Şafak Coştu Öğretmen olmak: Bir zamanlar sonsuz güçlüydü, şimdi boyunduruk altında
HABERİ PAYLAŞ

Öğretmen olmak: Bir zamanlar sonsuz güçlüydü, şimdi boyunduruk altında

Senelerce öğretmenlik mesleğinin kutsallığından bahsedildi bizlere. Haksız da sayılmazlar aslında. İnsanın çoğu zaman kendi çocuğuna bile enerjisi kalmazken, gün boyu sabırla onlarca çocukla birden uğraşmak takdir edilesi. Ama bu meslekte orta nokta bir türlü bulunamadı. Arkadaşı konuştuğu için sıra dayağına çekilen nesiller büyüdü ve öğretmene kinlendi. Ne yazık ki zamanında çok büyük hatalar yapılmış. 17 yaşında lise mezunuyken göreve başlamış bireyler ne çocuk psikolojisinden anlamış ne de sabır timsali olabilmişler. Onların yetiştirdiği nesiller ise şu an intikamlarını yeni nesil öğretmenlerden alıyor. 'Orta nokta' derken işte tam da bundan bahsediyorum. O zamanlar sonsuz güç sahibi olan öğretmenler, şimdilerde velilerin ve yönetimin boyunduruğu altında.

Haberin Devamı

Öğretmen olmak: Bir zamanlar sonsuz güçlüydü, şimdi boyunduruk altında

Sadece karakter olarak da düşünmemek gerek. O zamanlar öğretmenler döpiyes, takım elbise tam tekmil okula gelirken, şimdikiler saç-sakal birbirine karışmış, yırtık kot, tayt ile gelebiliyorlar. Sert disiplin beni ne kadar rahatsız ediyorsa boşvermişlik de aynı derecede rahatsız ediyor. “Giyimle ne alakası var?” dediğinizi duyar gibiyim. Fakat işinize verdiğiniz ciddiyet önce giyiminizle belli olur. Amerikan Psikoloji Derneği'nin yaptığı bir çalışmaya göre, takım elbise ile iş görüşmesine giden erkeklerin görüşmelerinin, günlük kıyafet giyenlere göre olumlu geçtiği gözlemlenmiş.

Konumuza dönecek olursak... 20 yıldaki değişimin bu kadar iki uçta yer alması şaşırtıcı doğrusu. Çocukları anlamayan, akranları önünde rencide eden bir güruhtan, velilerin her dediğini yapmak zorunda olan, az para kazanan ama çok çalışmak zorunda bırakılan, çocuklar üzerinde otorite kurması engellenen bir meslek grubuna geçişin bu kadar sert olmaması gerekiyordu...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder