Şirin Sever Çocuğu ağlayan anneyi otobüsten indirtir misiniz?
HABERİ PAYLAŞ

Çocuğu ağlayan anneyi otobüsten indirtir misiniz?

Şu uçakta, otobüste hiç durmadan ağlayan çocuklar gerçekten can sıkıcı. Hem anne-baba için, hem de diğer yolcular için elbette.

Manzara genelde şudur:

Anne baba genelde elinden geleni yapar ama çocuk ya bu, susmaz! Derdini anlatamadığı için sıkıntısı nedir çözemezsin, çocuk ağladıkça panik olursun, çevredekilerin kınayan bakışları ile iyice gerilirsin, çocuğa sussun diye baskı yaparsın ama senin gerginliğinden o daha da ağlar, seni ter basar ama o susmaz…

Bu durum genelde uçakta daha çok yaşanıyor çünkü uçak basıncı falan çocukları daha çok etkiliyor. Birilerinin tahammül sınırı da daha düşük oluyor çünkü uçak bileti alınca, uçağı da aldığını sanıyor.

Haberin Devamı

Ama şimdi anlatacağım olay Antalya’dan Bodrum’a giden Pamukkale Turizm’e ait otobüste yaşanmış.

Evrensel’de okuduğum habere göre olay şöyle…

İki küçük çocukla seyahat eden iki kadın, çocuklar ağladığı ve susmadığı için muavin tarafından uyarılıyor, anne çocuklarını susturmakta başarılı olamayınca da en yakın mola yerinde indiriliyorlar.

Üstelik gece yarısı! Veysi Akkaya isimli şahıs, karısı kendisini aradığında öğreniyor olayı. Bir araçla onları almaya gidiyor, sonra da otobüs şirketini arayarak ‘hayırdır?’ diyor.

Ona söylenilen şey şu: “Muavin hakkında şikayetçi olabilirsiniz!” Bu mudur yani? Muavin mi yoksa şoför mü yolcuyu indirme inisiyatifini kullandı belli değil tabii.

Daha önemlisi... İki kadın çocuklarla indirilirken, tek bir yolcu bile sesini çıkarmadı mı gerçekten?

Sahiden yuh!

Ne insanlığımız kalmış, ne nezaketimiz, ne de hak hukuk takanımız? Kimin ne hakkı var buna? Çocuk ağladığında rahatsız olabilirsin, söylenebilirsin ama kimseyi indiremezsin! Ben o babanın yerinde olsaydım; ortalığı birbirine katar, o otobüs şirketine haddini bildirirdim. Gerçekten ayıp.

SENSİN EKSİK!

İnönü Üniversitesi ‘Görsellerle Hastalıklar’ yarışması yapmış, birinci seçilen afiş de meme kanseriyle ilgili yandaki çizim olmuş.

Pembe zemin üzerinde bir meme çizimi, bir memenin yerinde de dikiş izi var.

Üzerinde de ‘Eksik Olmayın’ yazıyor.

Siz de eksik olmayın, zahmet etmişsiniz ama asıl sizin algıda bir şeyler eksik olabilir mi acaba?

Haberin Devamı

Ya duyarlılığınız, ya olayı kavrama yeteneğiniz mesela? Bi’ baktırsanız mı bunlara? Hem afişi tasarlayana, hem da bu afişi birinci seçenlere söylüyorum elbette.

Zira meme kanseri konusunda farkındalık yaratmak istiyorsanız; bunu bir organını kaybetmiş kadınları parmakla göstererek yapamazsınız. Hem de onlara ‘eksik’ diyerek! Zira destek olmak yerine köstek olursunuz, moral bozarsınız, ayıp edersiniz.

Özetle... Akıl var, mantık var; ‘memen yoksa eksiksin’ diyerek meme kanseri afişi mi tasarlanır?

KAÇINCI EVLİLİKTEN SONRA UMUT BİTER PEKİ?

■ Altıncı kez nikah masasına oturan Hakan Aysev, “Ben evlilik kurumuna hâlâ inanıyorum” demiş. 6’ncı kez evlenip hâlâ evlilikten umutlu olmak da ne bileyim biraz ‘zorlamak’ mı sanki? Ama sormak isterim: Kaçıncı evlilikten sonra umut biter hocam?

Çocuğu ağlayan anneyi otobüsten indirtir misiniz

■ Serdar Ortaç, komik adam gerçekten… Karısı kaza geçirmiş, elektrikli bisikletten düşmüş, (çok geçmiş olsun) o da suçu sosyal medyaya atmış. “Gül gibi karımın üzerinde lanet var, Instagram’a koyduğu fotoğraflar yüzünden kıza nazar değiyor, bu kadar kötü göze inanamıyorum” demiş. İnsana bir gülme geliyor tabii. Sosyal medyadan nazar değiyorsa, kullanmazsın olur biter! İnsan bazen hırsını nereden çıkaracağını bilmiyor gerçekten.

Haberin Devamı

■ Hilal Cebeci de iyi reklam yaptı ama kabul edelim. Devrimci marşı ‘Çav Bella’ya popo sallamalı klip çekip günlerce konuşuldu, eleştiriler sonrasında da, daha önce bir program için çektiği çöp toplama görüntülerini ekleyip ‘alın size emekçi halim’ dedi.

Sonuç?

Bir kez daha haber oldu. Vallahi helal olsun, reklamcılar ders almalı kendisinden.

Çevrecilik öğrenin beyler!

Aslında anlatmaya gerek yok, fotoğraf kendini anlatıyor ama insan bu kadar özverili çalışmaları alkışlamak, övmek istiyor...

Görüyorsunuz, Sultangazi Belediyesi bir ağaç ve bir fidandan oluşan bir yeşil alan çalışması yapmış, çalışmasını da bir tabelayla taçlandırmış. O yeşilliğe baktıkça, ‘Maşallah’ diyorsunuz; bu kadar çalışma, bu kadar yorulma, bu kadar emek ve özveri, vay be!

Çocuğu ağlayan anneyi otobüsten indirtir misiniz

Çevrecilik budur, belediyecilik budur!

Mahalledeki ferahlamayı, oksijeni bir hayal etsenize…

Bütün belediyelere örnek olmasını temenni eder; ellerinize, emeğinize sağlık diye not düşmek isterim.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder