Unutup gideceğiz...

İki final haberini şuraya iliştirelim. Birkaç kez hikayenin ekseni konusunda uyardığımız ve izleyicisini de küstüren “Seviyor Sevmiyor” (atv) girdiği dram hattından dramatik bir sonuçla çıktı ve yayın hayatına veda etti. Dizi önümüzdeki hafta final yapıyor...

90’lı yıllardan bir uyarlama olduğunu not düştüğümüz Yıldızlar Şahidim (Star TV) isimli dizi de içinden bir Ricky Martin çıkaramadan iki hafta sonra izleyicisine hoşçakal diyecek...

Bu haberler sonucunda sanırım kimsede “ne izleyeceğim?” telaşı oluşmadı. Çünkü iki dizinin de reytingleri “izleyici aurasının” içine giremedi...

Bu iki vedadan bir sonuç çıkarmaya gerek var mı? Ben sadece emeği geçenlere üzülüyorum. Evlerine ekmek götürmek için yeni bir adres aramak zorundalar. Yoksa biz izleyiciler bu vedaları maalesef çok çabuk unutuyoruz!

Görüşler ve reyting makası!

Murat Yıldırım’ın sunduğu Kim Milyoner Olmak İster? (atv) yarışmasının izleyiciyle (yeni haliyle) buluşması sosyal medyada tepki, reytinglerde ise bayram havası yaşattı...

Açıkçası toplam izleyicide cehennem gecesi olarak adlandırdığımız pazartesi gecesinden 9’uncu olarak çıkmak bir başarıydı. AB izleyicisinin nezdinde de 4’üncü olmak sanırım çok daha büyük bir başarı oldu...

Bu rakamsal olarak yarışmanın aldığı en iyi skorlardan biri. Murat’ın oradaki varlığı hakkında uyarı notları düşmüştüm...

Evet, ilk akşam için fazla heyecanlıydı. Ama bu çok seri çekilen bir yarışma olduğu için iki haftaya kalmaz defoların tamamına yakını giderilir...

Bir de unutmamak lazım; bu yarışma sadece sunucusu yüzünden ilgi çeken bir format değil. İzleyici daha çok yarışanlara takılıyor, haksız mıyım?

Küslük bitti!

Açıkçası arkadaşım adına sevindim ama şimdi yazacağım transfer haberine yönelik kaygılarım da var...

Star TV’ye geçecek derken Mehmet Ali Erbil resmen Kanal D adresine yöneldi ve kapıdan içeri girdi. Daha iki sezon öncesine kadar “öcü” gözüyle bakılan Mali’yi şu sektörde savunan bir bendeniz vardım. Sanırım hâlâ öyle...

Mali, ikinci doğuşunu sancısız bir şekilde gerçekleştirdi ve Ramazan’dan Ramazan’a hatırlanan bir sunucu olmaktan çıktı...

Kanal D’de yine Çarkıfelek isimli yarışmasını sunacak. Ama yarışmanın seri halini alması yine Ramazan ayını bulacak...

Mali’yi küs olduğunu bildiğim Kanal D ekranıyla kim barıştırdıysa iyi bir iş yapmış. Nedenini izleyerek göreceğiz...

SENİ SEVİYORUM İRFAN!

CNN Türk ve Kanal D muhabiri Fulya Öztürk canlı yayında Çanakkale’de deprem mağdurlarıyla söyleşi yapıyordu. Tam o sırada yine bir deprem oldu...

Fulya hissettirmese de ortamın heyecanına kapıldı ama soğukkanlılığı da elden bırakmadı. Röportaj yaptığı kadıncağız ağlamaya başlayınca haklı olarak telkinle sakinleştirmeye çalıştı...

O sırada ekranın öteki yarısında duran İrfan Değirmenci; “Fulya, sarıl ablaya, çok korktu” minvalinde bir çağrıda bulundu. Ve o an İrfan’ı neden sevdiğimi bir kez daha anladım. Tüm o ateşten gömlek saydığım haber travması içinde duygularını ve vicdanını hiç yitirmediği için...

Fulya kardeşime ve tüm Çanakkaleli vatandaşlarıma “geçmiş olsun”, İrfanıma da “yüreğine sağlık” diyorum!

HAKLARINI YEMEYELİM...

Herkese hakkını verirken Kırgın Çiçekler (atv) dizisini pas mı gececeğiz? Her ne kadar acemi bir iş görüntüsünden kurtulamasa da izleyiciyi kendinden asla soğutmadı...

Başroldeki bir sürü gencin ilk işi olmasına rağmen başarı hiçbirini bozmadı. Kendilerini magazine alet etmediler ve neredeyse hiç medyatik olmadıkları halde meselenin “işin devamlılığını sağlamak” olduğunu gösterdiler...

Öyle bir dizi çekip de geçici üne kavuşan bazı meslektaşları gibi balon misali şişip gönlümüzdeki yerlerine bir iğneyle veda etmediler...

Bu gençlerin, bu dizinin, bu hikayeye emek veren herkesin hakkını korumak adına notumu düşerim; çok yaşayın be çiçekler!