Giriş
Avrupa Ligi'nde mücadele eden Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor bu yıl da kupaya çok erken veda etti. Gecenin tek mutlu haberi deplasmanda Finlandiya temsilcisi HJK Helsinki'yi 4-0 yenerek tur atlayan Beşiktaş'tan geldi. Sistemi olmayan, transfer yapmayı beceremeyen, yıldız futbolculara milyon dolarlar saçarken sahasını yaptırmayı akıl etmeyen bir futbol anlayışından da fazlası beklenemezdi aslında...
Aykut Kocaman'a şimdi sahip çıkın!
İlk maçı sahasında 1-0 kazanan PAOK Kadıköy'e çıkarken korkuyordu. Fenerbahçe'nin ilk yarım saatte oyunu üstlerine yıkıp gol veya goller bulmayı planladığını adları gibi biliyorlardı. İlk yarıyı istediği gibi kapatan PAOK 50. dakikada Emre Belözoğlu'nun kazandırdığı gole rağmen pek de sarsılmadı. Fenerbahçe birçok akın yapmasına rağmen bir türlü istediği gole kavuşamayınca her şey PAOK'un istediği gibi gitmeye başlamıştı. Karşılıklı kaçırılan fırsatların ardından uzatma dakikalarında PAOK'un bulduğu gol Avrupa hayallerini Kadıköy çimlerine gömdü. Sistemi değiştirme misyonuyla yola çıkan Aykut Kocaman için büyük bir hayal kırıklığıydı yaşananlar. Fenerbahçe'de bir şeyleri değiştirmek için anlamak hatta harekete geçmek de yetmiyordu.
Güneşli günler için sabretmek şart
Şimdi Aykut Kocaman'ın ve Fenerbahçe'nin en fazla desteğe ihtiyacı olan zamanların vakti geldi çattı. Kaçırılan tüm fırsatlara ya da alınan tüm mağlubiyetlere rağmen Aykut Kocaman'a destek verilmeli. Fenerbahçe tribününden Aykut Kocaman aleyhine tek bir tezahürat yükselmemesi çok önemliydi. Aynı özveriyi başta başkan Aziz Yıldırım olmak üzere tüm yönetim göstermeli. Güneşli ve güzel günler için insanın içini donduran bir kıştan geçmek şart...
Rijkaard'ın sesini duyun
UEFA Şampiyonu Galatasaray ise Avrupa hayallerine Ukrayna'da dramatik bir sonla veda etti. İlk maçta kendi sahasında 2-2 berabere kaldığı takımla Ukrayna'da karşılaşan Galatasaray 90. dakikada attığı golle tura uzanırken 92. dakikada yediği golle şoke oldu. Mücadeleyi 9 kişi tamamlayan Karpaty Lviv için bayram yerine dönen stad Galatasaray için matem evinden farksızdı.
'Kaçmayıp, savaşacağım'
Maçın ardından Frank Rijkaard'ın yaptığı açıklama ise yaşanan dramın perde arkasını ortaya koyuyordu: “Alınan oyuncuların hepsi sakat, herkes neredeyse sakatlandı. Defansa da oyuncu istedim. Elinizdeki ürün ve kalite böyle olunca bu tip sonuçlarla karşılaşıyorsunuz.” Şimdi kolay olan Frank Rijkaard'ı göndermek ve yeni bir teknik direktörle devam etmek.
Kaçmayıp, savaşacağım ve her şeyi yoluna koymaya çalışacağım diyen Frank Rijkaard'a bu şansı vermek gerekiyor aslında her türlü bedeli ödemeye göze alarak.. Her maçın ardından futbolcuların bu sahada bırakın top oynamayı patates yetişmez çığlığını da duyarak elbette...
Trabzon tarihi fırsatı kaçırdı
İlk maçta 1-0 yenildiği rakibi Liverpool'a rövanşta 2-1 yenilerek Avrupa'ya veda eden Trabzonspor'da adını tarihe altın harflerle yazdırma şansını heba etti bir bakıma. Maçı uzun süre 1-0 önde götüren bordo mavililer bir türlü ikinci golü atamadı. Sonuçta karşılarında Liverpool gibi bir dev vardı fakat bu dev yeni hocasıyla sarsıntılı bir dönemden geçerken belki de en zaaflı yanıyla çıkmıştı bordo mavililerin karşısına. Şenol Güneş'in maçın ardından yaptığı, "Kazanmamız gereken maçı kaybettik. İstediğimiz her şeyi yapabilseydik maçı kazanabilirdik. Eksiklerimiz var" açıklaması anlamak isteyenlere her şeyi anlatıyordu aslında.
Kartal şimdilik uçuyor
Gecenin tek mutlu takımı ise Helsinki'de 15. dakikada Quaresma, 66. dakikada Guti Hernandez,77. dakikada Necip Uysal ve 90+3. dakikada Holosko'yla farka giden Beşiktaş oldu. Belediye faciasının ardından Avrupa'da yara almadan devam eden Beşiktaş yeni oyun anlayışı ve flaş transferleriyle zirvenin en büyük adayı olmaya devam ediyor. Yıldızları takım oyununa ve Bernd Schuster'in oyun anlayışını sahaya yansıttığı takdirde başarılı tablonun devamı gelecek. Fakat tersi bir durumda Beşiktaş'ın de geleceği için pek de umutlu konuşmak mümkün değil. Yıldızlara yaptığı ve verdiği değer kadar altyapısına değer vermeyen bir takımın geleceği için umutlu bir şeyler yazmak imkansız hatta.
