Turgay Polat Bir yanlış tüm doğruları götürmez
HABERİ PAYLAŞ

Bir yanlış tüm doğruları götürmez

Son zamanlarda özel okullar yine gündemde, bir özel okulun konkordato ilan etmesi üzerine herkes özel okulların tepesine binmeye başladı. Ama baştan söyleyeyim bu büyük bir haksızlık; inşaat sektöründe, finans sektöründe, diğer tüm sektörlerde açıklanan konkordato sayısı eğitim sektörünün kat be kat üzerinde… Ülkemizdeki ekonomik sıkıntılara rağmen işini aksatmayan ender sektörlerden olan eğitim sektörünün bu kadar hırpalanmasını yanlış buluyorum. Bir özel okul grubu yanlış büyüme stratejisi ile sorun yaşıyorsa bunu tüm sektöre yaymamak gerekiyor.

Haberin Devamı

Belirtmem gerekiyor ki her sektörde olduğu gibi eğitim sektöründe de bir takım başarısız girişimler olacaktır. Bu sorunlu girişimler tüm sektörü başarısız veya problemli yapmaz. Kaldı ki eğitim sektörü ülkemizde yeni büyüyen bir sektör olup, bu büyümeden kaynaklanan sorunlar da yaşayabilir.

2018-2019 eğitim ve öğretim yılı itibarıyla ülke genelinde 13 bin 679 özel okul bulunuyor. Bunların içinde 2 bin 600 adedi temel lise ki onlar bu yıl kapanıyor. Kalan özel okul sayısı on bin civarında. 2006-2007 eğitim ve öğretim yılında tüm özel okullarda kayıtlı öğrencilerin toplam öğrenci sayısına oranının yüzde 2.53 iken, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılında bu oran temel lise hariç yüzde 7’ye yükseldi. Sizce sektörel olarak bu büyüme diğer sektörlerle karşılaştırılırsa çok mu büyük? Tabi ki değil. Bu arada bu öğrenci oranı Rusya’da bile yüzde 17’yi çoktan geçti.

Özel okullar eğitimin paydaşı

Sorun rakamlar değil sorun bizim kafamızın karışıklığı. Özel okulları kafamızda bir türlü konumlandıramıyoruz. Bu kurumlar özel girişimcilerin MEB kanunlarına ve tamamen MEB kontrolünde açtığı ve çalıştırdığı okullardır. Yani ne açılırken nede yürütülürken kimse kafasına göre hareket etmiyor. Bir binanın okul olup olmayacağına, olacaksa kaç öğrenci alabileceğine ve ne okutacağına kadar MEB karar veriyor. Şunu sakın unutmayın; bu okullar eğitimin paydaşıdır, ciddi sayıda burslu öğrenci okuturlar, devlet okuluna gitmesi gereken öğrencileri alarak devletin yükünü hafifletirler. Üstelik hem istihdam sağlayarak hem de vergi ödeyerek ekonomiye ciddi katkı sağlarlar. Bu okullar devletten hiçbir şey istemezler, her sektör her dönem devletten ciddi taleplerde bulunurken bu kurumlar işini yapmaya devam ederler.

Haberin Devamı

Her sektörde olduğu gibi ekonominin sıkıntılı olduğu dönemlerde eğitim sektöründe de bazı sıkıntılar olabilir ama ne olur vurun abalıya yapmayın. Velilere önerim; çocuğunuzu verdiğiniz özel okulun iki şeyine dikkat edin; birincisi köklülüğüne, ikincisi kurucusunun eğitim dışında işi olup olmadığına. MEB’in yapması gereken ise;

1- Akreditasyon kurumunun kurulması,

2- Kuruluş yeterlilik koşullarının yeniden düzenlenmesi,

3- İyi örneklerin desteklenmesidir. Hiç merak etmeyin bu ülkenin en gönülden çalışan sektörü eğitim sektörüdür önceliği hep Türkiye ve ülkemizin geleceğidir.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder