Yazgülü Aldoğan Sigara içmeden eğleniverin
HABERİ PAYLAŞ

Sigara içmeden eğleniverin

Haberin Devamı

Öyle bir dönemden geçiyoruz ki “Teker teker gelin lan” diye bağırmak istiyorum! Üç terör örgütünün aynı anda hedef aldığı bir ülke olarak haftada en az bir kez masum insanlar kim vurduya gidiyor.

Cephede çatışan askerlerimizden gelen şehit haberleri cabası.

Kimsede keyif kalmamış, kimse ne sokağa çıkmak istiyor, ne eğlence yerine gitmek derken Reina taranıyor! Bıçak gibi kesiliyor herkesin işi. Oteller zaten kapanıyordu, sıra geldi eğlence yerlerine derken...

Hava muhalefeti! Başta İstanbul Marmara Bölgesi’ne bir kar yağıyor ki, sokağa çıkmak için kuduruyor olsan çıkamazsın! Şehir Hatları’nın bütün vapur seferleri iptal. Uçakların neredeyse tümü iptal.

Hatta bir de deprem olmuş galiba ama 4 mü ne, kimse iplemiyor artık.

Sigara cıs

İşte ‘tam da böyle bir dönemde’ kapalı mekanda sigara yasağına sıkı denetim geliyor. Bazı arkadaşlar, “Bırakın içsinler, yeter ki gelsinler” demeye başladı bile. Ben demiyeceğim! Zaten sigara yasağı mı kalmıştı Allasen?

Geçen yıl gittiğim bir eğlence mekanında, “İki yanımdaki masalarda içilen purolardan hasta oldum” diye yazınca çok kızıp ilanlarımızı kesmişlerdi! Bu yıl çok gözde bir eğlence yerinde yine sigara dumanından perişan oldum, ama artık yazmıyorum! Eğlence niye sigarasız olamıyor?

Sigara içilecek bir alan oluşturulsun, orada içsinler. Türkiye’de son yıllarda yapılmış en doğru iştir sigara yasağı. Kanser hastalıklarında da büyük düşüş görülmüş.

Unuttunuz galiba, eskiden şehirler arası otobüste içilirdi, devlet dairesinde içilirdi, asansörde bile içilirdi! İçmeyen de duman altı, içenden beter olurdu. Yok tavanı açılıyormuş da, havalanıyormuş da, içen de emzik gibi, hiç durmadan içiyor, hem de sadece sigara bile değil, puro, sigar içiyor! İçmeyen de içen de hastalanıyor!

Ortadoğu’da eğlenmek için

Beyrut’a gitmek için pek çok neden var:

1. Vizesiz gidilebildiğimiz ender ülkelerden biri, gümrükte bile fazla soru sormuyorlar.

2. Çok yakın, uçakla iki saat bile değil.

3. Gezilecek, görülecek pek çok yeri var. Her keseye de uygun.

4. Taksi bulmak çok kolay, hem de her yere aynı para, 3 dolar kadar, kandırıldım derdi yok.

5. Mutfağı Antep, Hatay mutfağına benziyor, yemekler çok lezzetli ve bol. Falafel, humus, tabule şahane. Set mönülü yerlerde masayı bir dolduruyorlar, bir hafta yeter! Meyve ve tatlı çoğu yerde ikram.

6. Eğlenceleri de bize benziyor, bir göbek, bir göbek. Eğlenmeye bayılıyorlar. Her yer tıklım.

7. Kadınlar çok süslü. Kaş göz, ağız burun yapılı, gözün şenleniyor.

8. Hepsinden önemlisi, çok güvenli! Gece gündüz, her yerde asker. Tık yok. Şimdi kış, Akdeniz iklimi, biraz yağışlı. Ama bir iki ay sonra, mis, ılık hatta sıcak olur. İsteyene cami bol, isteyene kilise. Gidin derim! Hiç mi kötü yanı yok?

Nargile düşkünlüğü. Kadının, erkeğin, hatta ergen gençlerin, emzikli bebek gibi, ağızlarından nargile düşmüyor. Her ortamda duman altısınız! Seviyorsanız neyse de. Bana yaramıyor!

Sadece Kurtuluş mu çok bozuldu Hayko?

Fena kar var, televizyonda da bir şey yok.

Okumak için şahane bir kitap önerim var: Hayko Bağdat / Kurtuluş Çok Bozuldu. İnkilap Kitapevi’nden çıktı. Hem boğazınıza bir yumru takılıyor, hem gülüyorsunuz, hem düşünüyorsunuz.

Bu üçünü birden yaptıran yazarlara bayılıyorum. Hayko Bağdat, İstanbul’un Rumunu, Ermenisini, Yahudisini, Süryanisini, Türkünü, Kürdünü, Iraklısını, Suriyelisini ve siyahını, dahası her önce gelenin sonrakini beğenmediği mahallelisini içtenlikle anlatıyor.

Kitaba adını veren Kurtuluş’tan başka Diyanet İşleri Başkanı Lütfü Doğan’la ilgili de anılar paylaşıyor, Ermeni Patriği Badriark’la ilgili de. Tabii mübadele ve tehcir anıları, hele o rugan pabuçlar, göz yaşartırken ineği yeme hikayesi gülmekten öldürüyor!

Eline sağlık Hayko, bu topraklardan iyi mizahçı çıkıyor. Kemal Gökhan Gürses’in illüstrasyonları ise on numara beş yıldız!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder