Mehmet Coşkundeniz Bir okul açılışından daha fazlası vardı
HABERİ PAYLAŞ

Bir okul açılışından daha fazlası vardı

Haberin Devamı

Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, memleketi Fatsa’da merhum annesi Eczacı İlhan Hazinedar adına bir ortaokul yaptırdı. Geçen salı günü açılışı vardı. İstanbul’dan giden kalabalık davetli ve gazeteci grubundaydım. Okulun o yörede çok önemli bir açığı kapatması bir yana, Murat Hazinedar’ın doğup büyüdüğü topraklara vefa borcunu ödemesi gerçekten takdire şayan davranış. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı açılışın en önemli özelliği her siyasi düşünceden insanın aynı yerde buluşmasıydı.

Rahmetli Demirel’in bir dönem sağ kolu olan eski bakan Cavit Çağlar, geçmişte CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuş, eski Galatasaray Başkanı Adnan Polat, AK Parti’ye yakın diye bilinen müteahhit Ali Ağaoğlu, AK Partili, CHP’li milletvekilleri, iki partiden belediye başkanları, Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz oradaydı.

Enver Yılmaz konuşmasında çok güzel bir noktaya değindi. “Biz” dedi, “Murat Hazinedar ile okul arkadaşıyız. Şimdi farklı partilerde siyaset yapsak da bu arkadaşlığımız hep devam edecek...” Kardeşlerin bile farklı siyasi görüşte oldukları için birbirine küstüğü bir dönemde Enver Yılmaz’ın bu sözleri büyük önem arzediyor. Öyleyiz evet, arkadaşız biz, kardeşiz, akrabayız. Aynı toprakların çocuklarıyız. Hangi siyaseti benimsersek benimseyelim, bizi bir arada tutan bu özelliklerimizi korumak durumundayız.

Türkiye’de Fatsa’dan çıkmış iki okul arkadaşı siyasette böyle üst noktalara gelmişse eğer, bunu Cumhuriyet’e borçlu. Hepimiz bunun kıymetini bilmeliyiz. Bundan başka Türkiye Cumhuriyeti yok çünkü.

Festivale de başkana da helal olsun!

Klasik müzik ile çocukluğumda tanıştım. Babam pazar günleri kahvaltıyı hazırlar, sonra pikaba Beethoven, Mozart, Vivaldi, Bach, Brahms gibi bestecilerin dünyaca ünlü orkestralarca seslendirilmiş eserlerinin olduğu plakları koyar ve “Hadi uyanın” derdi... Benim için mükemmel günlerdi onlar. Üniversite yıllarımda İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın konserlerini hiç kaçırmazdım mesela... Çaykovski’yi, Korsakov’u, Gershwin’i de o konserlerle tanıdım... Uzun yıllardır vakitsizlikten, biraz da ihmalden klasik müzik konserlerine gidemiyordum.

Ama çarşamba akşamı öyle bir konser izledim ki... Antalya 17. Piyano Festivali’nin açılış konserindeydim. Şef Gürer Aykal yönetimindeki Antalya Flarmoni Orkestrası dünyada “yeni neslin piyano dahisi” olarak gösterilen Çinli Zhang Zuo’ya eşlik etti. Çaykovski’nin 1. piyano konçertosunu çaldı. ‘Çaldı’ demem aslında yanlış. “Zee Zee” lakaplı bu piyano dahisi konçertoyu yaşadı, seyirciye de yaşattı... Konseri Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın da izlemesi çok önemliydi. Bakan Avcı, Gürer Aykal’a plaket vermek için sahneye çıktığında “Ne söyleyeyim” diye sordu. Bilecikli Gürer Aykal’ın “Hemşeri olduğumuzu söyleyin” demesi salondaki herkesi güldürdü.

Konser öncesi Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel konuşmasında, konseri çocuklara ve 15 Temmuz dahil tüm şehitlere ithaf etti. Ama bana göre daha önemli bir şey söyledi, “Dün bizim evlilik yıldönümümüzdü. İşlerim dolayısıyla kutlama yapamadık. Eşim Ebru Türel bana bunu hissettirmedi bile.

Bu konseri ona da ithaf ediyorum” dedi... Gecenin en önemli anıydı bence. Festival 14 Ekim’e kadar sürüyor. Klasik müzik korkulacak bir şey değil. Dinlediğinizde çok seveceksiniz. Kaçırmayın.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder