Şafak Coştu Einstein da bir disleksiydi
HABERİ PAYLAŞ

Einstein da bir disleksiydi

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte bilgi ağı genişledi. Artık insanlar birçok konunun farkında. Bunlardan biri de disleksi. Disleksi, basit tanımıyla kişinin normal ya da üstün zekalı olmasına rağmen, okuma, yazma, sayısal değerleri anlamlandırmada ve sosyal yaşamda güçlük çekmesine sebep olan nörolojik kökenli bir rahatsızlık. Genellikle okuma-yazma çağı olan birinci sınıfta fark ediliyor. Bir disleksi eğitmeni olarak, çocukların birinci sınıfın ilk dönemi sesleri tanımada güçlük yaşamasını normal karşılasam da, ikinci dönemde hala sesleri anlamlandıramıyorlarsa dikkat edilmesi gerektiğini belirtmem gerek. Ailelerin sakin yaklaşmalarını ve doğru yöntemler kullanmalarını tavsiye ediyorum. Bağırsanız da çocuk sesleri doğru yönüyle görmeyecek ya da sesleri anlamlandıramayacak. Bu durum sadece çocuğunuzla aranızdaki mesafeyi arttırır.

Haberin Devamı

Geçenlerde Türkiye Disleksi ve Hiperaktivite Derneği'nin güzel bir eğitimine katıldım. Disleksi ile ilgili setler hazırlamışlar, bu setlerin nasıl kullanacağını ve ne tür etkinliklerle çocuklara daha etkili çözümler sunulacağını gösterdiler. Aslında doğru yöntemlerle nasıl güzel sonuçlar alınacağını, disleksinin bir hastalık değil; bir öğrenme farklılığı olduğunu gözler önüne serdiler.

Einstein da bir disleksiydi

Eğitimde biriyle tanıştım. Ankara İl Engelli Meclisi yönetim üyelerinden olan Gamze Şems Deliduman. Kendisi hem disleksi hem de hayatın zor şartlarını yenmeyi başarmış bir hukukçu. Ben kendi adıma yapacaklarımı yaptım deyip kenara çekilmemiş. Hala disleksi olan ve özel durumu olan bireyler için çabalıyor. Yaşadığı zorlukları anarak empati kuruyor, sınav sisteminin, ödevlerin bu bireyler için özelleştirilmesi gerektiğini düşünüyor. Haksız da sayılmaz.

Disleksi olan bireyler süre kullanmakta ve hızlı okumakta güçlük çektikleri için hedeflenen başarıyı gösteremiyor. Aynı sınav sözel yapıldığında çok daha iyi bir başarı elde ediyorlar. Biraz daha küçük çağa inecek olursak, okuma yazma öğretirken disleksi olan bireylere kişiselleştirilmiş çalışmalar verilmesi gerek belki de. Çoklu duyusal çalışmalar yapılması öğrenmeyi hızlandırıyor ve pekiştiriyor. Ama maalesef çoklu duyusal çalışmalar zaman kaybı olarak görülüyor ve çocuklar hedeflenen başarıya ulaşamadan mezun oluyorlar. Şanslılarsa bilinçli öğretmen ve aileye denk geliyorlar ve kalabalığın içinden sıyrılıp çıkabiliyorlar.

Haberin Devamı

Aileler çocuklarını özel olan çocuklara akran zorbalığı yapmamaları konusunda uyarmalı, öğretmenler azarlamadan önce bir kez daha düşünmeli ve disleksi hakkında eğitim görmeliler. Disleksi çocuğa sahip aile ise, çocuğunun öz güvenini zedelemeden olabildiğince sakin yaklaşmalı ve öğretim tekniklerini öğrenmeli.

Unutulmamalı ki, hayatımızı değiştiren Einstein da bir disleksiydi.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder