Mehmet Coşkundeniz 'Telefonu bul' dedi ihanetle karşılaştı
HABERİ PAYLAŞ

'Telefonu bul' dedi ihanetle karşılaştı

Bir türlü ulaşamadığı eşini ‘Telefonumu bul’ uygulamasıyla bulan Özge, korkunç gerçekle karşılaştı. “Başına bir şey geldi” diye endişe ettiği eşi, bir kadınla sahildeki kafede samimi bir şekilde oturuyordu. Teknoloji bu anlamda Özge’nin dostu olmuştu. Ama eşinin de düşmanı...

Telefonu bul dedi ihanetle karşılaştı

Teknoloji bizim düşmanımız mıdır yoksa dostumuz mu, ben emin olamıyorum. İnsanların birbirine bu kadar hızlı ulaşması iyi bir şey gibi görünebilir. Ama ulaşılmayı istememek de bir haktır. Ve bu hak teknoloji ilerledikçe kullanılmaz hale geldi. Diyelim ki, bir tatil günündesiniz, kimseyle konuşmak, iletişim kurmak istemiyorsunuz.

Haberin Devamı

Telefonunuzu kapattınız, kimsenin bilmediği bir mekanda tek başınıza vakit geçirmek, biraz kendinizle kalmak, düşünmek, belki kitap okumak falan istiyorsunuz. Birkaç saat sonra bir de bakıyorsunuz ki mekandan içeri yakın bir arkadaşınız, belki sevgiliniz giriyor. Bu andan sonraki diyalogları tahmin edebiliyorsunuzdur. “Neredesin sen?”, “Çok merak ettim” falan filan... Sizi nasıl bulduğuna gelince...

Tabii ki teknoloji sayesinde. Cep telefonunuz kapalıyken bile bulunduğunuz yerin tespit edilmesi mümkün. Birçok telefonda ‘Telefonumu bul’ uygulaması var. Kısacası biraz ortadan kaybolma hakkımız yok artık. Bu anlamda teknolojiye ‘düşman’ gözüyle bakabiliriz. Ama aynı uygulamanın bazı kötü davranışları ortaya çıkardığını da belirtmek gerekir. Bu noktada da teknoloji dostumuz oluveriyor.

İŞE GİTMEK İÇİN EVDEN ÇIKTI

Bu haftaki hikayemiz de ‘Telefonumu bul’ uygulamasının ortaya çıkardığı bir ihaneti konu alıyor. Özge, evli, bir çocuk annesi, İnsan Kaynakları alanında iyi kariyere sahip bir kadın. Eşi Salim, ticaretle uğraşan, para sorunu olmayan, eşine ve ailesine bağlı olduğu bilinen bir erkek. Olay, Özge’nin doğum yaptıktan sonra izinli olduğu günlere denk geliyor. Normalde Salim’in işleri öğleden sonraya kadar yoğundur.

Özge bunu bilir ve eşini genellikle o saatlere kadar aramaz, evle ilgili, bebeğiyle ilgili alınması gerekenler varsa bunu eşinin işinin hafiflediği saatlerde arayıp söyler. Tabii ki gün içinde birbirlerine tatlı, keyifli mesajlar atarlar. Salim her sabah olduğu gibi o sabah da evden iş yerine gitmek üzere ayrılır. Özge de evde, çocuğuyla ilgilenmeye başlar.

Haberin Devamı

Birden bebeğine vermesi gereken ilacın bitmek üzere olduğunu fark eder, eşine eve gelirken ilacı alması için mesaj gönderir. Birkaç saat sonra telefonuna baktığında mesajın okunmadığını görür, merak eder. Eşini arar, telefonu kapalıdır. İş yerini arar, asistanı Salim’in o gün iş yerine hiç gelmediğini, ama telefon edip “Dışarıda birkaç işi hallettikten sonra geleceğim” dediğini aktarır. Özge “Acaba başına bir şey mi geldi? Kaza mı yaptı?” diye endişe etmektedir.

Salim’in birkaç arkadaşını arar, onlar da nerede olduğunu bilmemektedir. Bu arada eşini aramaya devam eder ama telefonu hep kapalıdır. Birden aklına, telefonda aktif hale getirdikleri ‘Telefonumu bul’ uygulaması gelir. Uygulamanın butonuna basar ve eşinin telefonunun İstanbul’un uzak bir ilçesinde olduğunu görür.

EVLERİ AYIRIŞ VE BOŞANMA

Haberin Devamı

Özge’nin aklındaki tek şey “Eşimi kaçırdılar” düşüncesidir. Hemen yakın iki arkadaşını arar, bebeğini annesine bırakır ve telefonun sinyal verdiği ilçeye doğru yola çıkarlar. İki saatlik bir yolculuktan sonra ilçeye ulaşırlar. Telefon, denizin kıyısındaki bir kafeden sinyal veriyordur. Özge’nin yol boyunca “Başına bir şey geldi” endişesiyle gözyaşı döktüğü eşi, masada bir kadınla samimi bir şekilde oturmaktadır.

‘Kaçırıldı’ diye düşündüğü eşi, ‘kaçamak’ adı altında kendisini aldatmaktadır. Salim, eşini ve arkadaşlarını karşısında görünce büyük şaşkınlık yaşar, telefonunda o uygulamanın olduğunu bile unutmuştur, durumu kurtarmaya çalışır, mantıksız bahaneler öne sürer ama hepsi nafiledir. Gerisi kavga, gürültü, şehre dönüş, evleri ayırış ve boşanma...

HAMİLEYKEN BAŞLAMIŞ

İşin daha da çirkin yanı, Salim’in bu ilişkisinin Özge hamileyken başlamış olmasıdır. Her zaman söylerim, kesinlikle aldatma... Ama bir kadın hamileyken, bir erkek de askerdeyken hiç aldatma... Çünkü bu durumdaki kadın ve erkeklerin mücadele gücü yoktur. Karşısındaki kişiyle eşit değildir. Bu hikayede teknoloji Özge’nin dostu, Salim’in düşmanı olmuştur.

Özge bu olaydan sonra yeniden güvenebilmek, hayata sarılabilmek için çok mücadele verdi. Bu yüzden Ajda Pekkan’ın ‘Bambaşka Biri’ şarkısı tam da ona uygun. “Başım yukarıda meydan okuyorum hayata ve sana, gönlüm doluyor aşkla, barıştım bak hayatla, başladım yaşamaya...”

Sıradaki haber yükleniyor...
holder