Felaketler de temcit pilavı gibi...

“Fatih Harbiye” (Show TV) dizisinde hikayenin esas oğlanlarından biri olan Şinasi’nin ablası Nezahat, sezon finalinde kendi düğün gününde Asım’la evlenmek istemediğini anlamış ve kendini bir arabanın önüne atarak ölmek istemişti... Ardından aynı gün düğünün yapılacağı müzik okulunun bahçesinde, Pelin’in tuttuğu kiralık katil Neriman’ı silahla vurmuştu. En nihayetinde düğün yarım kalmıştı...

Dizinin yayınlanan son bölümünde nihayet Nezahat, Asım’la evlenmeyi kabul etti. Düğün günü nikah kıyıldı ama bu sefer de Nezahat’in hamile olan kız kardeşi Aslı, kendi kocasının parayla tuttuğu çocukların yeni açtığı dükkanı taşlaması sonucu, yüzünden yaralandı ve hastaneye kaldırıldı... Nezahat’in düğünü bu kez de yarım kaldı. Bu arada Aslı, hamileliği sürecinde çeşitli felaket ve kazalar yaşayarak bu dalda egale edilmesi bile güç olan bir rekor kırdı... “Fatih Harbiye”, felaketler sarmalı gibi ama ne yazık ki felaketler temcit pilavı türünden hep aynı şeyler... “Beni Affet” (Star TV) dizisinde Bahar’ın felaketlerle biten düğün merasimlerini bir şekilde izlediyseniz bu dizide de aynı hikayenin dönüp dolaştığını fark edeceksinizdir... Kısacası sevgili okur; yerli diziler uzadıkça insanın şu soruyu sorması kaçınılmaz oluyor; “Hep mi ofsayt, bu da mı gol değil hakem bey?”...

[[HAFTAYA]]

Eşref de kim ola ki?

“Hayat Ağacı” (TRT 1) isimli dizide ailenin reisi olan Eşref Bey’in düşmanı Kenan karakteri, Karahanlı Ailesi’nin eniştesi Cengiz ile işbirliği içinde ailenin kuyusunu kazıyor... Bu arada Eşref Bey’in avukat kızı Esra istemese de Kenan’la çalışmayı kabul etti. Ha, evin küçük kızı Umut ise aynı Kenan’la yakınlaşma sürecinde... Eşref Bey’in tüm bu durumlardan haberi yok. Aynı “Yaprak Dökümü”nde çocuklarının ihanetleriyle sarsılan Ali Rıza Bey misali... Eşref ağabeyimiz tam bir hıyanet sarmalı içinde, bizler de “Hayat Ağacı” izliyoruz. Bu ailede yaşananlar derin devlet dizilerinin derin ailelerinden bile bir boy daha derinde... Dedim ya “Yaprak Dökümü” gibi bir “kimin eli kimin cebinde” hali. Eh sonunu kestirmek de güç değil; bu kadar darbeye Ali Rıza dayanamadı, Eşref de kim ola ki?

Yüzünüze dokundurtmayın!

Başta izleyici ve okur olmak üzere herkesin şikayeti aynı. Dizi oyuncuları, özellikle de belli bir yaşın üstündeki kadın oyuncular yüzlerine yaptırdıkları estetik müdahaleler sonucunda ifadelerini kaybediyorlar... Şimdi burada isim filan verip kimseyi rencide etmek istemem ama mesela ağlamak üzerine kurulu bir sahnede ifadesizce hatta estetik müdahalenin sonucu olarak yarı gülümser halde rol kesmek meselenin ciddiyetini ortaya koyuyor... Yabancı ülkelerde kimsenin yaşından farklı görünmek gibi bir çabası olmadığından dolayı yüz çizgilerinin her şeyi anlattığı performanslar izliyoruz... Bizdeyse oyuncular anlatmaya çalıştığıyla ifadesi bir türlü oturmayan tuhaf bir maske takıyor. Komik oluyor işte, daha ne söyleyeyim?

Yarışmacılara özen göstermeli...

Kazım Eryılmaz isimli okurumuz TV ekranlarında yayınlanan yarışmalarla ilgili önemli bir detayı, biraz da serzenişle aktarmış. Paylaşmazsak eksik kalır... “Yarışmalarda bilgi ölçücü sorular sorulmuyor, yarışmacıları dereceye girmiş öğrencilerden, profesörlerden filan seçiyorlar... Öğrenciler sınav hedefli ezber yapar sonra da unuturlar. Noter olmak için hukuk fakültesi bitirmek gerektiğini bilmeyen üniversite öğrencisi sınavda Türkiye birincisi olsa ne yazar? Profesör mesleğini bilir, ötesini bilmek mecburiyetinde değildir ve pek de bilmez... İnanın bu parantez içinde cahil yarışmacıların yüksek sesle yaptıkları akıl yürütme aşaması bile insana acı veriyor”...

Çayı yeniden keşfettik!

“Kiraz Mevsimi” (FOX) dizisinde Emre ve sevgilisi Burcu’nun arası Şeyma yüzünden bozuldu. Emre de Burcu’nun gönlünü almak için yakın arkadaşları Sibel’in restoranını kapatıp sürpriz yapmak istedi. Ha sürprizi de beş çayı oldu... Masayı kestik; birkaç çeşit çay vardı. Sevgililer çay içerek vakit geçirdi. Ve birbirlerine aşk cümleleri fısıldadılar... Dikkatimden kaçmadı; bu arada “Diğer Yarım” (atv) dizisinin sevgilileri Esma ile Tarık’ın ve Zeynep ile Poyraz’ın da bir araya geldiklerinde en çok sevdikleri içecek çay ve meşrubat... “Güzel Köylü” (Star TV) dizisinin esas oğlanı Cemal de efkarlanınca dostlarıyla saz çalıp türkü söyleyip bardaklarca çaya vuruyor kendini... Özet geçersek, yerli dizilerde çay tüketimi giderek artıyor. Tüm karakterler duygular ne olursa olsun, efkarda da sevinçte de çaydan medet umuyor... Bir yıl öncesine kadar o bardaklarda alkol olurdu. Malum yasaklardan sonra hakikaten bir başka milli içeceğimiz çayı yeniden keşfetmiş olduk... Onun da fazlası, tein yüklemesi yüzünden insanın kafasını bulandırıyor nasılsa, değil mi ama?