Ekonomik saldırıların çözümü eğitimdir

Ülkemiz son dönemde ciddi ekonomik saldırılar ve buna bağlı sorunlar yaşıyor. Ülke olarak bugünlerde düşünmemiz gereken konu, biz bu tür saldırılardan korunmak için ne tür önlemler almamız gerekiyor sorusunun cevabıdır. Bu konuda, anı kurtarmak ve günlük dolar kuruna bakmak yerine ülkemizin uzun vadeli çözümlere ihtiyacı var. Peki, bu çözüm ne? Aslında tek kelime ile bu sorunun cevabını Enver Yücel veriyor: “Yüksek katma değerli üretim yapabilen insanlar yetiştirmeliyiz. Bunun da yolu eğitimdir.” Yücel, “Unutulmamalıdır ki, eğitim kazanırsa tüm dünya kazanır” diyor. Oldukça önemli bir tespit. Peki, geleceğimiz için tek çıkış noktası eğitim ise nasıl bir eğitim sorusuna da çözüm bulmamız gerekiyor. Bu konuda yeni bakanımız sayın Prof. Dr. Ziya Selçuk’a çok güveniyorum. Bakın, Dünya Bankası ‘Türkiye’de Eğitimde Kalite ve Eşitliğin Geliştirilmesi” raporu bizi eğitimde nasıl değerlendiriyor?

Dünya Bankası’nın birçok tespiti var. En önemli tespiti şu: “Tüm dünyada geleceği uzun vadeli planlayan hükümetlerin kalkınma hedefine ulaşmak için kaliteli eğitimi olmazsa olmaz olarak görmeleridir. Ekonomik kalkınma alanında elde edilecek uzun vadeli kazanımlar için önemli olan, sistemin sunduğu eğitimin kalitesidir. Bu nedenle öncelikli olarak çocuklarımızı günümüz iş piyasasının gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatmalıyız. Eğitim sisteminizi hayatın içine alın ve okulu yeniden tanımlayın.”

Her krizi fırsata çevirmeyi öğrenmenin zamanı

Eğitimde kalite, yani kaliteli eğitime vurgu yapılıyor. Ekonomik büyüme ve gelişmenin sürdürülebilirliği için kaliteli eğitimin şart olduğu belirtiliyor. Raporda, en fazla okul öncesi eğitime değiniliyor ve Türkiye’nin bu noktada halen ciddi sorunları olduğu belirtiliyor. Yine raporda eğitime yapılan yatırımların karlılığı ifade edilerek, toplumun uzun süre bundan gelir elde ettiği aktarılıyor.

Raporun sonuç bölümünde de, “Türkiye eğitime erişimi her ne kadar son on yılda hatırı sayılır ölçüde yaygınlaştırmışsa da, hâlâ birbiriyle ilgili iki cephede önemli zorluklarla karşı karşıyadır: Kalite ve eşitlik. Türkiye’nin eğitim sistemi, ülkenin büyüme ve rekabet hedeflerine göre düşük kalitededir ve birçok OECD ülkesine göre sistem önemli ölçüde eşitsizdir” deniliyor. Şimdi her krizi fırsata çevirmeyi öğrenmenin zamanıdır diyorum. Bu ekonomik saldırılar bize çok önemli bir fırsat veriyor. O da zeki ve güzel çocuklarımızı iyi eğitip eğitimi her şeyin temeline koyup bu işten üreten nesiller yetiştirerek katma değeri yüksek üretim yapabilen ülke olarak çıkalım. İşte fırsat, Enver Yücel’in dediği gibi “Kaliteli eğitim her şeyin çözümüdür.” Hadi, bunu kaçırmayalım.