Önemli iki husus

Araçlardaki cam filmi tartışması sürüyor. Bir okuyucum, zamanının çoğunun araç kullanmakla geçtiğini, bu nedenle güneşin zararlı ışınlarına maruz kaldığını yazmış. Ben de bu konuda birkaç gün önce görüşümü belirtmiş, cam filmi yasaklanmasının doğru olduğunu düşündüğümü ifade etmiştim. Ancak cam filminin güneş ışınlarını önlediği tartışması ilginç. Sormak istiyorum, güneşin zararlı ışınlarına sadece araç kullanırken mi maruz kalıyoruz? Yürürken, yazlıkta, plajda bize gelen ışın güneş ışını değil mi? Mesele bir tek direksiyon başında mı önem kazanıyor?

SAKINCASI MI VAR?

Film takma izni meselesi ilk ortaya atıldığında bunun mahzurlarına dikkat çekmiş, bu konuda yazmıştım. Şimdi yasaklanması da aynı gerekçelerle oluyor ve bu gerekçeler son derece mantıklı. Film takmanın serbest olmadığı dönemlerde dahi resmi plakalı araçların camlarının simsiyah filmle kaplanmasına da hiçbir anlam vermemiştim. Resmi plakalı araçtaki kamu görevlisinin vatandaştan gizlenmesi mi gerekiyor? Araç içinde yüzünün görünmesi sakıncalı mı, yoksa bunun başka nedeni mi var? Bakalım şimdi ne yapacaklar?

NE KADAR GEZMİŞİM!

Birkaç gün önce de motosiklet kullanıcılarını uyarmıştım. Özeti şuydu: “Trafikte şerit takip etmiyorlar, şerit çizgilerinin üzerinde araçların arasından sıyrılmaya bakıyorlar. Ancak araçların yan aynalarının kör noktası var, bu açıdan görülmüyorlar ve araçların arasında sıkışıyorlar. Bir de sürat yapıyorlar. Bu nedenle ölümcül kazalar oluyor.” Kendisinin çok uzun süre motosiklet kullandığını söyleyen bir okurum yanıt göndermiş. Bunları satış yapan müessesenin elemanları yapıyormuş. Kendisi motosiklet ile Avrupa’yı gezmiş. Ben acaba ne kadar Avrupa gezmişim?

ÇOK YAZIK

Yani neredeyse motosiklet sürücüsünü koruyucu önerilerim kabahat teşkil etmiş. Acaba kendisi kasksız motor kullanan, şehirlerarası yolda rüzgar gibi gidip hız limitlerine uymayan motor sürücüsüne rastlamadı mı? Ben uçak yerine kara yolunu tercih eden biri olduğum için kendi aracımla çok şehirlerarası yolculuk yapıyorum. Aracımın yanından geçerken sadece sesini duyduğum, kendisini ancak nokta olarak uzaklarda farkedebildiğim, motorlardan çok yakınmaktayım. Üstelik bir motor sürücüsünün riskinin araç içindeki birinden çok daha fazla olduğunu bilen biriyim. Bu nedenle koruyucu ve uyarıcı notlarımı benimsemeyip, adeta “olabilecek kazalardan sana ne” der gibi itiraz eden motor sürücülerini de kınarım. Çok yazık.