Gündem YGS'ye takipsizlik kararı

YGS'ye takipsizlik kararı

Paylaş
YGS'ye takipsizlik kararı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, YGS'deki şifre iddialarına ilişkin soruşturmada takipsizlik kararı verdi. Kararda, 'Şifre olarak algılanabilecek bir durumun meydana geldiği ancak kopya çekildiğine dair delil bulunamadığı' belirtildi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1.7 milyon adayın merakla beklediği YGS’deki şifre iddialarına ilişkin 2 Nisan’da başlattığı soruşturmada, “kopya çekildiğine dair delil bulunamadığı” gerekçesiyle “takipsizlik” kararı verdi.

Kararda, bilirkişi raporuna göre sadece matematik testinde değil, tüm testlerde, hatta ÜDS ve STS sınavlarında da şifreleme olduğu, tekil soru kitapçığı dizilişinin sağlanamadığı belirtildi. Şifrelemeyle matematik testinde 18 doğru ve 11 yanlış yapılarak, 15.25 nete ulaşılabildiği anlatılan kararda, bunun başarılı bir öğrenci tarafından tercih edilmeyeceği öne sürüldü. Bu skandallara rağmen takipsizlik verilmesine ise “kapalı dönemde dışarıya bilgi sızmadığı” gerekçe gösterildi.

Başsavcıvekili Şadan Sakınan, YGS soruşturmasını 40 gün gibi rekor bir sürede takipsizlikle sonuçlandırdı.

Yeni mezun hazırlamış

ÖSYM’nin önceki açıklamalarının aksine, her adayın ayrı cevap anahtarı bulunmadığı, üretilen tekil cevap anahtar sayısının 1 milyon 459 bin 264 olduğu, ancak bu adayların soru dizilişlerinde farklılıklar bulunduğu belirtildi.

Raporda, şifrelemenin açığa çıkmasını sağlayan “basın kitapçığının” sınava giren adaylardan hiçbirine verilmediği, 1 milyon 698 bin 275 farklı soru ve cevap seçenek dizilişinin olduğu kitapçığın basıldığı kaydedildi. Raporda, 11 bin 757 kitapçığın çift olarak, 45 kitapçığın ise 3’er adet basıldığı ifade edildi.

Raporda, YGS 2011 sınavında her aday için tekil soru ve cevap dizilişini sağlayacak bir bilgisayar programının Meteksan’da görevli 2010 mezunu bir bilgisayar mühendisi tarafından hazırlandığı, ancak yazılım geliştirilirken gereksinim analizi yapılmadığı, yazılımın test edilmediği ve tasarım için dokümantasyon hazırlanmadığı belirtildi.

Şifre olarak algılanabilir

Raporda, şifre olmadığını savunan ÖSYM’nin aksine, “matematik sorularının incelenmesi sonucu mevcut soru ve cevap dizilişi üretim programının algoritmasının kullandığı dönüşüm tablosu nedeniyle şifre olarak algılanabilecek bir durumun meydana geldiği görülmüştür” denildi. Bahse konu cevap şıklarını farketmenin mümkün olmadığı savunuldu. Matematik sorularında en büyük şıklı yanıtın hemen yanındaki şıkkın doğru olduğu teyit edilerek bunun şifreleme anlamına geldiği vurgulandı.

‘Haksız avantaj sağlanmadı’

Raporda, mod-medyan olarak adlandırılan yöntemle daha fazla sorunun doğru olarak yapılabildiği de belirtildi. Sınavda haksız avantaj sağlandığına dair bulguya da rastlanmadığı bildirildi.

Şifrelemenin ancak soruların basıldığı “kapalı dönemde” belirlenebileceğinin savunulduğu, kararda, bu bilginin herhangi bir adaya ulaştırıldığına dair tespitin bulunmadığı kaydedildi.

Bu yöntemle çözülebilen soruların tamamını doğru olarak yapabilecek herhangi bir aday kitapçığı da bulunmadığının anlatıldığı kararda, şifrelemeye sebebiyet verenin sınav koordinatörü olduğu kaydedildi.

Kararda, “Adaya özgü kitapçık uygulamasına esas olarak cevap setlerinin yerleşiminde matematik testinin soruları programa girilirken sınav koordinatörünün programın ürettiği cevap şıkkı dönüşüm tablosunu gerektiği gibi değiştirmemek suretiyle bu şifrelemeye sebebiyet vermiştir” denildi.

Hepsinde var ama kopya yok



Kararda, tüm aday kitapçıklarında, 18 doğru veren, şifreli soruların bulunduğu belirtilirken, şöyle devam edildi:

“Aday kitapçıklarında ilgili şifrenin tüm matematik sorularını kapsamadığı ve bu yöntemin herhangi bir adaya sınavdan önce verildiğine dair hiçbir tespitin bulunmadığı, hiçbir adayın sınav esnasında bu şifre sisteminden faydalandığına yönelik bir bulgunun tespit edilmediği, bilgisayar programında belirli bir adaya özgü kitapçık ve cevap seti hazırlama özelliğinin bulunmadığı, kısaca 2011 YGS sınavında herhangi bir kopya tespit edilememiştir.”

Bari soruşturulsun

Kararda, isim verilmeden, ÖSYM Başkanlığı, YGS koordinatörü ve Meteksan yetkililerinin kamuoyunun hassasiyeti ve sınavın güvenilirliği konusunda üzerlerine düşen dikkat ve özeni göstermeyerek, adaya özgü kitapçık için üretilen yazılım tamamlanmadan, üzerinde yeterli inceleme ve analiz yapmadan, soru cevap seçeneklerinin yerlerini değiştirmeyerek, kamuoyunda şifre olarak adlandırılan formülasyona ve sınav sonuçları üzerinde kaygı oluşturulmasına sebebiyet verdikleri kaydedildi.

Jet hızıyla

Takipsizlik kararı, Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne de gönderildi. Mahkemenin, bugün ya da yarın iptal davasını karara bağlaması bekleniyor. Bir iptal kararının, savcılığın “şifre var kopya yok” tespitine rağmen verilebilmesine düşük bir olasılık olarak bakılıyor. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Karar, milletin vicdanında oluşan kararla örtüşmemektedir” dedi.

MİLLİYET

2