Eğitim sorunları lafla düzelmiyor

Eğitim sistemindeki aksaklıkları ve başarısızlıkları her zaman dile getirmeye çalıştım. Sorumlularla bazı konularda ters düşmeme rağmen, tartışma ortamı her zaman açık oldu. ‘Ben yaptım doğrusu budur’ anlayışı hiçbir zaman etkili olmadı.

Son yıllarda bu anlayış ortadan kalktı. Yapılan üniversiteye giriş sınavlarında, lise türlerinin başarı oranlarına ilişkin sonuçlar ve bilgiler gizli tutulmakta, açıklanmamaktadır.

Okul türlerinin soru çözme sıralamalarının bilinmemesi başarısızlık nedenlerine yönelik tartışmanın sağlıklı yapılmasının önüne geçmektedir. Yapılan sınavlarda ortaya çıkan başarısız soru çözme ortalamalarının temel nedenlerinin ne olduğunu bilimsel manada araştırabilmek için bu verilerin bilinmesi gerekmektedir.

Son yapılan TEOG 1. Dönem sınavlarında 4 bin 500 öğrencinin tam puan almasıyla övünen bakanlığın, sınavları bütün yönleriyle kamuoyuna açıklaması önemli bir sorumluluktur. ‘Okullarda herşey iyi gidiyor’, ‘4+4+4 sisteminde çok başarılıyız’ ya da ‘Üniversite giriş sisteminde bir değişiklik olursa öğrencilerimiz mağdur olmayacak’ söylemleri hiçbir şey ifade etmemektedir.

Bilimsel temelden uzak çeşitli bahaneler arkasına gizlenerek sorunların üzerine gidilmemesi eğitime yapılan en büyük darbedir. Halktan gizlenerek sağlıklı sonuçlara ulaşmak hiçbir zaman mümkün olmamış, ancak sorunların katlanmasına yardımcı olmuştur. Son YGS’de soru çözme oranlarına dair sonuçların son beş yılın en alt seviyesinde olduğu kaçılmaz bir gerçek olarak ortaya çıktı. Bu konuda yetkililer hala sessizlik içersinde. Öğrenci sayısını, üniversite sayısını artırarak sorunları çözmeye çalışanlar yanılıyorlar. Soruna nitelik ve bilimsel olarak çare bulmak zorundayız.

LİSE SAVAŞLARI

Dershanelerin ‘temel lise’lere dönüşmesi, normal liseler ile temel liseler arasında savaş başlattı. Dershanelerin yerine kurulan temel liseler, üniversite sınavına öğrencileri hazırlayan okul olarak kendilerini ‘hem dershane hem okul’ olarak tanıtıyorlar.

Üniversiteye hazırlanan öğrencilere ‘bir taşla iki kuş vurma’ şansı verdiklerini belirterek öğrencilerin kendilerini seçmesini istiyorlar. Bu durum savaşı hızlandırdı. Öğrenci kaybetmek istemeyen okullar hafta sonu kurslar açmaya başladılar. Öğrenciler ve veliler ortaya çıkan durum karşısında şaşkın. Bir tek gerçek var. Başarılı öğrencisini kaybeden ünlü okullar tarih oluyor.