Edirne'ye gitmişken Avrupa'ya uğrayın

ŞEBNEM BER

Edirne’yi ziyaret etmek için sayısız neden var. İlk sırayı şüphesiz tarihi zenginliği alır. Bilirsiniz İtalya’nın Floransa’sı dünyanın metrekare başına en çok tarihi eser düşen şehri.

İşte Edirne bu dünya sıralamasında ikinci. Kent adeta bir açık hava müzesi tadında. Mutfağı ve yaşam kültürü de görülmeye değer. Tabii bu gezi için nedenler bunlarla sınırlı değil.

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’la kenti gezerken Başkan güzel bir şey söyledi; “Edirnelilerin bir özelliği var. Ceplerinde pasaportları hazırdır. Kahveyi Bulgaristan’da içip, akşam yemeğini Yunanistan’da yiyebilirler. Edirne’de yaşamak böyle bir ayrıcalık.”

​

YÜRÜYEREK GEZİN

Tam da öyle… Edirneliler bir günde her iki ülkeyi de ziyaret etme imkanına sahip. Kent merkezinden aracına atlayan bir Edirneli, Bulgaristan sınırına 11, Yunanistan sınırına ise 7 kilometrede gidebiliyor. Aracını gümrüğe bıraktıktan sonra yürüyerek komşu ülkelere geçiyor.

Halkın öğle yemekleri için tercihi Bulgaristan. Sonrasında da ‘Ormonio’ geçiş kapısını kullanarak Yunanistan’a geçiyor. Yunanistan ise daha çok akşam yemekleri için tercih ediliyor. Çünkü sınırdan sonraki bölge olan ‘Orestiada’da ünlü balık restoranları var.

Her iki ülke içinde vize zorunluluğu var. Yunanistan için ilk defa vize başvurusu yapacaklara genellikle ülke 1 aylık vize veriyor. Ancak Bulgaristan bu konuda daha esnek.

Ülke ilk defa müracaat edenlere bile 1 yıla yakın vize verebiliyor. Ayrıca hafta sonları her iki sınır kapısında da oluşan kuyruğu göze almalısınız. Çünkü yoğun bir ilgi var.

Küçük bir detay; Yunanistan’dan Türkiye’ye geçişte alışveriş yapabileceğiniz free shop Bulgaristan’dakine göre daha hesaplı.