Böyle biri daha vardı. Emekliliğine çeyrek kala fabrikaları gezip teftiş etmişti... 60’lı yılların Genelkurmay Başkanları’ndan: Cemal Tural. Maksadı neydi, belki biliniyordu ama ben anlayamamıştım.
*
Şimdiki müfettişi anlıyorum. Kılıçdaroğlu, önemli kurumları sırayla gezip teftiş etmek istiyor. Randevu alamazsa kapıya dayanıyor... Son olarak da Et - Süt Kurumu. Maksadı belli. Yakında cumhurbaşkanı olacak ya, bütün kurumlara şimdiden bir çekidüzen vermek istiyor, bravo.
*
Bence, kendi partisini de teftiş etmeli. Eren Bülbül isminin, bir parka verilmesini neden reddetmişler, sorgulamalı. Eğer öğrenirse, millete de açıklamalı.
*
Bunu açıklamadığı sürece, şu sorudan kurtulamayacaktır: - HDP’den emir mi alıyorsunuz?.. Buna bile razıyız. Asıl felaket: - Yoksa Kandil’den mi emir alıyorsunuz? Daha da önemlisi: - TSK operasyonlarında Eren Bülbül isminin, bir sembol haline gelişini protesto mu ediyorsunuz? Nedir?
*
Bu ‘ilk’ olsaydı, derdik ki, eh, belki mahalli ve özel bir sebep vardı, o sebeple reddettiler. Ama bir, üç, beş değil ki... Meclis’te bile hep HDP’yle birlikte oy kullanıyorsunuz. Sonra da sizin patronunuz kim diye sorulduğunda kızıyorsunuz. Kızmayın, gurur duyun.
*
Sırada hangi kurumlar var? Nereleri teftiş edeceksiniz? Bence Külliye’ye de bir uğrayın. Bakın bakalım. Altın klozetlerin sayıları tamam mı? Aman ha... Devralırken envanterde sakın bir hata olmasın...