Op. Dr. Esra Çelik Şenel

13 Ekim 2023, Cuma 16:02

Göz kapağı operasyonlarında nelere dikkat edilmelidir?

Üst göz kapağı ameliyatı için başvuran hastaların en büyük şikayetleri göz kapağı üzerindeki ağırlığın görme alanını kapatması, istedikleri makyajı yapamamaları ve her şeyin birbirine karışmasıdır. Uygun hastalarda üst göz kapağı ameliyatını öneriyoruz. Ancak, eğer kaş düşükse öncelikle kaşı normal yerine almayı tercih ediyoruz. Hastanın daha sonra göz kapağı ameliyatı olması, çok daha iyi bir sonuç alınmasını sağlamaktadır.

Eğer kaş çok düşükse, kaş ile kirpik arasındaki mesafe çok dar olur ve göz kapağı ameliyatı sonrasında oluşan iz, kaş ve kirpik arasındaki mesafeye çok yakın olur. Bu durum kaşı daha da aşağıya çeker. Bu nedenle, öncelikle kaşın doğru yere alınması, göz kapağı ameliyatının daha güzel görünmesini sağlar.

Kaş düşüklüğünü gidermeden göz kapağı ameliyatı yapılabilir mi?

Evet, kaş düşüklüğünü gidermeden göz kapağı ameliyatı yapılabilir. Ancak, sadece göz üstünde deri fazlalığı olmayan bir göz ortaya çıkar. Bu durum sadece normal yaşamı biraz daha kolaylaştırır, daha rahat makyaj yapılabilir gibi etkiler yaratır. Ancak, çekici ve güzel bakışlara sahip olmak isteniyorsa, sadece göz kapağı ameliyatı değil, öncelikle kaşların asılması veya temporal germe gibi bir yöntemden faydalanmak gerekebilir.

Göz kapağı ameliyatı sürecinde neler yaşanmaktadır?

Bu işlem lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Ameliyat öncesi, minik noktalarla kesim yapılacak bölge işaretlenir ve çizilir. Daha sonra çıkarılacak cilt, kas veya yağ dokusunun ne kadar çıkarılacağı planlanır. Ameliyat tamamlandıktan sonra dikişlerle cilt kapatılır. Üzerine bir bandaj uygulanır ve ilk gün bu bandaj üzerine ıslak sıkılmış pamuklarla hafif baskılı bir bandaj daha uygulanır. Hasta bunu gece isteğe bağlı olarak çıkartabilir. Bu uygulama, minik kanamaların olmasını ve göz çevresindeki morlukların uzun sürmesini engeller, çünkü bu hafif baskı, damarlardaki kanamanın önüne geçer ve hastanın daha rahat bir iyileşme süreci geçirmesine yardımcı olur.

Ameliyat sonrası dönemde hastanın hastanede kalması gerekmez. Hastanın görme kontrolleri yapıldıktan sonra göz içine uygulayacağı birkaç pomat, antibiyotik ve antiinflamatuar ile evine gönderilir. Hastanın 2 veya 3 gün sonra ilk kontrolü gerçekleştirilir ve genellikle dikişlerin büyük bir çoğunluğu bu kontrolde alınır. Nadiren dikişlerin alınması beşinci güne kadar bekletilebilir. Ancak, göz kapağı bölgesi hızlı iyileşen bir bölgedir ve dikişlerin uzun süre tutulması, izin daha fazla kalmasına sebep olabilir.

Ameliyattan sonra hastalarda hafif ödem ve dikiş yerlerinde hafif kızarıklıklar olabilir. Bu görüntünün solması genellikle 2-3 hafta sürebilir. Tabii ki tamamen oturması bir buçuk ay, hatta 3 ayı bile bulabilir. Fakat sosyal aktiviteler için 15 günde görünüm olarak gayet iyi bir noktaya gelinebiliyor. Eğer renk farkı hastaları rahatsız ediyorsa, bir hafta sonra üst göz kapağına makyaj yapılabilmektedir. Üst göz kapağı ameliyatı, bu şekilde hızlı uygulanabilen, güzel ve pratik bir yöntemdir.

