Gündem "Yüce Ana Tanrıçasının yeri" anlamına gelen Myra antik kent hangi ildedir?

"Yüce Ana Tanrıçasının yeri" anlamına gelen Myra antik kent hangi ildedir?

Paylaş
"Yüce Ana Tanrıçasının yeri" anlamına gelen Myra antik kent hangi ildedir?

Myra antik kent; Alacadağ, Akdağ sırası ve Ege Denizi arasında Demre Çayı tarafından taşınan toprakla oluşmuş verimli alüvyon ovasına kurulmuştur. Peki, bu antik kent hangi ildedir?

Myra, M.Ö. V. yüzyılda varolmuş ve "Yüce Ana Tanrıçasının yeri" anlamına gelmektedir. Bir dönem ise Likya eyaletinin başkenti olmuştur. Şimdi soru şu şekilde: Myra antik kent hangi ildedir?

Haberin Devamı

CEVAP: ANTALYA

Myra, günümüz Türkiye'sinde Antalya İli'nin Kale (Demre) ilçesinin yer aldığı bölgede bulunan antik bir Likya kentidir. Alacadağ, Akdağ (Massikytos) sırası ve Ege Denizi arasında Demre Çayı (Myros) tarafından taşınan toprakla oluşmuş verimli alüvyon ovasına kurulmuştur.

Myra Kazıları 2009 yılında Nevzat Çevik başkanlığında başlamış ve devam etmektedir. 2010 yılında, kazı ekibi tarafından kapsamlı bir kitap yayınlanmıştır. Çevik'e göre Myra'nın erken adı Muri'dir. Bazı araştırmacılar Myra'nın Arzawa'nın Mira'sı ile aynı yerleşim yeri olduğunu düşünse de kanıtlanmış böyle bir bağlantı yok. Myra Likya ittifakının (MÖ 168 – 43) bir üyesi olmadan önce Myra ile ilgili ele geçirilmişdem yazılı bir kaynak yoktur; Strabo'ya (14:665) göre ittifakın en büyük kentlerinden biriydi.

Haberin Devamı

Yunan halk kentin koruyucu tanrıçası olan Artemis Eleutheria'ya tapmışlardır. Zeus, Athena ve Tike'ye de tapılmıştır.

Likya ve Roma dönemlerine ait olan kentin harabelerinin çoğu alüvyon tortuların altındadır. Antik tiyatronun üstündeki dağda bulunan akropol büyük ölçüde tahrip olmuştur. Tiyatronun yakınında hamam ve bazilika olabilecek geç dönem kalıntıları görülmektedir. Açıkhava tiyatrosu 141 yılında bir depremde yıkılmış fakat daha sonra tekrar yapılmıştır.

Myra’da iki Likya nekropolü vardır, bunlar tiyatronun üzerindeki kayalıkta ve onun doğusunda nehir nekropolü olarak adlandırılan bölgede toplanmıştır. Kaya mezarlarının çoğu uzaktan büyük bir ev gibi görünürler, bazıları da tapınak şeklindedir. Nehir nekropolünün en dikkat çeken mezarı gezgin Charles Fellows'ın 1840 yılında kaya mezarlarını gördüğü zaman hala kırmızı, sarı, mavi ve mor renkleri seçebildiğini söylediği “Resimli Mezar”dır, günümüzde bu renkler görülemez sadece kırmızı ve mavi renklerden izler vardır. Bu mezarda diğer bir dikkat çeken şey gerçek ölçülerde kabartma şeklinde yapılmış on bir insan figürüdür.

Myralılar limanları Andriake'yi korsanların baskınlarına karşı korumak için nehrin ağzına zincir germişlerdi. Bu zincir MÖ 42'de Marcus Junius Brutus tarafından para toplamak amacıyla Myra'ya gönderilen komutan Lentulus Spinther tarafından şehre girilirken kırılmıştır.

Haberin Devamı

Hıristiyanlığın ilk zamanlarında Myra Likya'nın metropolüydü. Aziz Pavlus MS 60'ta Roma'ya giderken limanında gemi değiştirir. Günümüzde Noel Baba olarak da bilinen Aziz Nicholaos 4. yüzyılda Myra'nın piskoposluğunu yapıyordu. 408 ile 450 yılları arasında imparatorluğun başında olan II. Teodosius zamanında Aziz Nicholaos'ın Myra'da başpiskoposluk yaptığı ve Myra'nın Likya'nın başkenti olduğu bilinmektedir.