Özgür Gökmen Çelenk Fazla kilonun dizlere faturası ağır
HABERİ PAYLAŞ

Fazla kilonun dizlere faturası ağır

Şişmanlığın bir zararı da diz sağlığını olumsuz etkilemesi. Fazladan aldığımız her kilo dizimizin yükünü 4 kilo artırıyor

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Halil Dilek anlatıyor...

Diz ağrısının sebepleri neler?

Yaşa göre değişiyor. Menisküs yırtıklarından kireçlenmeye kadar pek çok sebep diz ağrısı yapıyor. Kireçlenme en sık karşılaştığımız sorunlardan biri. Genellikle 60-65 yaşlardan sonra görülüyor. 35-40’lı yaşlarda tek tük rastlıyoruz.

Nedir kireçlenme?

Yaşa bağlı olarak kıkırdakların yıpranması, kalınlığının azalmasıdır. Bir nevi sıvası dökülmüş bir bina gibi düşünün. Nasıl sıva döküldüğünde evinizin içine rutubet kaçarsa kıkırdaklarınızın incelmesi, yer yer varlığını kaybetmesi sonucunda da kemiğin içine eklem sıvısı kaçar. Buna bağlı kemik iliği ödemleri olur.

Haberin Devamı

Ne tür sorunlara yol açar?

Öncelikle hareketiniz kısıtlanır. Dizinizi bükebilme yeteneğiniz azalır. Normalde dizinizdeki yükü, yüzde 75-80 oranda dizinizin iç bölümü taşır. İç tarafı dizinizin ana kolonu gibi düşünebilirsiniz. Fakat kireçlenme dizdeki yükün terazisini bozar, az yük taşıyan yerlerin yükünü artırır. Bu da ağrıyla sonuçlanır. Bazen şişlik olabilir.

Kireçlenmeyi neler hızlandırır?

* Aşırı spor: Yüklü, yorucu sporlar dizinizi erken yaşlandırır. Fakat aynı kural hiç spor yapmadığınızda da geçerli. Yani sporun dengesi önemli. Profesyonel bir sporcunun, örneğin haftada 5-6 gün yüksek düzeyde spor yapan bir futbolcunun dizi ciddi anlamda yıpranır. Fakat sporcuların avantajı, kaslarının çok güçlü olması. Bu sayede hayatlarına sorunsuz devam edebilirler.

* Bazı hastalıklar: Bazı romatizmal ya da kan hastalıkları dizin çevresindeki yumuşak dokuları hasarlandırarak ya da dizin içine kanama yaparak kıkırdağı olumsuz etkileyebilir.

* Travma: Düşme, dize darbe gibi durumlarda dizin içinde uzun süre kalan kan kıkırdak için tehlikedir. Erken dönemde kıkırdağın çatlamasına, fildişi gibi olan kıkırdak yüzeyinin çatlamasına sebep olabilir.

* Enfeksiyon: Vücuda alınan mikrobik bir enfeksiyon bir şekilde dize ulaşıp kıkırdağı zedeleyebilir.

Haberin Devamı

* Kortizon: Uzun süre kullanıldığında hem kemik metabolizmasına hem de kıkırdağa zarar verebilir.

İlerleyici bir hastalık mı?

Evet. Hastalığı tutabilme ihtimali var. Bunun için en kıymetli silah diz çevresindeki kasları kuvvetlendirmek. Diz kadar kalça çevresindeki kasları da güçlendirmek de dizimizin ömrünü uzatır. Fazla kilo da hastalığı hızlandırabilir. Fazladan aldığınız her 1 kilo dizinize fazladan 4 kilo yük binmesi demek. Hatta zıplama, atlama gibi durumlarda bu yük çok daha fazla olur.

Dizden çıtırtı sesi gelmesi kireçlenme işareti mi?

Olabilir ama mutlak bir kural değil. Yeni başlamış bir çıtırtı sesi uyarıcı olabilir. Fakat diyelim ki tetkikleriniz yapıldı, doktorunuz ‘Endişelenmeyin’ dediyse bunun üzerinde durmaya gerek yok. Çünkü zaman zaman yumuşak dokuların şişmesi de bu sesleri yapabilir.

Beslenmenin kireçlenme üzerinde etkisi var mı?

Açık söylemek gerekirse bozulmuş bir kıkırdağı iyi beslenerek ya da bazı kıkırdak ilaçlarıyla etkileme gücünüz maalesef yok. Çünkü kıkırdak kendi kendini yenileyemiyor.

Haberin Devamı

D vitamini eksikse ağrı artıyor

Ortopedi için D vitamini çok önemli. D vitamini diz sağlığını direkt etkilemiyor ama vücutta yetersiz olması diz ağrısını artırıyor. Bu nedenle düzenli aralıklarla ölçülüp düşük bulunduğunda mutlaka takviye edilmeli. D vitamininin bir diğer faydası kemik sağlığı üzerinde. Eğer D vitamini eksikliğiniz varsa vücudunuz kalsiyumu kullanamaz, bu da kemik erimesi sürecini hızlandırır. D vitamini takviyesi alırken bazı kurallara dikkat edin. Emilimini azaltmamak için çay-kahveyi aşırı miktarda tüketmeyin. Bir de D vitamini sentezi için mayıs-ekim ayları arasında öğle güneşini kaçırmayın. Kollarınız ve yüzünüz güneş görecek biçimde 15-20 dakika güneşlenin.

Topuklu ayakkabı dizleri eskitir

Topuklu ayakkabı dizin ön kısmında yıpranmayı artırır. Sadece diz değil ayak bileğini, beli de ciddi anlamda yorar. Bu nedenle sabahtan akşama kadar bütün gün topuklu giyilmesini önermiyoruz. Yüksek topuklu ayakkabılarınızı toplantılar, davetler ya da etkinliklerle sınırlamanızda yarar var.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder