Giriş
Onlar hep bizim kahramanımız oldular; köpekler...
Terk edildiler, sakat bırakıldılar, yakıldılar, ama bizden vazgeçmediler.
Doğal afetler olsun, rehberlik etmek olsun karşılıksız yaptıkları bu mükemmellikler ile yüzlerce insanın hayatını kurtardılar. Şimdi ise sıra bizde...
Geçtiğimiz 4 Ekim, Dünya Hayvanları Koruma Günü’ydü.
Biz de Türkiye’nin gönüllü hizmet veren tek hayvan barınağı olan Yedikule Hayvan Barınağı’na ziyarette bulunduk.
Surların arasında barınağın yerini ararken gelen müzik sesini takip ettik ve karşımıza harika bir etkinlik çıktı.
Şirin bir maskot, güzel bir sahne ve her yaştan öğrenci ile karşılaştık.
Kısa süre sonra Bayer sponsorluğunda düzenlenen ve çocuklara küçük yaşta hayvan sevgisini aşılamak için yapılmış bir etkinlik olduğunu öğrendim.
Etkinliğe katılım ise oldukça yoğundu.
Etkinliğin koordinatörlerinden Cansın Hanım; ‘Biz köpeklerin birer kahraman olmasından yola çıktık. Hikayenin bu sefer kahramanı sen ol dedik. Hayvanların sahiplenilmesi için onların kahramanı olmaya teşvik etmeye çalıştık. Çocukların geleceğin mimarı olduğu için çocuklara odaklandık.’ diyor.
Çocuklara hayvan sevgisi aşılamak
Hayvanlar için yapılabilecek en güzel şey, çocuklara hayvan sevgisi aşılamak tabii ki.
O yüzden böyle bir etkinliğe ön ayak olan firmaya teşekkür ediyorum.
Kalabalığın arasında telaşla koşuşturan bir kadın gördük. Kısa süre sonra o kadının barınağın gönüllü yöneticisi olan Avukat Meral Olcay olduğunu öğrendik.
İnsanların hayatına dokunan köpekler
Meral Hanım, 'Kedisiyle, köpeğiyle, börtü böceğiyle her canlı eşit haklara sahiptir. Her canlının yaşam hakkına saygı duyuyoruz. Barınağımız gönüllü hizmet veren bir barınak ve ayakta kalabilmemiz için projelere ihtiyacımız var. Bu yılki projemizin konusu da ‘insanların hayatlarına dokunan kahraman köpekler oldu. Biz bu hayvanları itiyoruz, kakıyoruz. Yok ediyoruz ama onlar, depremde, felakette bizi koruyorlar, kolluyorlar. Şimdi hedef kitlemiz okullar. Çünkü yeni yetişen neslin hayvansever, paylaşımcı, pozitif gençler olmasını istiyoruz. Tohum ekiyoruz, yetişkin hale gelince meyvelerini toplayacağız.’ diyor.
Barınağın içine girip köpekleri görelim dedik. Tam 3 bin sahipsiz köpek!
Kimisi sahibi tarafından terk edilmiş, kimisi sokakta yaralı halde bulunup barınağa sığınmış.
Barınak görevlilerinden Deniz Hanım ile şöyle bir gezinti yaptık.
Bizi gören köpekler hemen heyecanlanıp kuyruklarını sallamaya başladılar.
Hatta bazıları kameraya poz bile verdi.
Kendilerine ait kulübeleri, en ufak bir sıkıntında yardımlarına koşan veteriner ağabeyleri var.
Onlara sınırsız sevgi sunan barınak görevlilerini de unutmamak gerek.
Barınağın sevimli misafirlerinden bazılarını sizinle tanıştırayım;
Mira
Bu Mira. Göz tansiyonu olan bu köpeği sahibi tedavi ettirmek yerine sokağa bırakmış. Barınağa geldiği zaman tedavisinde çok geç kaldığı ortaya çıkmış ve Mira’nın 2 gözü de ameliyatla alınmış. Etrafındaki kimseyi göremese de mira, sevgiyi hala hissedebiliyor.
Alev
İşte bu Alev. Alev birkaç ay önce tinercilerin elinde yakılmaktan kurtarılmış. Hala ciddi yaraları olan Alev hızla iyileşiyor ve birinin yanına yaklaştığını görünce hemen kuyruğunu sallamaya başlıyor. İstediği tek şey biraz sevilmek.
Smiley
Smiley felçli bir köpek. Ona ayrılan kaptan köşkünde etkinliği izliyor.
Mutluluğu gözlerinden okunuyor. Bir de yürüyebilse...
Koca Oğlan
Ona bu ismi ben koydum. Barınağın en yaşlısı. O kadar yaşlı ki tek bir dişi kalmış. Bizi görünce patilerini uzatıp tokalaşmaya başladı.
(Koca oğlan, barınak görevlisi Deniz Hanım'la)
***
O halde satın almak yerine barınağa gidip sahipleniyoruz.
Sahiplenemiyorsanız bile Yedikule Hayvan Barınağı gibi barınaklara mama yardımı yapabilirsiniz.
Hafta sonları gidip şöyle bir başlarını okşasanız da olur.
Hadi onların kahramanı olun!
Fotoğraflar: Emre Coşkun
