Yasemin Candemir İnsan hakları, hayvan hakları peki ya bitki hakları?
HABERİ PAYLAŞ

İnsan hakları, hayvan hakları peki ya bitki hakları?

Geçtiğimiz günlerde Japonya’da bir sivrisineğin rüya görebildiğinin anlaşılmasının üzerinden çok süre geçmedi. Bitkiler dünyasında ise ağaçların derin bir aşk hayatı yaşamadığını, ormanda müthiş bir aile olmadıklarını henüz bilmiyoruz ama öğrenmemiz an meselesi diyor ekoloji uzmanı Peter Wohlleben.

İnsan hakları, hayvan hakları peki ya bitki hakları

Ağaçlar konusunda Orta Avrupa’da bile tam bir katliam sürüp giderken neleri kaybettiğimizin farkında bile değiliz. Sahil kenarlarında ağaç popülasyonu azaldığı için yapraklar denize düşemiyor ve plankton sayısı azalıyor, düzenli kesimlerle (genç yaşlı demeden) ağaç kesimi yapıldığı için ormanlar planlı dikim alanları haline dönüyor. Ki bu bitki topluluğunun orman vasfını kaybettiği anlamı taşıyor.

Haberin Devamı


Ağaçların rüya ülkesi; İsviçre

İsviçre’de hükümet çöp atımlarını ücretli hale getirdi ve halk da ekolojiyle oldukça içli dışlı. Örneğin bazı kasaba ve küçük kentlerde motorlu araç kullanmak yasak. Musluk suları içilebiliyor Zürih’te, gezerken su almanıza gerek yok çünkü sokaklarda çok sayıda çeşme var. Diğer şehirlerde olduğu gibi Zürih şehrinin su ihtiyacı Zürih gölünden sağlıyor.

İnsan hakları, hayvan hakları peki ya bitki hakları

Teoride gölü kirletmek denizi kirletmekten daha kolay ama dünyanın pek çok ülkesinde denizler kirlenirken, İsviçre’de göl suları pırıl pırıl kalıyor. Göllerin her bir köşesinden yüzmeye girebiliyorsunuz. Ülkede kömür yakan, havayı kirleten bacası uzun santrallar çoktan tarihe karışmış.

Hiç bir ağaca sarıldınız mı?

New York Times’da da yayımlanan bir araştırmada, Bonn Üniversitesi’nden bir profesör bir ağacı anestezi ile uyuşturdu ve uyuşturulan ağaç buna bir hayvan gibi tepki verdi. Uyuşturulduğu dönemde tüm fonksiyonları azaldı. Ona “Sizce ağaçlarda bilinç var mı” diye sorduklarında “Henüz bilmiyorum” diye cevap verdi; zaten mesele de biraz o. Şu an bu noktadayız. Öğreniyoruz. Ama gerçekten her şeyi büyük bir açıklıkla öğrendiğimizde yani ağaçları bir nesne değil, yaşayan varlıklar olarak gördüğümüzde iş işten geçmiş olmaz umarım.

Wohlleben’in kitabına göre ağaçların köklerinde beyne benzer yapılar var. Beynin verdiği kararlara benzer kararlar veriliyor; elektrik akışı var. Anneler ve çocukları arasında ilişkilere benzer ilişkiler var. Bilimsel çalışmalar bu konuları aydınlattı. Daha da öteye gidiliyor şimdi.

Haberin Devamı

İnsan hakları, hayvan hakları peki ya bitki hakları

Biz doğaya dev bir makine gibi bakmaya alıştık. Duygusuz, dev bir makine gibi… Hayvanlara da öyle bakıyoruz. Her bir canlının o makinede bir rolü varmış gibi. Hayvanlar ve bitkiler arasında var olduğunu düşündüğümüz sıralama biçimi belli ki kesin olarak kusurlu. Önce insanlar, sonra hayvanlar, en son bitkiler geliyor çoğumuza göre. Bu yazıyı başından sona okuduysanız, bir steteskop alıp en yakındaki ağacın yanına gidip onu dinlemeniz ve bol bol sarılmanız. Değişim de o zaman başlayacak…

Sıradaki haber yükleniyor...
holder