Giriş
5 yıl çalıştığım yerde mobbinge maruz kaldım. “Beni işten çıkarın” diye isyan ettim çıkardılar, haklarımı verdiler. Şimdi işe iade davası açtım. Benim 1, onların 4 şahidi var. Kaybeder miyim, kaybedersem ne olur? Avukatım ilgisiz.
● C.K.
★ ★ ★ ★ ★
Okuyucumun sorusunun içinde aslında yanıtı da var. Okuyucum davasını kaybederse işten çıkmış olur, haklarını da almış olur. Okuyucumun davada dayandığı husus yani mobbing biraz takdiri bir kavram.
Mobbing işçinin iş hayatı sürerken kendisine uygulanan baskı ve rahatsız edici davranışlar yani psikolojik tacizdir. Fiziksel şiddet, cinsel taciz veya hakaret ise mobbing davası yerine doğrudan bu fiillerle ilgili dava açılması gereken olaylar olarak nitelendiriliyor. Bir tacizin mobbing olarak kabul edilmesi için taciz psikolojik olmalı. Uzun zamandır devam ediyor ve tekrarlanıyor olmalı.
Okuyucumun yaptığı gibi bir dava açıldığında da ispatlanabilir olmalı. Bunun için dava sırasında ispat edebilmek önemli olduğundan elde delil bulunmalı.
Okuyucumun olayında bir tanığı var. Aksi yönde ise dört tanık var. Elbette tanıkların sayısı bakımından arada fark var diye ben okuyucumun bu davayı kaybedeceğini söyleme imkanına sahip değilim, buna hakim karar verir. Ancak gördüğüm kadarıyla okuyucum davayı kaybedecekse mevcut durumunda bir değişiklik olmayacak.
★ ★ ★ ★ ★
Avukatının ilgisiz olduğu görüşü de değerlendirmeye değer. Zira bizim toplumumuzda duruşmaya giren avukatın hiç durmadan konuşması, hiç susmaması şartı aranır. Oysa bu kanı yanlıştır. Bir avukat büyük çoğunlukla savunmasını yazılı yapar.
Gereksiz konuşmalardan kaçınır, az ve öz konuşur. Okuyucumun avukatı ile arasındaki durum bu ise endişeye gerek yok. Avukatının olması gereken veya olmaması gereken davranışları dava dosyasının incelenmesi ile anlaşılır, duruşmada çok konuşması ile değil.
