Giriş
Yazılarınızda ‘ev sahibi kiracıyı çıkartmak isterse, ihtiyacı ispatlamak zorundadır’ diyorsunuz. Yanıtlarınızdan ‘kiracı kirasını düzenli ödediği ve eve zarar vermediği sürece, onu kimse evden çıkaramaz’ gibi anlıyorum. Kaldı ki kira ödenmese ve eve zarar da verilse davalar yıllar sürüyor. Ev sahibinin kendi malı üzerinde ‘sözleşme sonunda evi boşaltın’ diyecek kadar hakkı yok mu? S.Y.
*****
Okuyucum ev sahibinin kiracıya ‘çık’ demekle çıkaramayacağı kuralını benim koyduğumu zannediyor. Değerli okuyucum, ev sahibinin kiracıya ‘çık’ dediğinde kiracının çıkma mecburiyeti olmadığı kuralını koyan ben değilim. Yasa böyle. Kiracıyı çıkarmak için yasalarda yazan tahliye nedenlerinden birinin bulunması şart. Bizim musakkaf dediğimiz çatılı yapılarda yani işyeri ve mesken gibi üzeri örtülü yapılarda, dönem sonlarında kiracının sözleşmeyi fesih hakkı var ama kiraya verenin yok. Gayrimusakkaf dediğimiz çatısız gayrimenkullerde yani tarla, bağ, bahçe gibi gayrimenkuller için böyle değil. Sözleşme süresi bitti mi, kiracıya ‘çık’ diyebiliyorsunuz. Bu kuralı da ben koymadım, yasa böyle.
*****
Yani sorunuzun son cümlesine göre yanıt verecek olursam, ev sahibinin kendi malı üzerinde ‘sözleşme sonunda evi boşaltın’ diyecek kadar hakkı yok. Hatta ihtiyaç nedeni bulunduğunu gösterip de ihtiyacı için kullanmaz ve de üç yıl içinde kiraya verirse, hapis cezası var. Bu cezayı da ben koymadım. Bunun kökenine inersek, şimdi yürürlükte bulunmayan 6570 sayılı kanunun gerekçesinde bu kanunun kiracıları korumak için çıkarıldığı yazılıydı. 2011 yılında yürürlükten kaldırıldı ama mantığı halen yürürlükte. Neticeten bugün de kiracı kendi isteği ile çıkmazsa, tahliye nedenlerinden biri yok ise kiracıyı çıkaramıyorsunuz.
