Uğur Alkapar Her yer aşk
HABERİ PAYLAŞ

Her yer aşk

Haberin Devamı

Malum, 14 Şubat Sevgililer Günü’ne az kaldı. Her restoran, her otel çiftler için çılgın fırsatlar sunuyor.

Bazı kulüpler de özellikle o gün ‘Yalnızlar Gecesi’ düzenliyor. En sevdiğim şeyler ise aşk adına kalp şeklinde yapılan yiyecekler. Mesela Domino’s yine sevgililer için böyle bir pizza yapıyor. Çift halinde tek fiyatına satıyor. Özsüt kalp şeklindeki kadife keki ile baştan çıkarıyor.

Nişantaşı’ndaki Cafe Wien üzeri kalp köpüklü kahvesi ile aşkı hatırlatıyor. Anlayacağınız her yer kalp, her yer aşk. Eğer yalnızsanız koşarak eve gidip yatağınıza kapanın ve ağlayın!

Keyif dolu NİHAVEND

Hep söylüyorum, Cihangir’de oturup Mecidiyeköy’de çalışan biri olarak, karşıya geçmem için büyük bir olay olması lazım. Ki geçenlerde oldu. Caddebostan’da, Migros’un karşısına Nihavend Meyhanesi açıldı. Dekorasyonu, menüsü ve çeşit çeşit rakısıyla modern meyhane akımının yeni temsilcilerinden Nihavend.

Mezelerini çok beğendim. Çünkü hepsi taze malzemelerle günlük yapılıyormuş. Meyhane klasiklerinden şaşmadıkları ara sıcaklar da öyle. En güzel yanı ise her sofrada olduğu gibi sohbeti. Nihavend sizi öyle bir havaya sokuyor ki bir türlü o masadan kalkıp evinize gidemiyorsunuz. Bize aynen öyle oldu. Akşamları daha kalabalık olsa da öğleden sonra gidip keyif yapmak için de çok güzel bir yer. Şiddetle tavsiye edilir.

Karaköy sevenlere ChEZ Moı

Karaköy bugünlerde beni çok şaşırtıyor. Zor günleri geride bırakan semtte özellikle hafta sonu akşamları iğne atsan yere düşmeyecek. Bunda en büyük pay işletmecilerin ısrarla iyi yerler açması ve sürekli etkinlik düzenlemesi. Valla bravo! Karaköy’deki yeni gözdem ise Marjo’da harikalar yaratan Melih Doğan’ın yeni yeri Chez Moi.

Çok katlı bu bar-restoranda eğlence sokakta başlıyor. Dışarıdaki sandalyelerde soğuğa rağmen hararetle sohbet ediyor insanlar. Giriş katı tam bir kulüp. İnsanlar dans ediyor, sohbet ediyor, doğum günü kutluyor. Daha rahat yayılabileceğiniz koltuklu katın üstünde ise sürpriz bir meyhane var. Geçen Cuma gittiğimde harika görünen mezelerle donatılmış masalarda insanlar muhabbete doymuyor gibiydi. Burayı en kısa zamanda deneyip yazacağım. Uzun lafın kısası Chez Moi, Karaköy’ün görülmesi gereken güzelliklerinden biri.

MORO'DAYIZ

Nişantaşı’nın yenisi Moro çok popüler. Kimle konuşsam buradan bahsediyor. Nedeni de İstanbul’da gezen herkesin yakından tanıdığı Didem Özgen’in buraya el atması. Bir Perşembe akşamı gittiğim Moro’da herkeste bir enerji, bir hareketlilik vardı. Bazıları masalarındaki küçük tabaklarda tapas tarzı yemeklerini yiyor bazıları da kokteyl içip hafif hafif sallanıyordu.

En dikkatimi çeken ise arkadaşı ile sohbet ederken müzikle birlikte saçlarını savuran şık bir kızımızın, telefonuna poz verirken başına şık bir örtü geçirmesi oldu. Artık ‘snap’ mi attı, Instagram’da ‘story’ mi paylaştı bilemiyorum. Moro’da herkes kendi havasında, sohbetinde. Bugünlerde gece turuna çıkanlar illa Moro’ya da uğruyorlar.

Frankie'de bir filozof

Nişantaşı’ndaki Sofa Otel’in terasındaki Frankie’yi anlatmaya gerek yok. Ambiyansı, yemekleri ve sahnesiyle şehrin en klas yerlerinin başında geliyor. Ama esas bahsetmek istediğim Frankie’nin işletmecisi Serdar Kömbe. İstanbul’daki en iyi şarap uzmanlarından biri olan Serdar Bey’in tek yeteneği bu değil ama.

Kendisi potansiyel bir sosyal medya fenomeni! Derdi de bekarlıkla, kızlarla. Felsefesine bayıldığım Serdar Kömbe’nin işte aşk üzerine yazdıkları: “Tetris’teki uzun çubuk gibidir aşk, öyle bir anda gelir ki nereye koyacağını bilemezsin/Elleriniz üşüyorsa üstüne oturun...

Sevgili yapmanıza falan gerek yok/Aşk dolmaya benzer, iyi sarılmazsa pişerken dağılabilir/ Bu soğuk günlerde soğuktan titreyen bekarları unutmamalıyız....

Lütfen herkes kapısının önüne bir kap sevgili koysun/ Çamaşır makinesini boşalttığında içinde çorap kalmış mı diye iki tur daha döndüren kız bulursanız direkt evlenin.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder