Yazgülü Aldoğan Bu neyin projesi, dini eğitimin mi?
HABERİ PAYLAŞ

Bu neyin projesi, dini eğitimin mi?

Haberin Devamı

Aslında geçen yıl eğitim döneminin sonunda başlamıştı PROJE OKUL kandırmacası. İstanbul Erkek Lisesi Müdürü’nün okuldan alınması sonrasında diploma töreninde öğrenciler yeni müdüre sırtlarını dönerek yeni uygulamaları protesto edince hızlandırılmıştı proje. Neyin projesi mi?

Bütün öğrencilerin girmek için kapısında beklediği, Galatasaray, İstanbul Erkek, Vefa gibi başarılı, en yüksek puanla öğrenci alan okulları yok etmek! Hizaya getirmek. İtibarsızlaştırmak. Belki de imam hatip yapmak? Galatasaray imam hatip lisesi. Olmaz mı? Olur! Önce içini boşaltıyorlar. Bu okulları okul yapan yıllardır burada eğitim veren değerli öğretmenleri “norm fazlası” diye başka okullara yolluyorlar. Kaç gündür sosyal lisenin boşaltılarak imam hatip lisesi yapıldığı haberini izliyoruz ekranda.

Öğrenciler ağlayarak ayrıldı okullarından. Proje, dini eğitim projesidir. Öğretmenleri boşaltıyorlar Karma eğitim yerine, birbirine kadın ve erkek gözüyle bakacak, ayrı sıralarda, ayrı binalarda, ayrı okullarda okuyacak yeni nesiller yaratma projesi. Seçmeli ders kuran mı, başka ders yok, mecbur seçeceksin, başını da kapatıp gireceksin derse. Sonra da hep kapatacaksın. İktidarın 16 yıldır eğitim üzerine oynadığı oyunlar bitmedi, adım adım hedefe gidiyor.

Eğitim-Sen’e üye öğretmenlerin bir tek protesto eylemine katıldılar diye görevden el çektirilmesi yetmemişti, şimdi bu geldi. Eğitim çağında çocuğu olanlar bu ülkede çocuk okutamayacak mıyız diye ağlıyor! Teslim mi olacağız?

Oyun parkı tahriktir!

Sinir uçlarımızla oynuyorlar. Bugünün mönüsünde Anıtkabir’e plastik çocuk parkı var! Orası bir mezar yeri, mozole. İçinde çocuk parkı olması gereken en son şey. Çocuklar oraya oyun oynamaya değil, Atatürk’e saygı duruşunda bulunmaya geliyor. Amaç gerilim yaratmak değilse ne?

TBMM’deki Atatürk fotoğrafını indirip yerine Abdülhamit koymakla aynı şey. Atatürk, Cumhuriyet, laiklik, kadın, yeşil, ağaç, çevre, bu zihniyetin tahammül edemediği değerler!

Ne kadar aşağılar, ne kadar değersizleştirirlerse o kadar mutlular! Ya biz, bu değerleri özümsemiş, içselleştirmiş kitle neyiz? Bu zihniyettekilerin yarısından bir fazlası değil mi? Niye her kafamıza vurulduğunda, her dişimiz oyulduğunda sadece mırıl mırıl mırıldanıyoruz? Bütün mesele burada!

Yapmadığımız darbelerin hesabı bize sorulurken darbe yapanlarla kanki yaşamış, herşeyi paylaşmış olanlar pişkin pişkin bize saldırıyor, hem de birlik beraberlik ruhu adı altında! Bugün mozoleye park yaparlar, yarın Aslanlı yola TOKİ konut yapar!

Bu koşullarda yaralı sayısı az bile olmuş!

Bu kadar büyük bir olayın ölümsüz ve hafif yaralılarla atlatılmış olması büyük bir şans. Ama aynı zamanda büyük bir uyarı da! Metrobüsü her gün kullananlar aynen şöyle diyor: Metrobüste her gün kavga çıkıyor!

Yolcular sıkışıklıktan rahatsız, tacizden rahatsız, dur kalk manevralarının çok sert yapılmasından ve savrulmaktan rahatsız. Başka da çare yok, biniyorlar. Şöförler, İBB kusura bakmasın, yolcuya saygısız, küstah. Klimayı açsana diyene bıçak çekeni de gördük. Bütün gün telefonla konuşuyorlar. Otobüs şöförü konuşmaz, telefona bakmaz, yolcuyla muhatap olmaz.

Durakta durduğu zaman yol sorana cevap verir, o şart. Yolcular, hele otobüslerde, trafik her durduğunda inmek istiyor. Cadde ortası, neresi olursa. Bunlar hep eğitimsizlik, disiplinsizlik. Eğitim şart, insana saygı şart. Her şeyden önce gerilimin durması şart. Ama bu koşullarda artması da kaçınılmaz!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder