Giriş
TÜSİAD (Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği), 12 önemli sanayicinin 2 Nisan 1971’de verdiği imza ile hayata geçti. 20 Mayıs 1971’de ise hükümetin kuruluşunu resmen kabul etmesiyle faaliyetlerine başladı.
Önümüzdeki yıl TÜSİAD’ın 40’ıncı yılı kutlanacak. Öğrendiğim kadarıyla TÜSİAD, yeni yaşını yıl boyu yapacağı etkinlikler ve hayata geçireceği projelerle kutlayacak.
4 aşamalı kutlama
Ocak 2011’de başlayacak kutlama programı Aralık ayında tamamlanacak. Kutlamanın 4 önemli ayağı olacak:
1. TÜSİAD’ın 20 Ocak 2011’deki kongresinde 40 yaş kutlamasının startı verilecek. Yeni logo paylaşılacak.
[[HAFTAYA]]
2. 22-23 Mart 2011’de Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek çok özel bir seminer düzenlenecek.
3. 5-6 Ekim’de, ilgili TÜSİAD yöneticisinin aktardığı gibi, ‘Sıra dışı bir etkinlik’ yapılacak.
4. Aralık 2011’de ise TÜSİAD, bu yılın en önemli projesini devreye sokacak. Geride kalan 40 yıla odaklanmak yerine, geleceğe dikkat çekmek isteyen yönetim, ‘2051’ adlı bir çalışma duyuracak.
Burada Türkiye’nin sonraki 40 yılına yönelik önemli bir proje hazırlanacak.
‘İşadamları’ ismi kalkacak mı?
TÜSİAD, bu dönemde stratejisini yenilemekle kalmayıp, logosunu da yenileyecek. Ancak basına yansıyanlardan anladığım kadarıyla ‘işadamları’ kelimesi logoda kalacak. Daha önce de yazmıştım. TÜSİAD logosu kalsa bile, oradaki ‘işadamlarının’ yerine ‘iş insanları’ kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Sahnede kadın başkan olarak Ümit Boyner konuşuyor. Arkadaki fonda ‘Sanayici ve İşadamları’ ibaresi yer alıyor. Biraz tuhaf değil mi?
Halka arzda daha fazlasına ihtiyaç var
Bir süredir Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve İMKB, birlikte ‘halka arz seferberliği’ kampanyası yürütüyorlar. Hedeflerinde borsada işlem gören şirket sayısını artırmak var. Bu amaçla Anadolu’da toplantılar düzenliyor, bilinçlendirme çalışmaları yapıyorlar. Türk işadamında halka açılma ve borsada işlem görme konusundaki endişeleri ortadan kaldırmak için olumlu bir adım olduğunu düşünüyorum. Eylül 2010 sonuna kadar halka açılışını tamamlayan şirket sayısı 15’e, toplanan fon ise 903 milyon dolara ulaşmış. Hiç de yabana atılır rakamlar değil. Ancak, Türkiye’de bu konunun gerçekten iş dünyasının gündeminde önemli ölçüde yer etmesi ve borsada derinlik açısından, daha fazlasına ihtiyaç var.
Olumlu ama yeterli değil
Son dönemde yapılan halka arzlara bakıyorum. Torunlar ve Emlak Konut GYO, gerçekten önemli halka arzlar oldular. Küçük ve orta ölçeklilerin yanında, büyüklerin de borsaya gelmesinin özendirilmesi lazım. Bu, büyük yabancı yatırımcıları da beraberinde getirecektir. Küçük şirketler de halka açılacak. Onların getireceği hareketi de küçüksemiyorum. Ama unutmayalım... Geçmişte büyük hisselerin halka arzı büyük heyecan yaratmış, vatandaşı borsaya çekmişti.
Dünyada neler oluyor?
Bu alanın en büyük kuruluşu olan Dünya Borsalar Birliği’nin verilerine göre, Eylül 2010 itibarıyla, dünyada 45 bin 214 adet halka açık, borsada işlem gören şirket var. Yılbaşında ise bu rakam 45 bin düzeyindeymiş.
Türkiye, halka açık şirketler sıralamasında ortanın altında bir yerlerde bulunuyor. Halka açık şirket sayısı SPK’nın Eylül sonu verilerine göre 331 adet düzeyinde... Dünyada ise bu açıdan liderliği 5 bine yakın şirket ile Hindistan Borsası (Bombay) elinde tutuyor.
Bürokrasi iyileştirilebilir
Torunlar GYO’yu halka açan Aziz Torunlar’ı, yılın başında bizim bir toplantıda dinlemiştim. Daha önce ‘mesafeli baktıklarını’, ancak benzer örnekleri görmeleriyle ilgilerinin arttığını söylemişti. Bu çok önemli... Değişik sektörlerden başarılı halka arzlar yaratmak lazım.
İkincisi, bürokrasiyi ortadan kaldırmak, halka açık şirketlerden istenen bilgi ve belge sayısını biraz konsolide etmekte yarar var. Bazı şirketler, istenen bilgilerden boğuluyorlar. Bir CEO’dan, ‘SPK, bizim bu iş için 6-7 kişilik kadro tuttuğumuz sanıyor’ demişti. Bu konuya da bakmak lazım.
