Giriş
Çetin Doğan Paşa için bundan önceki tutuklama döneminde de bir yazı yazmıştım.
Özetle demiştim ki:
- Türk Askeri işte böyle olur. Haklı veya haksız, suçlu veya suçsuz... Ama madem adalet “gel” dedi, derhal gelir... Ve kendi yücelir.
Şimdi de böyle.
Yakalanması veya tutuklanması istenen 102 kişi içinde, sadece Çetin Doğan Paşa adliye’ye gelmek için yola çıkmış ama gelememiştir.
Erkek Adam’ı bir daha kutluyorum.
Böyle insanlar, Mahkemede yalan söyler mi? Mümkün mü?
***
Öbürlerine gelince...
Hepsini değilse bile bir kısmını anlıyorum.
Hele 11 komutanı daha iyi anlıyorum. Terfi şanslarını korumak istediler. Bu yüzden saklanıyorlar.
Gerçi terfi etmeleri, yarın öbürgün tutuklanmalarına mani değildir ama temiz çıkarlarsa bari kariyerlerini kaybetmeyecekler.
Peki, öbür 90 kişinin mazereti ne?
İşte.
Çetin Paşa farkı burada.
***
Sevgili okuyucular.
Aramalarda, gözaltılarda, tutuklamalarda, özellikle tutukluluk sürelerinde, bir tuhaflık olduğu muhakkak.
Ama biz bunu ne zaman farkediyoruz? Başımıza geldiği zaman. Yakınlarımızın başına geldiği zaman. Popüler insanların başına geldiği zaman.
Oysa binlerce gariban, yıllardır aynı uygulamaya muhatap... Bunlar sahipsizler. Dertlerini anlatamıyorlar...
Kimsenin kimseye kastı yok. Tutuklamaktan zevk alan kimse de yok... Niye olsun? Ama bir arıza var. Adli mekanizmada bir reform gerek. Belki de o 90 kişi, sistemi protesto ediyordur. Bilemem.
Ne var ki, gecekondu sanıkları, böyle bir protesto hakkı’na sahip değiller. Tıpış tıpış gelip teslim olurlar.
***
Her neyse.
İnşallah 102 kişinin itirazları toptan kabul görür ve tutuklamalar kalkar.
Ama Çetin Doğan Paşa’nın sergilediği Devlet Terbiyesi ve Asil Asker Duruşu asla unutulmaz.
