Kraliçe 'hicab'a girince

Pakistan kökenli Müslüman bir ailenin çocuğu olan insan hakları avukatı Sadık Han, Londra’nın belediye başkanı oldu. İşçi Partisi adayı Han, 1 milyon 310 bin oy alırken, rakibi Muhafazakar Parti adayı Goldsmith, 994 bin oy alabildi. 300 bin oy farkı, büyük bir başarı. Sadık Han, sosyal konutlarda büyüyen yoksul bir aileden, rakibi Zac Goldsmith ise bir bankerin oğlu. Başkanlık yarışında, Han, yoksulların gönlünü almayı hedeflerken, Goldsmith onun Müslümanlığını, göçmen çocuğu olmasını bir zaaf gibi göstermeye çalıştı. Onu “radikal görüşlü Müslümanlar” ile aynı platformları paylaşmakla suçladı. “Güçlü” bir makama gelmesinin tehlikeli olacağı” temasını işledi. Goldsmith, kampanyasını İslamofobi üzerine kurmuştu. Muhafazakar Parti’de, bu stratejiyi yanlış bularak, ırkçılık olarak yorumlayanlar oldu. Bu yaklaşımın partiye zarar verebileceği söylendi.

Londralı seçmen

Yüzde 12’si Müslüman olan Londra’nın, yüzde 57’si Han’ı seçti. Dünyanın en önemli ve etkili şehirlerinden (ve Hıristiyan dünyasının ağırlık merkezlerinden) olan Londra’nın belediye başkanlığı koltuğuna bir Müslüman’ın oturması, bir “ilk” olarak tanımlanıyor. İlk kez, bir Müslüman, bir Avrupa metropolünü yönetecek

Londralı seçmen, şehri daha iyi yöneteceğine inandığı kişinin, dini ve etnik kökenini bir sorun olarak görmedi… Seçimleri bir Müslüman’ın kazanması İngiltere’de ilginç ve komik sayılabilecek tartışmalara da sebep oluyor. Örneğin bir twitteki “Zamanı geldi artık Kraliçe Elizabeth tesettüre girdi” ifadesi ortalığı karıştırdı. Kraliçe’nin başörtülü bir fotoğrafı da eklenince, tartışma değişik boyutlar kazandı. “Hayır hicap değil eşarp, bu bir şaka” diyen, “Kraliçe’nin İslam sempatizanı olduğunu kabul edemem” diyene, “Laiklik elden gitmez korkmayın” diyene kadar uzanan geniş bir yelpazede, değişik tepkiler, birbiri ardısıra sosyal medyayı kaplıyor. Bu tartışmaları izleyince, bizdekileri hatırlamamak mümkün değil. Sosyal medyada, “yarın şeriat gelebilir” tarzı ifadelerin, hemen her zaman prim yapabildiği bir ülkeyiz. “Kraliçe tesettüre girdi” başlığı, bir mizah konusu olarak gündeme gelse bile; İngiltere’de de, İslamofobik tepkiler, laikliğe ilişkin korkular, bir ölçüde hissediliyor. Londralı seçmeni kutlamak gerek