Giriş
Zengin hayatını göstere göstere bir hal olan, sonra da bu görgüsüz halleriyle kendi başını yakan Dilan Polat uslanmıyor, ders almıyor ve durmuyor. ‘Kara para aklama’ suçlamasıyla bir süre cezaevinde de kalan Polat, bu kez de sosyal medyadaki profilinin altına ‘sanatçı’ yazdı. Artık herkes onu kendi haline bıraktığı için, kimse sormadı haliyle nasıl bir sanatçısın, ne yaptın da sanatçı oldun, hayırdır sen diye! Ama gerçek sanatçılar elbette sus-a-madı.
Usta oyuncu Tamer Levent ders gibi yazdı: “Sanatçı kelimesi meslek ismi olarak kullanıldığında, bunu duyan kişi o mesleğin ne olduğunu anlıyor mu? Tanımı yapabiliyor mu? Özlük hakları belirlenmiş mi? Benim bildiğim, sanatçı olabilmesi için insanın bir mesleği olmalı ve o da mesleği sanat olarak yapma felsefesini benimsemiş olmalı. Ama ‘sanat’ başı sonu olan bir felsefe değildir ki! Bitmeyen bir yolculuktur, kuşaktan kuşağa aktarılan...” Adam zarif, adam usta, adam sanatçı. Dolayısıyla kibarca söylemiş söyleyeceğini. Oysa sorabilirdi pekala; hangi sanat dalını icra ediyorsunuz siz, görgüsüzlük sanatı mı, saçmalama sanatı mı, nedir sizin uzman olduğunuz dal? Peki bu açıklamayı gören karşı taraf utanmış mıdır mesela? En azından ‘sanatçı’ lafı artık yok profilinde.
YETERİNCE PROTEİN ALIYOR MUYUZ?
Sağlıklı beslenme çağındayız ya; herkes bir şekilde okuyor, araştırıyor, öğreniyor: Vücudun ihtiyacı olan besinler hangileridir, özellikle belli yaştan sonra neyi ihmal etmemek gerek? Ve sürpriz; her yol proteine çıkıyor! Spor yapanlar da, diyet yapanlar da, hatta zayıflama iğnesi bile kullananlar protein almak zorunda. Çünkü protein, kas dokusunun korunması ve onarımı için en gerekli temel besinlerden biri. Yeterli protein alımı, gün boyu zinde kalmayı, bağışıklık sistemini korumayı ve vücudun ihtiyaç duyduğu temel besin öğelerini karşılamayı kolaylaştırıyor. Peki nedir günlük protein ihtiyacı? Hareketsiz yaşam tarzı olan ortalama bir yetişkinin günlük protein ihtiyacı vücut ağırlığının yüzde 0.8’i kadardır. Yani kilogram başına 0.8 gram proteindir. İyi de, çoğu zaman hayatın yoğun temposunda koşturup dururken öğün atlıyoruz. Zaten yediklerimizle günlük protein ihtiyacını karşılamak da her zaman mümkün olmuyor. O yüzden de insanlar çareyi ‘protein shake’lerde arıyor. Özellikle vegan beslenenler ya da çok fazla et tüketmek istemeyenler için bitkisel bazlı proteinler çok revaçta. Bezelye ve pirinç proteini, glutensiz yapıları ve doğal içerikleri sayesinde dünyada bir çılgınlık halini almış durumda. Ben de yaş ilerledikçe spora, kas kaybı yaşamamak için de bitkisel proteinlere ağırlık vermeye başladım. Hatta geçenlerde İtalya’nın Bergamo şehrinde bu proteinleri üreten Herbalife markasının fabrikasını gezdim... Size anlatacaklarım aşağıdaki yazıda...
Herbalife Direktörü Annie Brown ve Fine Foods CEO’su Pietro Oriani tüm üretim süreçlerini anlattı...
SAĞLIKLI YAŞAMIN KALBİNE YOLCULUK
Herbalife Nutrition Enstitüsü, 1980’den bu yana ‘daha sağlıklı ve mutlu bir dünya için’ sloganıyla faaliyet gösteren küresel bir beslenme şirketi. Dünyanın önde gelen uzmanlarını bir araya getirerek klinik araştırmalar yapıyor ve beslenme alanında ürünler geliştiriyor. Bu ürünler de birebir koçluk ve bağımsız distrübütörler aracılığıyla insanlara ulaştırılıyor. Herbalife, bu ürünlerini Bergamo’da takviye gıdalar ve ilaç sektöründe faaliyet gösteren Fine Foods’un üretim tesislerinde üretiyor. Markanın yöneticileri ile gezdiğimiz fabrikada tüm aşamaları tek tek dinledim ve izledim; laboratuvar çalışmaları, içeriklerin özenle hazırlanması, en hijyen şekilde paketlenmesi etkileyici. ‘Herbalife Formula 1’i de burda öğrendim. Klinik çalışmaları uluslararası bilim dergisi Metabolites’te yayımlanmış bu ürün; öğün yerine geçiyor ve obezite hastalarında kilo kaybı sağlamaya yardımcı oluyor. B vitaminleri, c vitamini, kalsiyum ve demir bulunan 22 vitamin ve mineral içeriyor. Herbalife Kıdemli Bilim İnsanı Andrea Bertocco diyor ki; “Kilo kaybı sürecinin ne kadar zor bir mücadele olduğunu biliyoruz. Bu yüzden 45 yılı aşkın süredir öğün yerine geçen shake’ler ve besin takviyeleri geliştiriyoruz. Egzersiz ve kalori kısıtlamasıyla birlikte bu ürünlerin ne kadar faydalı olabildiğini görmek harika...” Özetle; hangi yöntemle zayıflarsanız zayıflayın; ister sporla, ister diyetle, ister zayıflama iğneleri ile... Kas kaybını önlemenin tek yolu protein almak ve bunu sürdürülebilir hale getirmek.
BERGAMO NEDEN GÖRÜLMELİ?
Peki sağlıklı beslenmenin peşinde koşarken gezdiğim Bergamo nasıl bir şehir? İtalya’nın en zengin şehri Milano’ya 40-50 km uzaklıkta ama Milano’nun tam tersi. 120 bin kişilik nüfusu ve sakin sokaklarıyla bambaşka. Milano’ya ucuz yoldan gitmek isteyenler Bergamo Havalimanı’nı kullanıyor, ki şehrin havalimanının adı bile ‘Bergamo Milano’. Ama çoğunlukla indikleri yerin farkında bile değil insanlar, oysa çok sevimli ve tipik bir İtalyan. Çok bakımlı, çok temiz ve çok sakin. Tepedeki Old City; Unesco Dünya Mirası Listesi’nde. Arnavut kaldırımlı sokakları ve ilginç dükkanları var; kiliseler, katedral ve meydanlar çok güzel. Venedik şehir surları ile çevrili bu Orta Çağ’dan kalma bölge, eylül ekimde turist akınına uğruyor. Tarih ve şahane bir doğa var. Peynir üretiminde isim yapmış; değişik, çok lezzetli peynirler var. Ve yemekler enfes...
