Aynı film

Her yıl olduğu gibi...

24 Nisan’ı yine heyecanla bekleyeceğiz. ABD Başkanı’nın iki dudağı arasından çıkacak olan tek kelime, sanki bizi mahvedecek.

Nedir o kelime:

- Soykırım.

Diyecek mi, demeyecek mi?

Yahu, senin demenle benim dedelerim katil olmaz ama bu dünyada ABD’nin sicili asla temizlenmez.

Buna rağmen...

Trump soykırım diyecek miymiş, demeyecek miymiş, öyle mi?

Demezse hatırım kalır.

Taksim Meydanı

Yine 1 Mayıs geliyor.

Yine aynı filmi göreceğiz.

Sendikalar, Taksim Meydanı için, valiliğe gidip yine izin isteyecek.

Valilik yine izin vermeyecek. Sendikalar ısrar edecek. Valilik, gelin ama 500 kişi gelin, bildirinizi okuyun gidin diyecek.

- Beşyüz olmaz, beşbin olsun.

- Beşbin çok, bin olsun.

Biz her yıl bunları yaşarız.

Kimbilir daha da kaç yıl.

17 Nisan

Referandum’un ertesi sabahı, acaba nasıl bir Türkiye’de uyanacağız?

Sanki sihirli bir değnek, hayatımızı değiştirecek.

Yok böyle bir şey.

Sonuç HAYIR çıkarsa, mevcut düzenin aynen devam edeceğini biliyorsunuz.

EVET çıkarsa da ne fark edecek? Erdoğan zaten vardı. Yine aynı Erdoğan olacak, vesselâm.