Giriş
Çok sıkıntılı günler yaşıyoruz. Okuyucularımın büyük çoğunluğu günlerini evde geçiriyor. Ancak çalışma hayatına alışmış kimseler için bu süreç zorlayacak ama gerek kendi sağlığımız ve gerekse toplum sağlığı için katlanacağız.
Tabii akıllara takılan ve olayın asıl sıkıcı tarafı da bu işin ne kadar süreceği. Tabii bunu bilme imkanı yok. Bir fıkra anlatılır. 1945’te diktatör Hitler’in şöförünün yakınları kendisini sıkıştırır, “Sen Hitler’in en yakınındasın, sorsana bu savaş ne zaman bitecek?” İyi ama adama bunu sormak yürek ister. Ancak yakınları devamlı sıkıştırır. Üstelik Hitler’in en yakınında biri olmak gibi bir övünç kaynağı var.
Sonunda pes eder, “Bütün cesaretimi toplayıp bu gün soracağım” der. Aracı karargahın önüne çeker, Hitler bütün kasıntılığı ile gelir aracın arka koltuğuna oturur ve derin bir iç çeker “Offf yahu şu savaş ne zaman bitecek?” diye kendi kendine homurdanır. Bizimki de böyle. Ne zaman bitecek?
*****
Su ücretlerinin geçmiş iki yılın ortalaması olarak hesaplanacağı belirtildi. Okuyucularımın ısrarlı sorusu, bu kadar temizliğe önem verilen bir dönemde bir süre de olsa ücret alınmasa olmaz mı? Valla elimde olsa feda olsun ama düşünülmeyecek şey de değil.
Benden aktarması. Şimdi yaza doğru gidiyoruz, bir ümit yaz aylarında hız keser mi? Kesmezse su ihtiyacı artacağına göre durum ne olacak? Temizliğe çok önem verilmesi gereken bu salgında bir de susuzluk başgösterirse ne yapılır?
*****
Ben hep şunu düşünmüşümdür. Tuvaletlerdeki rezervuarlar çok su harcanan sistemler. Her kullanışta neredeyse bir kova su gidiyor. Bunu kullanmamak da mümkün değil. Bunlardaki su kaçağı da cabası.
Yani el yıkamanın kaç katı bunlarda harcanıyor. Bunlara ayrı tesisat kurup deniz suyu versek? Bakın o zaman harcamalar ne kadar azalacak.
