’li yıllarda genç kız olanların ilk aşkıydı Tarık Akan. 4 abla ile büyüdüm ben, bilirim. Posterlerinin ablamların odalarındaki duvarları nasıl süslediğini, her filmine nasıl koşarak gittiklerini daha dün gibi hatırlıyorum.

Cüneyt Arkın’ı geçtiğimiz çarşamba kaybedince o sayfa geldi aklıma. Tarık Akan, Türkiye’nin ilk aşkıysa, Cüneyt Arkın da Türkiye’nin kahramanıydı. Bu yüzden Cüneyt Arkın için yaptığımız sayfaya “Türkiye kahramanını kaybetti” başlığını attık. Mizanpajı bile aynı yapmak istedik, ikisine de aynı değeri göstermek için.

Haberin Devamı

İlk aşk ve kahraman

Ablalarım, Tarık Akan’ın fotoğraflarına bakıp iç geçirirken ben ve kardeşim Levent de tahtadan yaptığımız kılıçlarla ‘Malkoçoğluculuk’, ‘Kara Muratçılık’ oynardık. Mersin’in yaylalarında, ağaç dallarından oluşturduğumuz yaya, yine çalı çırpıdan yaptığımız okları koyup atmaya çalışırdık. Canlandırdığımız, olmak istediğimiz kişi Cüneyt Arkın’dı elbette. Onun gibi dövüşebilmek, ata binebilmek en büyük hayalimizdi.

Yerleri doldurulamayacak insanlar vardır hayatta. Onlar yaptıkları işte asla sıradan olmamışlardır. Duayendirler, virtüözdürler, divadırlar. Cüneyt Arkın ve Tarık Akan’a da salt oyuncu gözüyle bakmak yanılgıdır. Öyle bakılırsa eğer, “Bir oyuncu gider, yerine yenisi gelir” diye düşünülebilir. Oysa biliyoruz ki ne Cüneyt Arkın’ın ne de Tarık Akan’ın yerine yenisi gelebilir.

İlk aşk ve kahraman

Hababam Sınıfı’nın yeni versiyonlarını çektiler örneğin. Tarık Akan benzeri, çapkın, yakışıklı karakter de koydular ama olmadı. Çok tarihi film çektiler. Hele hele şimdiki teknolojiyle olağanüstü diziler, filmler yarattılar. Ama Cüneyt Arkın yoktu o filmlerde, eksikti. İki usta oyuncumuzu saygıyla anacağız her zaman. Bizim yaptığımız bu sayfalar da onların anısına sonsuza dek arşivlerde kalacak.

HİÇ KAVGA ETMEDİLER

Cüneyt Arkın ile son röportajı, bizim gazeteden Alev Gürsoy Cimin yaptı. Cüneyt Arkın, Alev’i kızı gibi severdi, biliyorum. Röportajı hafta sonu yayınlamayı planlarken, ansızın gelen ölüm haberi üzerine yayını erkene aldık. Bugün röportajın son bölümünü sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Cüneyt Arkın, röportajda Tarık Akan ile yaşadıklarını da anlattı.

Haberin Devamı

Kavgalı biliniyorlardı ama öyle değilmiş. “Hiç kavga etmedik biz, rakip değildik, birbirimizle yarışmazdık. Tartışsak bile bunu birbirimizin iyiliği için yapardık” demiş Cüneyt Arkın. Politik düşünce olarak birbirlerinden farklı olarak görülseler de aslında ikisi de aydın, Atatürkçü ve çağdaş yaşamı benimsemiş insanlardı.

Cüneyt Arkın, yine Alev ile yaptığı bir önceki röportajında çocuklarına Atatürk’ü öğrettiğini, onu anlatan kitapları okuttuğunu, bu sayede hiç kötülüğe bulaşmadıklarını anlatmıştı. Tarık Akan da kanserle boğuşurken kendisine “Amerika’ya gidip tedavi olsana” diyen dostlarına “Atatürk gitmedi ki, ben niye gideyim?” cevabını verecek kadar Atatürkçüydü.

Ölmeden önce son yaptığı iş de “Atatürk’ün kızları” adlı belgeseli çekmekti. 1925’te Atatürk’ün talimatıyla yurtdışyına eğitime gönderilen kızları anlatıyor belgesel. Şimdi bu iki usta isim kavgalı olabilirler mi? İkisinin de her zaman gurur duyacağız.

Haberin Devamı

ESKİDEN BERİ PİYANİSTTİR

Hababam Sınıfı’nın ‘Hayta İsmail’i Ahmet Arıman ile ‘Bacaksız’ı Tuncay Akça’nın açılışlarda, davetlerde org çalıp şarkı söylemesi nedense pek yadırgandı. “Onları bu hale düşürenler utansın” falan bile denildi. Ben anlayamadım ne alaka? Niye utanması geren birileri olsun ki? Ahmet Arıman zaten yıllardır mekanlarda piyanistlik yaparak hayatını kazanıyor.

İlk aşk ve kahraman

Bakırköy Spor Kulübü tesislerinde uzun yıllar çaldığını biliyorum. Çalıp şarkı söylerken de ne utandı ne de kimseye muhtaçtı. Evet, keşke birileri onlara rol verse, dizilerde oynasalar ama hayatın gerçekleri böyle değil maalesef. Aslanlar gibi, ünlerinden faydalanıp çeşitli organizasyonlarda görev alıyorlar. Ekmek paralarını kazanıyorlar. Bu işin de dramını çıkarmayalım.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder