Tasarrufta eskiyi unutun

“Faizler ilk düştüğünde insanlar ‘tekrar çıkar’ deyip mevduatını bozdurmamıştı. Ama düşük faizin kalıcı olduğu görülünce, Türkiye’de tasarruf alışkanlıkları sarsıldı. Faizden, mevduattan elde edilen çok yetersiz kaldı. ‘Getirimi nasıl artırırım?’ sorusu herkesin ortak sorusu haline geldi. Zengin yatırımcı da küçük tasarruf sahibi de bu soruya yanıt arıyor. ‘Vade mi uzatayım? Daha riskli bir yatırıma mı gireyim? Paramın bir kısmıyla çok riskli bir yatırım mı yapayım?’ diye düşünüyor.”

RİSK CESARETİ ARTTIRDI

Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Gülsevin Yılmaz, söyleşimize yukarıdaki cümlelerle, yatırımcının içinde olduğu durumu ve kafasındaki soruları anlatarak başladı. Ardından, en iyi yanıtları portföy yöneticilerinin verebileceği bu sorulara ve yeni yatırım eğilimlerine açıklık getirdi.

“Getiriyi artırmanın tek yolu daha riskli araçlara yatırım yapmak. Ama riski alan doğacak zararı göğüsleyecek durumda olmalı” diyen Gülsevin Yılmaz, son dönemde yatırımcıların risk alma cesaretinin arttığını belirtti.

İTİCİ GÜÇ KORUMALI FON

Elbette ‘risk almak’, yatırımcıların ‘aşırı riskli’ davranmaya başladığı anlamına gelmiyor. Sadece hiç riski olmayan vadeli mevduattan çıkılmaya başlanıyor. Gülsevin Yılmaz, yatırımcıların vadeli mevduattan ‘yavaş yavaş’ çıkıp yatırım fonlarına yöneldiğini bildirdi.

Türkiye’de yatırım alışkanlıklarının değiştiğini kaydeden Yılmaz, özellikle ana para garantili ve korumalı fonlara dikkat çekti. Yılmaz, “2010’da korumalı fonların, fon pisasasının itici gücü olacağını düşünüyoruz” dedi.

PAYI İKİYE KATLANACAK

Gülsevin Yılmaz, korumalı fonların yatırımcıya getiri sözü vermediğini, bu anlamda riskli olduğunu belirtirken, “Ancak ana parayı kaybetmeyeceğini bilmek, getiri riskini göze almayı getiriyor” dedi.

Gülsevin Yılmaz’ın verdiği bilgiye göre 2007’den bu yana 70 korumalı fon piyasaya sürüldü. Geçen yıl toplam fon pazarı yüzde 25 büyürken, bu fonların hacmi ise yüzde 54 büyüyerek 1.6 milyar liraya çıktı. Bu fonların toplam fon piyasasındaki payının bu yıl ikiye katlanıp yüzde 5’ten yüzde 10’a çıkması bekleniyor.

FAİZ ÇİFT HANEYİ GÖRÜR AMA BURADA KALICI OLMAZ

Yapı Kredi Portföy, Avrupa Birliği ülkelerinde ekonomik sorunların sürmesi, Amerika’da ise toparlanmanın net şekilde gözlemlenmesi nedeniyle euro-dolar paritesinin dolar lehine gelişeceği beklentisinde.

Buna göre yıl sonunda parite 1.35 doların altında kalabilir. Türk Lirası reel gücünü korur ama dolarda enflasyon düzeyinde artış görülebilir.

Sanayi sektörü hisseleri cazip

Tahvil piyasasında Yapı Kredi Portföy, çift haneli faizlerin görülmesini bekliyor. Gülsevin Yılmaz, “Ancak bunun geçici bir durum olacağını düşünüyoruz” diyor. Kurum, enflasyonun yıl içinde yüzde 9 ve üzeri seviyeyi göreceği, yıl sonunda ise yüzde 7.5’e ineceği öngörüsünde bulunuyor. Borsada ise seçici olmak gerekiyor. Sanayi sektörü hisseleri cazip görünüyor.

UZUN VADELİ DÜŞÜNEN BORSAYA GİREBİLİR

Gülsevin Yılmaz, herkesin vade kavramının, risk algılamasının, güven duygusunun, paraya ihtiyacının ve yatırım yapma nedeninin farklı olduğunu belirterek, “Dolayısıyla her yatırımcıya uyacak tek bir tavsiyede bulunmak mümkün değil. Herkes bankasına gidip müşteri temsilcisinden yardım almalı” dedi. Yılmaz bununla birlikte ‘parasını bir kenara koyup yıllarca orada saklayacaklara’ şu öneride bulundu: “Uzun vadeli, değişmez yatırım yapacağım diyenlere hisse senedi almaları söylenebilir.”

KÜÇÜK YATIRIMCI NİYE ZARAR EDER?

Gülsevin Yılmaz, kendi portföylerini kendi yöneten küçük yatırımcıların sürekli piyasaları takip etmesi gerektiğini, aksi takdirde zarar edebileceklerini söyledi. Yılmaz şöyle konuştu: “Bugün bir tavsiye alıp ona göre hareket etmişseniz, yarın değişen koşullara bakmalı, ona göre portföyünüzü değiştirmelisiniz. Yoksa zarar edersiniz. Zaten küçük yatırımcının zarar etmesinin temel nedeni budur. Bence kendilerini profesyonellere teslim etmelidirler. Biz bu portföyleri küçük yatırımcı için yönetiyoruz.”