Ahmet Türk'e reva görülenler

Ahmet Türk'ün adını ilk kez ağabeyi Mardin milletvekili Abdürrahim Türk öldürüldüğünde duymuştum. 12 Mart darbesi dönemiydi, Mamak cezaevindeydik. Ahmet'in ağabeyi Adalet Partisi'ndendi. Mardin'de sokak ortasında silahların hedefi olmuştu. Ardından yapılan 1973 seçimlerinde, genç Ahmet Türk, CHP'den Mardin milletvekili seçildi.

Tam 44 yıl önce 31 yaşındayken başladığı yolculuğu sürüyor. Geçen Kasım'da gözaltına alındığında Mardin Belediye Başkanı'ydı.

12 Eylül 1980 darbesini, korkunç işkencelerin yaşandığı Diyarbakır cezaevinde geçirdi. Görmediği eziyet kalmadı. Yeniden siyasete döndü. Erdal İnönü'nün liderliğini yaptığı SHP'den milletvekili seçildi.

Onun adı barışla anılır

Ahmet Türk, siyasetin sembol isimlerinden. Kürt meselesi barışa yöneldiğinde, ilk onun adı akla gelir. Ters yönde gelişmeler yaşandığında, silahlar konuştuğunda, Ahmet'in adı defterden silinir ve ona cezaevi yolu görünür.

Bu kez de öyle oldu. Onu yeniden tutukladılar. 75 yaşındaki bu siyaset bilgesinin üç aydır başına gelenler, "artık bu kadarı da olmaz" dedirtiyor. Ahmet Türk, gözaltına alındığından bu yana, şehir şehir gezdiriliyor. Gerekçe, sağlık sorunları yaşayan Türk'ün, muayene edilmesi. Mardin, Silivri, Elazığ, tekrar İstanbul.

Ciddi sağlık sorunları olan deneyimli bir siyaset insanına reva görülenlerin, net bir arkaplanı var: Onun muhalif bir Kürt siyasetçi olması.

Ahmet Türk şiddet karşıtı bir isim. Bunu biliyoruz. Bu ülkeyi yönetenler, savcılar, yargıçlar da bunun farkında olsa gerek. Kandil, Ahmet Türk'ten pek hoşlanmaz. Bu nedenle HDP'nin yönetim kademelerinden uzakta bir yer olan Mardin'de Belediye Başkanı olması tercih edilmiştir.

Hukuk ve siyaset

Ahmet Türk'ün terör örgütüne üyelikten, terör propagandasından tutuklanışı; sınırların aşıldığını, hukukun yerini siyasi tercihlerin aldığını bir kez daha ortaya koydu... Ahmet Türk'ün yaşadıkları, hukuki tartışmaların ötesinde; ona oy veren, onu sorunun barışçı çözümünde bir simge olarak gören bölge halkında, devlete güvensizliği körüklüyor.

PKK'nın şiddet ve terör eylemleri, HDP'nin başarı kazandığı 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından tırmanışa geçti. Sorunun siyasi çözümü için toplumdaki yeni eğilim, Kandil'i tedirgin etmişti.

Evet, HDP, süreci doğru okuyamadı, ya da karşı koyacak bir güce sahip değildi. Şiddet sürecinin peşine takıldı, bir irade ortaya koyamadı...

Bu analizlerin hiçbiri, HDP siyasetçilerine son aylarda yapılanları haklı çıkartmıyor.

Ahmet Türk'e yapılanlar, vicdana sığmaz.