Oral Çalışlar Kürt kartı
HABERİ PAYLAŞ
Haberin Devamı

Afrin harekatının başlamasının ardından adım adım bir meseleyle yüzyüze geldik. Bölgede hesabı olan bütün ülkeler, Türkiye'ye karşı "Kürt kartı"nı oynuyorlar.

ABD, açıktan silah vererek, üniformalı komutanlar yollayarak, PYD/YPG'ye destek olduğunu defalarca ilan etti. Türkiye, ısrarla "PYD, PKK'dır, bir terör örgütüdür” diyor, ABD ise "Hayır PYD terör örgütü değildir” demeye devam ediyor.

Rusya, PKK'ya da, PYD'ye de, hiçbir zaman "terör örgütü" demediği gibi, Moskova'da bu örgütlerin büro açmalarına yıllardır izin veriyor.

İran'ın, PKK üst düzey kadroları içinde, özellikle Kandil'de güçlü bir nüfuzu olduğunu bilmeyen yok. Suriye'nin de PYD ile bazı görüşmeler yaptığı basına yansıdı. Suriye iç savaşı başladığından bu yana, Esad güçleriyle PYD arasında ciddi bir çatışma yaşanmadı.

Son olarak, Rusya'nın Afrin'de, Suriye ile PYD arasında ittifak amaçladığı ve bölgeyi onlara devretmeyi planladığı öne sürüldü.

Kuzey Irak formülü

ABD, Rusya ile Suriye'nin geleceğini konuşurken, Suriyeli Kürtler için Kuzey Irak modelini savunduğu anlaşıldı. Suriye'nin toprak bütünlüğü içinde, özerk bir "Suriye Kürdistan'ı" formülünün Washington'un gündeminde olduğu, gazete köşelerine yansıdı.

ABD'nin bu arada PKK'ya Türkiye'de silah bıraktırıp üst düzey yöneticilerini enterne ettikten sonra örgüt kadrolarının PYD'ye katılmasını hedeflediği konuşuluyor. Bunun karşılığında Ankara'ya "Suriye Kürdistan'ı" projesinin kabulünün önerileceği, yaygın bir tez haline dönüşmüş durumda.

PKK/PYD hareketinin uluslararası alanda, "Türkiye karşıtlığı" temelinde geniş bir cepheye sahip olduğu söylenebilir. Bu şekilde, özellikle Suriye'de epeyce mesafe aldıkları, bir gerçek.

Türkiye kartı

Kürt hareketinin “Türkiye'yi zora sokma” ve “Türkiye'ye rağmen belli bir meşruiyet oluşturma” stratejisi, riskli ve netameli. Büyük devletlerin hesaplarının nerede başlayıp nerede biteceğini kimse bilemez.

Yarın devran değişir, Kürtleri ortada bırakabilirler. Türkiye'yi zora sokmak, Afrin’de olduğu gibi, kanlı sonuçlar doğurabilir. Daha da ötesi olabilir…

PYD'nin, "süper devletler kartı"nın o kadar da garantili bir kart olmayabileceğini bilmesi gerek. "Çözüm süreci"nde olduğu gibi, "Türkiye kartı"na dönmeleri, en çok Kürt halkının yararına olur.

Türkiye ise "Kürt kartı"nı etkisiz hale getirebilmek için askeri gücünü kullanıyor. Süper devletlerin at oynattığı bir coğrafyada, bu gücün tek başına sonuç almasının mümkün olmadığı ortada.

Türkiye'nin de masaya süreceği bir "Kürt kartı" olmalı. Nasıl olabilir? Konuşalım, konuşabilelim...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder