Giriş
Muharrem Hoca, son sözünü söyledi.
- Eğilim yoklamasına gidelim. O takdirde yarışa girerim. Yoksa ben de yokum.
Yeni bir söz değilse de özü bu.
Gerçi Kılıçdaroğlu kös dinliyor...
Herhalde o yine bildiğini okuyacak. Ama İstanbul’u kaybederse, Muharrem Bey de çıkıp diyecek ki:
- Ben söylemiştim. Eğilim yoklaması yapsaydın, böyle olmazdı. Yanlış aday gösterdin. Diyecek mi? Diyecek. Onun derdi İstanbul falan değil. Maksat Kemal Kılıçdaroğlu’nu gagalamak.
Niye böyle? Böyle, çünkü belli ki “gel bakalım Muharrem” meselesi, pek içine oturmuş. Onun acısını çıkarmak istiyor.
Bunda haklı işte.
En güzel tespiti, Fadime Özkan yaptı. Bir cumhurbaşkanı adayı öyle mi takdim edilir? “Gel bakalım buraya Muharrem” mi denir yoksa “Kardeşim Abdullah Gül” mü denir?
Fadime Özkan’ın bu zarif tespitini Kılıçdaroğlu’na nasıl anlatacağız? Abdullah Gül bile anlamış değil.
Her neyse. Muharrem Bey’in eğilim yoklamasındaki ısrarı, biraz da örgütü ateşleme arzusundan kaynaklanmış olabilir.
Bunda da haklıdır.
Maltepe mitingine 5 milyon kişi katılır da, İstanbul sandıklarından sadece 3.3 milyon oy mu çıkar yahu?
Bu mudur tıpış tıpış gitmek?
.........
Peki, Muharrem Bey’in önerisi ne olacak?
Netice nedir?
Özetliyorum:
Temayül yoklamasına, Kemal Kılıçdaroğlu, hiç de mütemayil gözükmüyor.
