Giriş
Gün geçmiyor ki eğitimde yeni bir değişiklik olmasın.
Sizi bilmem ama ben bazen "Keşke sağlam bir sistem kurulsa ve bir daha değiştirilmemek üzere o kullanılsa" diyorum.
Her sene değişen sınavlar, müfredat derken şimdi de tatil sistemi değişti.
Bilmeyenler için söyleyeyim: Eğitim sistemine iki ara tatil eklendi ve böylece dört tatile çıktı.
24 Kasım’a kadar sürecek olan ilk ara tatil başladı bile.
Öğretmen camiasının tatilini kafaya takıp hesaplama yapmasına gerek kalmaması için bir açıklama daha yapayım: Hizmet içi eğitimler devam ediyor! Yani, öğretmenlere tatil yok.
Öğretmenler, bu ilk tatili özellikle birinci sınıf öğrencileri için bir kopuş olarak görüyor.
Yeni okuma-yazma öğrenen bu öğrenciler okuldan ve dersten uzaklaşıp, öğrendiklerini unutabilirler diye düşünüyorlar. Haksız da sayılmazlar.
Peki bu tatil ne amaçla yapıldı? Öğrenciler dinlenmeli mi çalışmalı mı?
Sanırım her ikisinin de dengesini kurmak gerekiyor fakat ben bu dengenin kurulamayacağını; hatta çocuklara, tüm günlerini dolduracak ödevler verileceğini düşünüyorum.
Hal böyle olunca da “Tatile gerek var miydi?” diye düşünmeden edemiyorum.
Eğitim sistemimiz bir sistemi savunup arkasında dursa, belki de bu kadar eleştiri yazıları yazılmayacak, öğrenciler de veliler de yıpranmayacak.
Hatırlarsınız; bir dönem el yazısı zorunluydu. Öğrenciler el yazısıyla öğrenmişlerdi okuma yazmayı.
"Çocuk yazdığı şeyin anlamından daha çok yazının şekliyle ilgileniyor” diyerek bu duruma karşı çıkmıştım.
Sistem bu olunca herkes de bana karşı çıkmıştı. Çocuğun el yapısı buna uygunmuş, dairesel şekiller falan filan...
Birinci sınıfı el yazısı ile okuttuğum sınıf, ikinci sınıfa geçince el yazısı kaldırılmıştı.
Bütün kitaplar düz yazı olmuş, öğrencilere de baskı yapmamamız söylenmişti.
Sonuç tabii ki iç açıcı değildi.
Bir kelimede yarı el yazısı yarı düz yazı sesler yazıyordu çocuklar.
Ne diyelim; en azından el yazısıyla ilkokuldan mezun olsalardı, karmaşaya düşmezlerdi.
Bir diğer konu ise, çalışan aileler cocuklarını bu tatil süresince nereye bırakacakları veya çocukların yanlarına kimi bulacakları...
Çocukların büyük birmı ebeveynlerinin iş yerlerinde tatilin tadını çıkaracak...
Bu durumu fırsat bilen haftalık kreşler türedi, fahiş fiyatlarla çocuğunuzu bir hafta kabul ediyorlar.
Krizi fırsata çevirmek bizim işimiz!
İnsanların çaresizliğinden yararlanmak ne kadar etik bir durum; tartışılır.
Bakalım tatil sistemi diğer ara tatil olan nisan ayına kadar sürecek mi; yoksa nisana kalmadan değişecek mi?
