Giriş
Bu ülkenin kadınları yorgun.
Yorgunlar, ama inadına yorgunluklarını kimse görmek istemiyor.
Erkeklerden güçlüler, fikren ruhen ve efsunkâr bir dirayetleri var.
İş hayatında, sokakta en güvendikleri yerde evlerinde bile bazen ötekileştiriliyorlar.
Dışarda çalışsalar evini ihmal ediyor diye konuşuluyor, evinde kalsa işe yaramaz diye bakılıyor.
Safderun kadın, nerede kendini anlatma fırsatı bulacak? Kime anlatacak? Bu yara neden bir türlü kapanmıyor? Bunu eğitim bile çözemiyor.
Kadına karşı oluşan her olumsuz olay AMA diye cümleyle devam edilip yapılanlar meşrulaştırılıyor.
"Kadınlar insandır, biz insanoğlu"
Bir kadının sahip olduğu en değerli şey hayalleridir, kendisidir.
Lütfen annelik diye sınırlamayın, lütfen merhameti ve koşulsuz sevgisi diye daraltmayın, lütfen namusu diyerek asıl siz bu sözlerinizle onu kirletmeye çalışmayın.
Kadınlar emanetimizdir diye yoksunlaştırmayın, kadınlar cennettir diye, kadınlar çiçektir diye isim koymayın.
Hür vicdanını görmeden, kararlarına saygı göstermeden kadını tamamen kendi benliği ve öz saygısı ile kendi kendine rahat bırakmadan ona hiçbir tanımlama yapmayın.
Orada ne işi varmış, kahkaha atmasaymış, farkında varsaymış gibi cümlelerle maruz kaldıkları kötü olayları meşrulaştırmayın.
Aslında kadınlar yücelik istemiyor, kutsallık istemiyor, sakın yanlış anlamayın, sevecenlik bile istemiyor.
Sadece bir erkek gibi hayatın her anında insani haklarının, bakış açılarının ve yaklaşımlarının değer görmesi, hatta daha basiti, izin verilmesini istiyorlar.
En sevdiğim cümle ile kapatmak istiyorum.
"Kadın bir canı sığdırır karnına; siz bir kadını koca dünyaya sığdıramazsınız."
Bu cümlenin ve yargının gerçek olmadığını kanıtlayacak, bu gerçekliği değiştirecek bir dünya yaratalım.
Kendimizden başlayarak.
Benim hatalarım yok demeden, ilk evrilmeyi kendimizden başlayarak çevremizle devam edelim.
Birbirimize, biz erkeklere sirayet etsin olumlu davranışlarımız.
Yazımı, "Kadınlar insandır, biz insanoğlu" diyerek tüm meseleyi özetleyen rahmetli Neşet Ertaş’ı selamlayarak ve okuduğum şahit olduğum bunca şey varken ve halen kadın cinayetleri, dayakları ve daha beterleri yaşanmaya devam ederken her bir kadının göz yaşından kendimi sorumlu tutarak bitiriyorum.
Bu ülkenin kadınları yorgun.
İzin verin dinlensinler artık.
