Giriş
Edebiyat dünyasında heyecanlı bir döneme girdiğimizi söyleyebilirim. Kutsal kitaplar ve Shakespeare’den sonra dünyanın en çok okunan yazarı Agatha Christie’nin 120. doğum yılı kutlamaları kapsamında İstanbul’da özel bir etkinlik düzenlenecek. Agatha Christie’nin Türkiye yayıncısı Altın Kitaplar’ın ev sahipliğinde 15 Eylül 2010’da yapılacak etkinliğe yazarın torunu Mathew Prichard ile ‘Agatha Christie’nin Gizli Defterleri’ adlı kitabın yazarı John Curran katılacak. İşte ‘Agatha Christie’nin Gizli Defteleri’ de dahil bu hafta sizin için seçtiğim kitaplar.
AGATHA CHRISTIE’NİN EL YAZISI
Agatha Christie’nin Gizli Defterleri
John Curran/Altın Kitaplar
Agatha Christie hayranı John Curran’ın, yazarın torunu Mathew Prichard ile tanışmasıyla başlayan serüven Agatha Christie’nin Gizli Defterleri adlı kitap olarak karşımızda. 2004 yılının sonunda Agatha’nın kızı Rosalind’in ölümünden sonra çok değerli vesikalar ortaya çıktı. Aileye ait olan Greenway Konağı’nda Agatha Christie’nin el yazısı ile tuttuğu 73 defter bulundu. Ama sıkı bir arşivci olan John Curran, not defterlerini deşifre etmeye başlayınca bunların ne büyük bir hazine olduğu ortaya çıktı..
YAPAY ZEKA UYGULAMALARI
Sistem
Karl Olsberg/Can Yayınları
Karl Olsberg’in, gelecek sezon filmini de izleyeceğiniz romanı Sistem, teknolojinin dünyayı nasıl çığrından çıkarabileceğini tüyler ürpertici bir senaryoyla dile getiriyor. Romanın sarsıcı anlatımında “yapay zeka uygulamaları” üzerine doktora tezi sahibi yazar Karl Olsberg’in güncel teknolojiyle paralel ve gerçeğe uygun yaklaşımı büyük rol oynuyor. Sistem bir bilimkurgu romanı olmanın çok ötesinde, teknolojiyle şekillenen geleceğe yönelik ‘acaba’ları yaşamın içinden gündelik unsurları dikkate alarak sorguluyor.
DEĞİŞİK COĞRAFYALARDA GEZİNMEK
Yollardan Sonra
Nazım Alpman/Goa Yayınları
Nazım Alpman’ı Milliyet Gazetesi döneminden beridir tanıyorum. Hem huzur peşinde koşuyor hem de İz TV’de nitelikli programlar yapmaya devam ediyor. Nazım Alpman, okurlarına konaklama, beslenme, görülecek yerler kılavuzu sunmuyor. Herkesin, her istediğinde görüp tanışamayacağı insanlarla okur arasında dostluk köprüleri kuruyor. Kitap, okurlarını hem değişik coğrafyalara götürüyor hem de oraların ilginç portreleriyle tanıştırıyor. Bununla da kalmıyor, okurlarını anlatılan hikayelerin içine çekip alıyor... Kitap için ‘bitmesin’ hissi kendini aleni olarak gösteriyor. Yollardan Sonra ‘gitme’ isteğini kamçılıyor. Gezi yazıları sevenlere duyurulur.
SOPHIE’NİN BUNALIMLARI
Yaptığı En Kötü Şey
Alice Kuipers/April Yayınları 16 yaşında bir genç kızın ne kadar sorunu olabilir ki? Sınıf arkadaşları, ailesi, erkek arkadaş... Bunlar, çevresinde şekillenen bunalım ve buhranlar. Ancak Alice Kuipers’in kaleme aldığı Yaptığı En Kötü Şey’in baş kahramanı Sophie’nin çok daha büyük bir sorunu var: Kimsenin bilmemesi gereken bir sırrı tüm ağırlığıyla taşıyor. Alice Kuipers, romanları 28 dile çevrilmiş, İngiliz edebiyatının yükselen yıldızlarından biri olarak görülüyor. İleriki aylarda Buzdolabı Kapağında Yaşam adlı kitabıyla da okuyucuyla buluşacak olan Kuipers, Yaptığı En Kötü Şey’de sır taşımanın ağırlığını, insanın kendine yalan söylemek zorunda kalışının verdiği yorgunluğu derinlikli bir öykü olarak kaleme alıyor.
RESİMLERİYLE DİKKAT ÇEKEN KİTAP
Padişahın Ebrusu
Aysel Gürmen/Resimleyen: Huban Korman/Editör: Mine Soysal/ Günışığı Kitaplığı
Ülkemizin tanınmış çocuk kitapları yazarı Aysel Gürmen, geleneksel el sanatlarımızın en ilginçlerinden biri olan ebruyu çocuklara anlatmayı ve sevdirmeyi başaracak nitelikteki yeni kitabıyla Günışığı Kitaplığı’nda. Ödüllü sanatçı Huban Korman’ın özgün resimleri ve tasarımıyla derinlik kazanan kitap, çocuklar kadar büyükleri de etkiliyor. Geçmişten çıkıp gelen dertli padişahın, sanatın günlük yaşamdaki işlevine işaret eden öyküsü, yaratıcı düşünceyi ve kültürel değerlerimizi yüceltiyor.
VİCDANA AYRILMIŞ SAYFALAR
Güvenli Bölge Gorazde Doğu Bosna’da Savaş (1992- 1995)
Joe Sacco/İthaki Yayınları
Bu kitabın önsözünü yazar Tayfun Pirselimoğlu yazmış. 2001 Eisner Ödüllü En İyi Çizgi Roman olan Güvenli Bölge Gorazde, Joe Sacco’nun 1995 yılında Doğu Bosna’da geçirdiği dört aylık dönemde Gorazde’deki Boşnaklarla yaptığı söyleşilerden oluşuyor. Sacco, eski Yugoslavya’daki savaşın insanlar üzerinde bıraktığı etkiyi, onların medyada yer almayan acıyla yoğrulmuş hikâyelerini sade bir üslupla aktarıyor okuyuculara. Filistin’in ardından gelen bu önemli yapıtıyla, savaşın korkunç yönlerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Vicdana ayrılmış bu sayfaları okurken, gerçeği göreceksiniz.