07 Temmuz 2023, Cuma 15:34

Sağlıklı ve ışıldayan bir cilt için somon DNA birebir

Yaş ve cilt yenilenmesi dolaylı olarak ilişkilidir. Artan yaşla birlikte, vücudun kollajen üretme yeteneği yavaş yavaş azalır. Yaşlandıkça, cilt sağlığını korumak için gerekli olan gerekli mineralleri ve proteini etkili bir şekilde sentezleyemez. Sonuç olarak, cildinizde yaşlanma belirtileri ortaya çıkmaya başlar.

Bu yetersizlik ayrıca cildin gevşemesi ve nem eksikliği de dahil olmak üzere bir dizi cilt rahatsızlığına yol açabilir. Bunun sonucunda cildinizde çatlaklar ve yağ azalması sorunları görülmeye başlanır. Lezyonlar ve güneş lekeleri de aynı nedenlerle ortaya çıkan oldukça yaygın komplikasyonlar arasında yer alır.

 

NASIL TEDAVİ EDİLEBİLİR?

Cildin daha fazla kırışması ve kuruması ile elastikiyet kaybı ortaya çıkmaya başlar ve bu da cilt sağlığını olumsuz yönde etkiler. Yaşlanmayı durduramasanız da, bu etkileri tersine çevirmenin veya en azından onları kontrol altına almaya çalışmanın birkaç etkili yolu var. Somon DNA tedavisi ile cilde kaybettiği nem ve elastikiyet geri kazandırılabilir.

 

SOMON DNA NEDİR?

Somon DNA'sı, insan DNA'sına en yakın benzerliğe sahiptir. Adından da anlaşılacağı gibi somondan elde edilir ve cilt gençleştirme tedavisi olarak kullanılır. Cildin gençleşmesini ve nemi tutmasını sağlayarak kırışıklıkların giderilmesine yardımcı olur ve yaşlanmanın etkilerini önemli ölçüde azaltır.

05 Haziran 2023, Pazartesi 14:44

Estetik işlemler kişiye özel olmalıdır

Estetik cerrahinin en önemli kuralı uygulanan tüm prosedürlerin kişiye özel olarak tasarlanması gerektiğidir. Kişiye özel tasarımda uygulanan belirli kriterler vardır. Bunlar arasında altın oran ve cerrahın estetik bakış açısı operasyonun başarılı bir şekilde sonuçlanması için en önemli kriterler arasında yer alır.

Burun estetiğinden meme estetiğine, kırışık tedavisinden dudak dolgusuna kadar estetik cerrahinin tüm prosedürlerinde altın oran ve estetik bakış açısı uygulanır. Altın oran hesaplamalarında bütün ölçülerde üçte bir kuralı uygulanır. Bunun yanı sıra doğal görünümü sağlamak için kişiye özel karakteristik özellikleri sağlamak için de cerrahın estetik bakış açısına güvenilir.

Kişiye özel uygulamalarda nelere dikkat edilir?

Yüzde yapılan tüm estetik uygulamalarda kişinin genel yüz oranları ve karakteristik özellikleri çok önemlidir. Örneğin burun estetiğinde kişinin genel yüz ölçüleri alınarak ideal burun şekline öyle karar verilir. Bazı durumlarda burun genişliği ya da burun ucunun pozisyonu kişinin karakteristik özelliklerine göre konumlandırılır.

Meme estetiğinde ideal implant boyutuna karar verilirken kişinin boyu, kilosu, sırt ve omuz genişliği gibi birçok kişisel kriter göz önünde bulundurulur. Tasarım ve implant seçimleri doğal görünüm sağlamak için kişinin karakteristik özelliklerine göre yapılır. Kişinin genel vücut yapısı ile uyumlu implant seçimi kullanım kolaylığı da sağlar.

Yaşlanma belirtilerinde uygulanan enjeksiyon yöntemlerinde bile kişinin en çok yaptığı mimikler ve en çok kullandığı kaslar tespit edilir. Ardından enjeksiyon bölgeleri kişiye özel planlanarak uygulanır. Bu sayede kişinin mimik yaparken kullandığı kaslar daha doğru bir şekilde tespit edilerek operasyonun başarılı bir şekilde sonuçlanması sağlanır.

