Tamer Heper Çok naziksiniz
HABERİ PAYLAŞ

Çok naziksiniz

Haberin Devamı

79 yaşındayım ve 30 senelik evliyim, dört de çocuğum var. 15 senedir yanımdan ayrılmayan, bana bakımda kusur etmeyen eşime sahibi olduğum evi bırakmak istiyorum. Bunun için ne yapmalıyım? G.T.

Üzerinde durmam gereken noktalar var. 79 yaşındayım diyorsunuz, sanki çokmuş gibi. Ne yani çok ileri bir yaş mı? Hayır, o eskidendi şimdilerde olgun bir yaş. Ancak bu olgunluk içinde eşinizin yaşını da bir kat daha genç göstermek istemiş olacaksınız ki 30 senelik evliliğiniz için size 15 senedir büyük fedakarlıkla bakan eşinizden söz etmişsiniz. 30 senelik evlilikte 15 sene iyi bakmak mesela geceleri hesaptan çıkarmak anlamına gelebilir. Ama benim anladığım otuz sene içinde eşim ancak 15 yaş yaşlandı demek gibi geldi doğru mu?

[[HAFTAYA]]

Şimdi evinizi bu eşe nasıl bırakırsınıza gelelim. Ne yazıkki bu evin tamamını eşinize bırakamayacaksınız. Çünkü dört adet çocuğunuz da ileride, çok daha ilerlerde vefatınız halinde sizin mirasçınız. Üstelik mahfuz hisseli mirasçınız. Yani miras payları içinde dokunulamayacak payları var. Bu pay, miras hisselerinin yarısı. Eşinizin miras payı dairenin dörtte biri.

Dörtte üç evlatlarınızın payı. Bunun yarısı mahfuz hisse yani dokunulamaz pay. O halde eşinize isterseniz bağış yolu ile isterseniz vasiyetname yaparak zaten kendisine düşecek olan dörtte bir hisse ile çocuklarınıza düşecek olan miras payının yarısını, yani mahfuz hisseden geri kalan ve tasarruf nisabı dediğimiz bölümü bırakabilirsiniz. Ama çocuklarını tümden mirasınızdan mahrum etme imkanınız yok.

Bu düşünce için erken

Ben nikahlandım, düğün sonra yapılacaktı. Ancak çalıştığım bankadan yaşadığımız şehre naklimi yaptıramadığım için eşimle hiç birlikte olamadık. Bu tayin nedeni ile eşimin ailesi bana büyük zorluklar çıkarıyor. Manevi baskı yapıyor, tüm masrafları üzerime yıkmaya çalışıyor. Bu durumda benden tazminat isteyebilirler mi? Ben boşanma davası açsam boşanabilir miyim? M.K.

Çok zor yanıt verilecek bir soru. Bir kere, boşanabilmek için bir şart, eşlerin birlikte yaşamalarının imkansız görülmesi. Siz daha yaşamamışsınız ki birlikte olup olamayacağınız kestirilebilsin. Sonra birlikte yaşamaya engel olan olayların eşler arasında geçmesi lazım. Sizin ihtilafınız gördüğüm kadarı ile kızın ailesi ile. Peki tazminat faslına gelince.

Her ihtilafın arkasından bir tazminat talebi ortaya çıkabilir. Tazminat iki türlüdür, birincisi maddi tazminat. Kusurlu olmayan taraf, kusurlu olandan maddi zararının karşılanmasını isteyebilir. İkincisi manevi tazminattır, yine kusursuz taraf kişilik haklarına saldırı olduğu iddiasında ise manevi tazminat isteyebilir. Tazminat hususunu bu ölçüleri göz önüne alarak değerlendirin diyeceğim ama söyleyeceğim başka şeyler var. Daha bir lokantada oturup birlikte yemek bile yemediğiniz, henüz bir gün olsun bir yastığa baş koymadığınız bir eşi bu kadar kolay terk etmeyi düşünmeyin. Ailesi zorluk çıkarıyorsa kızın kabahati ne?

Belki o da evinde saklı gizli ağlıyordur, bunların olmasını istemiyordur. Zaten düğün geleneksel bir olay, aslolan nikah. Bu kız nikahtan itibaren hukuken eşiniz. Başbaşa verin şu düğün işini halledin, hatta bırakın düğünü falan, alın eşinizi, imkanınız dahilinde evinizi düzenleyin geçinin gidin. Böylesi daha iyi, ilk günden tazminat hesabı yapmaktan daha güzel değil mi?

Sıradaki haber yükleniyor...
holder