Günümüzde kişiye özel tasarımlar için bilgisayar destekli cihazlar kullanılabiliyor ve hastalara operasyondan önce en ideal şeklin görüntüleri sunulabiliyor. Özellikle burun ve meme estetiği gibi kalıcı operasyonlarda sağlanan ön görünüm ameliyatın başarısının ve hasta memnuniyetinin artmasına yardımcı olabilmektedir.

01 Mayıs 2023, Pazartesi 11:18

Sağlıklı ve ışıldayan bir cilt için somon DNA birebir!

Yaş ve cilt yenilenmesi dolaylı olarak ilişkilidir. Artan yaşla birlikte, vücudun kollajen üretme yeteneği yavaş yavaş azalır. Yaşlandıkça, cilt sağlığını korumak için gerekli olan gerekli mineralleri ve proteini etkili bir şekilde sentezleyemez. Sonuç olarak, cildinizde yaşlanma belirtileri ortaya çıkmaya başlar.

Bu yetersizlik ayrıca cildin gevşemesi ve nem eksikliği de dahil olmak üzere bir dizi cilt rahatsızlığına yol açabilir. Bunun sonucunda cildinizde çatlaklar ve yağ azalması sorunları görülmeye başlanır. Lezyonlar ve güneş lekeleri de aynı nedenlerle ortaya çıkan oldukça yaygın komplikasyonlar arasında yer alır.

Nasıl tedavi edilebilir?

Cildin daha fazla kırışması ve kuruması ile elastikiyet kaybı ortaya çıkmaya başlar ve bu da cilt sağlığını olumsuz yönde etkiler. Yaşlanmayı durduramasanız da, bu etkileri tersine çevirmenin veya en azından onları kontrol altına almaya çalışmanın birkaç etkili yolu var. Somon DNA tedavisi ile cilde kaybettiği nem ve elastikiyet geri kazandırılabilir.

Somon DNA nedir?

Somon DNA'sı, insan DNA'sına en yakın benzerliğe sahiptir. Adından da anlaşılacağı gibi somondan elde edilir ve cilt gençleştirme tedavisi olarak kullanılır. Cildin gençleşmesini ve nemi tutmasını sağlayarak kırışıklıkların giderilmesine yardımcı olur ve yaşlanmanın etkilerini önemli ölçüde azaltır.

Somon DNA'sının cilt için faydalarından bazıları şunlardır:

Nasıl uygulanır?

13 Nisan 2023, Perşembe 12:29

Boyun ve dekolte yaşlanması önlenebilir

40'lı yaşlara gelindiğinde kırışık ve sarkma gibi ciltte yaşlanma belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Özellikle boyun ve dekolte bölgesindeki cilt tabakası yüz bölgesindekinden üç kat daha ince olduğu için daha erken yaşlanma eğilimindedir. Ayrıca bu bölgedeki cilt tabakası kendi onarma yeteneğinden de yoksundur.

Dekolte kırışıklıklarının sebepleri nelerdir?

Aşırı UV ışınlarına maruz kalma ve parfüm püskürtmekten kaynaklanan aşırı hassasiyet gibi çevresel faktörler, boyun ve dekolte bölgesinin daha erken yaşlanmasının temel nedenleridir. Ayrıca sıklıkla poikiloderma adı verilen bir duruma da yol açabilirler.

Poikiloderma, boyundaki ve göğüsteki ince cilt tabakası kırmızımsı ya da kahverengi görünebilir. Pürüzlü veya "tavuk derisi" dokusuna sahip olabilir. Bu kaba doku, anormal elastin liflerinin üretilmesinden kaynaklanan elastozdur. Bu, cildin kalın, kırışık ve sarkık görünmesine neden olabilir.

Poikilodermaya ek olarak, bazı kişilerde “damarlı” görünüm oluşabilir. Bunun nedeni, platisma adı verilen kasın daha belirgin hale gelmesi ve platismal bantlara neden olmasıdır. Bu bantlar, yaşlandıkça kırışık görünümün artmasına katkıda bulunur.

Boyun ve dekolte yaşlanmasını önlenebilir!

Radyofrekans: Ameliyatsız cilt germe yöntemleri arasında radyofrekans enerjisiyle uygulanan özel içerikle cildi sıkılaştırmak ve gerginleştirmek mümkün. Bu işlem sıkılaşmayı ve gençleşmeyi sağlayan kolajenin uyarılmasını sağlar. Tedavi sonrasında kolajen lifleri kasıldığından cilt gözle görülür bir şekilde sıkılaşır. Sonraki birkaç hafta boyunca derinlemesine ısıl işlem cildinizi sıkılaştırmaya devam eder. Yaklaşık üç ila altı ay sonra, konturlar ve çene hattı daha iyi tanımlanır, artan sıkılık, iyileştirilmiş hidrasyon ve canlılık belirgin bir şekilde ortaya çıkar.

Odaklı ultrason:

06 Mart 2023, Pazartesi 15:15

Doğum sonrası vücut deformitelerine özel tedaviler nelerdir?

Estetik cerrahide yaygın olarak talep edilen problemler genellikle doğum sonrası ya da yaşlanma nedeniyle ortaya çıkan “anne estetiği” prosedürlerdir. Bu, doğumdan sonra vücudu eski haline getirmeye ve gençleştirmeye yönelik birçok işlemi (çoğu aynı ameliyat sırasında uygulanabilen) kapsayan operasyonlardan oluşur. Vücudu hamilelik öncesi durumuna döndürmek için uygulanan karın germe veya meme kaldırma estetiği hasta memnuniyeti en yüksek prosedürlerdir.

Anne estetiği genellikle doğumdan en erken 6 ay sonra uygulanabilen bir prosedürler zinciridir. En sık tercih edilen prosedürler arasında karın germe, meme estetiği, vücut şekillendirme operasyonları bulunmaktadır.

Karın germe estetiği

Karın germe, karın bölgesindeki fazla deri ve yağın alınmasını ve daha düz durmasını sağlayan işlemdir. Yeni doğum yapmış kadınların hormon seviyeleri normalden yüksek olduğu için bu işlemi yaptırmadan önce doğumdan sonra yaklaşık altı ay beklemek en doğrusudur. Doğumdan sonra ve emzirme sırasında üretilen hormonlar cilt elastikiyetine katkıda bulunabilir ve zamanla cilde normalleşme fırsatı verir. Uygun zaman geldiğinde mini ya da tam karın germe estetikleri ile karın ideal şekline geri döndürülebilir.

Meme dikleştirme veya büyütme

Meme dikleştirme, meme büyütme ameliyatlarından farklıdır, ancak her ikisi de anne estetiğinin bir parçası olarak yaygındır ve diğer hamilelik sonrası işlemlerle aynı anda gerçekleştirilebilen işlemlerdir. Meme dikleştirme, doğum sonrası ideal şeklini kaybeden göğüsleri yeniden şekillendirmek ve dikleştirmek için fazla derinin alınmasını içerir. Ardından daha doğal bir görünüm için meme ucunun ve areolanın yeniden konumlandırılmasını da içerebilir. Meme büyütme, yeniden şekillendirmek ve büyütmek için meme derisinin ve dokusunun arkasına bir implant yerleştirilmesini içerir. Doğumdan ve emzirmeden sonra göğüsleri sarkmış ve hacim kaybetmiş annelerin göğüslerinin eski görünümünü geri kazanmasına yardımcı olan prosedürlerdir.

Liposuction ile vücut şekillendirme

Liposuction en etkili ve hasta memnuniyeti yüksel olan estetik operasyonlardandır. Vücudu yeniden şekillendirmek ve inceltmek için uygulanır. Liposuction, karnı daha da şekillendirmek için genellikle karın germe ameliyatıyla birlikte uygulanır. Diyet ve egzersizle verilemeyen “inatçı” yağ ceplerini yok etmekte çok etkilidir. Bu prosedür aynı zamanda vücudun hemen hemen her yerinde, örneğin kalça, uyluk veya popo gibi aşırı yağ içeren herhangi bir bölgeye de uygulanabilir.

23 Ocak 2023, Pazartesi 14:46

Yüz kırışıklıkları ve sarkmaları yüz bantlarıyla giderilebilir mi?

Son dönemde sosyal medyada yükselen bir yaşlanma karşıtı trend var; yüz bantlama. Peki kırışıklıklar yüz bantlarıyla giderilebiliyor mu? Yüz kırışıklıkları ve sarkmaları yüz bantlarıyla giderilemez. Bantlama yöntemleri fizik tedavi uzmanlarının son zamanlarda özellikle kas yaralanmalarında sıklıkla uyguladıkları yöntemler arasında yer almaktadır. Yüz gençleştirme ve botoks için kullanılmasından tek farkı bantların farklı olmasıdır. Bizim yüzümüzde kullandığımız bantlar biraz daha farklıdır; anti alerjik, ten rengi, cilde yapıştığında cilde zarar vermeyen bantlardır.

Geceleri yatmadan önce yüzü bantla sabitlemek botoks etkisi yaratır mı?

Sürekli uygulanırsa botoks etkisi yaratabilir ancak gün içerisinde bantlama yapılamadığı için tam bir botoks etkisi diyemeyiz. Sadece yardımcı bir yöntem denebilir. Bu bantlar botoksun etkileri tam geçmek üzereyken kırışıklık oluşumunu önlemek için faydalı olabilmektedir. Fakat her gün kullanım için pratik değildir.

Botoksun geçmeye başladığı dönemde faydalı olmasına rağmen, botoksun yerini tutabileceğini söyleyemeyiz. Faydalı olacağı nokta, botoksu çok sık yaptırmamak için belli bir dönem botoks, belli bir dönem bantlama şeklinde uygulama yapılabilir. Botoks işleminin de 6 ayda bir yapılması önerilmektedir. Kişiler çok derin kırışıklıklara sahip değilse botoks ve bantlama doğru şekilde uygulandığında dönüşümlü olarak kullanılabilir.

Bantları doğru yapıştırmak çok önemli

Bu bantları doğru yapıştırmak çok önemlidir, eğer yanlış bantlama yapılırsa cilde daha fazla zarar verebilir ve kırışıklıkları artırabilir. Yüz gerilmeden, düz bir şekilde bantlama yapılır. Asimetri var ise hafifçe çekilerek eşitleme yapılabilir.

16 Kasım 2022, Çarşamba 08:49

Kaş düşüklüğü yorgun görünmenize neden olabiliyor

Kaş düşüklüğü kişinin yorgun, stresli, kızgın, üzgün ya da olduğundan daha yaşlı görünmesine neden olabilir. Kaş kaldırma, bu yaşlanma belirtileriyle savaşmaya yardımcı olarak kaşları ideal pozisyona getirerek daha genç ve dinç bir görünüm sağlar.

Yaşlanma (cildin doğal elastikiyetinin kaybı) ile birlikte yerçekimi genel olarak kaşların aşağı doğru sarkmasına neden olur. Cilt ve yumuşak dokular elastikiyetini kaybettikçe kaşlar ile kirpikler arasındaki mesafe azalır.

Kaş kaldırma estetiği nasıl uygulanır?

Kaş kaldırma, alnın çevresini sıkılaştırarak kişiye daha genç ve enerjik bir görünüm kazandırmak için uygulanır.

Kaş kaldırma estetiği sırasında çok ince bir iğne veya kanül ile kas gevşetici enjeksiyonlar kullanılarak sorunlu bölgeye ipler yerleştirilir. Bu ipler sayesinde cilt askıya alınarak kaşların ideal pozisyonuna gelmesi sağlanır. Bu sayede sarkan cilt veya kırışıklıklar azaltılarak kişiye daha pürüzsüz ve daha genç bir görünüm kazandırılır. Tedavi süresi kısadır, ortalama 15-30 dakika sürer ve sonuçlar genellikle anında görülür.

İşlemin başında lokal anestezik krem uygulanabilir veya işlem yapılacak bölgeye lokal anestezik enjekte edilebilir. Bu krem veya enjeksiyon cildi uyuşturur, ağrı sinyallerini bloke eder ve tedaviyi ağrısız hale getirir.

İşlem sonrası dikkat edilmesi gerekenler

Minimal invaziv bir işlem olduğu için iyileşme süreci oldukça kısa ve güvenilir bir prosedürdür. Tedaviden hemen sonra küçük, lokalize bir şişlik fark edilebilir, genellikle 24-48 saat içinde düzelir ve kalkık kaşlar, daha geniş gözler ve daha genç görünen bir görünüme kavuşulur.