Sağlık 'Tatlıdan sonra su veya süt için'

'Tatlıdan sonra su veya süt için'

Paylaş
'Tatlıdan sonra su veya süt için'

Ramazan ayını geride bırakmaya iki gün kala bayramın ayak seslerini yavaş yavaş duyar gibiyiz. Bu süreçte ister istemez aklımıza "Bundan sonra nasıl beslenmeliyim?", "Bayramdaki beslenme düzenim nasıl olmalı?" gibi sorular geliyor. İşte aklınıza takılanlar ve cevapları...


RÖPORTAJ: SENİM HANDE TANAY
senim.tanay@posta.com.tr

Bir Ramazan Bayramı daha geldi çattı. Ramazan ayı boyunca peş peşe katıldığımız iftar davetleri artık yerini bayramda kurulan o nefis sofralara bırakacak. Maalesef özenle hazırlanmış lezzetli yemekleri ve tatlıları midemize indirmek keyifli olmanın yanı sıra pek çok sağlık problemini de beraberinde getiriyor.

Hepimizin sevdikleriyle beraber nice güzel ramazanlar, bayramlar görmeyi dilediği şu günlerde mutlu ve sağlıklı bir bayram yaşamanın yolu ise “sağlıklı beslenmek”ten geçiyor.

Biz de sizler için Nişantaşı Hospital Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Bahar Aktan’la ramazan sonrasında ve bayram ziyaretleri sırasında nasıl beslenmemiz gerektiği konusunda bir röportaj gerçekleştirdik.

Röportajımızda şekerleme, çikolata ve tatlı tüketimin nasıl olması gerektiğinden bayramı tatilde geçirecek olanların ne şekilde bir beslenme programı izlemesine kadar her şeyden bahsetmeye çalıştık. Tabiî sizler için uzmanımız Bahar Aktan’dan bayramda nasıl beslenmemiz gerektiğini gösteren örnek bir diyet programı almayı da unutmadık.

Keyifli okumalar diliyoruz...

Ramazandan yani uzun süreli açlıkların ardından gelen bayram vücudu nasıl etkiler?

Bayramın gelişi ile geride bıraktığımız Ramazan ayı süresince alıştığımız beslenme düzenini terk ediyoruz. 2 ana öğünden oluşan beslenme sıklığımızı bir gün içerisinde 3 ana öğün ve daha fazla ara öğüne çıkarıyoruz. Ramazan süresince gündüz yerine akşam ve gece beslendiğimiz bu dönemin sonunda yeni düzenimize bir günde geçmemiz dikkatli olunmadığı takdirde sağlığımızı tehdit edebilecek bir durum.

Normal beslenme düzenimize geri dönüşte bayram bizim için çok iyi değerlendirilmesi gereken bir geçiş dönemi olarak görülmelidir. Ancak kültürel alışkanlıklarımız ve geleneklerimiz neticesinde uyum sağlayacağımız bu dönem bizim için daha sakıncalı hâle gelebiliyor.

Ramazan Bayramı tatlı, şekerlemeler ve çikolatanın fazlasıyla tüketilmesi sebebiyle adının Şeker Bayramı olarak da anıldığı bir bayramdır. Kültürel ve geleneksel değerlerimiz bu bayram süresince bizi yapmamamız gereken birçok beslenme hatasına sevk etmektedir. Aile ve akraba ziyaretlerinin çok sık yapıldığı bu dönemde size ikram edilen yiyecek ve içeceklerin miktarını ve çeşidini kontrol ederek bu geçiş dönemini sağlıklı ve kilo almadan atlatmanız mümkün.

Bayram süresince en çok yapılan beslenme hataları neler?

- Aşırı miktarda çikolata ve şekerleme yemek,
- Hamur işi tatlıları fazla miktarda ve porsiyonlarda tüketmek,
- Çok fazla miktarda çay, kahve ve gazlı içecek tüketmek.

Vücudun bu uyum sağlama sürecine bizim hangi davranışlarımız katkı sağlar ya da zarar verir?

Öncelikle hepimiz kahvaltıyı çok özledik. Oruç tutan bireyler artık kahvaltı ihtiyacını karşılamaya başlıyorlar. Burada yapılan en büyük hata geniş aile sofraları ile fazla yemek çeşitleri olarak karşımıza çıkıyor. Mutlaka 3 öğün ve 3 ara öğün şeklinde bir beslenme programımız olmalı.

Bayramda yaptığımız hatalardan biri de kendimizi hâlâ oruçlu olarak görüp öğün atlamamız ; dolayısıyla bu durum bizim daha da çok acıkmamıza sebep oluyor. Kan şekerimiz düştüğü için daha fazla yemeye başlıyoruz. Doğru olan az az ve sık sık beslenmek. Bir diğer hatamız ise, ağır yiyecekler yemek. Aile ziyaretleri, büyük ziyaretler bunların tetikleyen unsurlar. Hamur işleri, kızartılmış ve ağır et yemekleri de bizler için oldukça tehlikeli. Bunların yerine kuru baklagil ve sebze yemekleri tercih edilmeli.

Meyve ağırlıklı ara öğünlerimiz mutlaka olmalı. Posa içeren tam buğday unundan yapılmış ya da tam tahıllı ekmek tüketmemiz bu dönemde sıkça yaşanan kabızlık ve gaz problemimizin de önüne geçecektir.

"TATLIDAN SONRA SU VEYA SÜT İÇİN"


Bu dönemde neleri yemeye ya da yememeye özen gösterilmeliyiz?

Bayram süresince bize ikram edilen ve hepimizin en çok sevdiği yiyeceklerden biri olan çikolatayı tüketirken günde en fazla 2-3 adet ve bitter olanlarından tercih etmeye özen göstermeliyiz. Bitter çikolatanın içinde bulunan antioksidan maddeler sayesinde diğer çikolatalardan daha sağlıklı olduğunu biliyoruz; ancak içeriğindeki şeker miktarını göz önünde bulundurursak kilo almamamız için hiçbir sebep yok.

Günlük sıvı ihtiyacımızı karşılarken nelere dikkat etmeliyiz? Çay ve kahve tüketimimiz bayramda ne şekilde olmalı?

Bu yıl yaz aylarının en sıcak günlerine denk gelen Ramazan ayı süresince elimizden geldiğince bol sıvı tüketmeye çalıştık. Ancak oruç tutulan sürenin uzunluğu ve fazlasıyla terlediğimiz bu günlerde vücudumuz bir hayli susuz kaldı. Sağlığımız için bayramın ilk günü itibariyle kendimiz sık sık su içmeye programlamalıyız. Her gün mutlaka 2-2,5 litre su tüketmek, oruç sonrası normal beslenme düzenine geçiş yapan bireyler için mide ve hazımsızlık problemlerini önlemek açısından önemlidir.

Evde hazırlanmış az şekerli limonata, taze meyve suları, maden suyu, kompostolar da bizim için çok faydalı olabilir. Çay ve kahve tüketiminden olabildiğince uzak durnalıyız. Çay ve kahve idrar söktürücü olduğundan böbreklerden suyun atılımına sebep olur; bu da bizim için yararlı değil, zararlı olacaktır. İlla da içmek istiyorsak koyu olmaması kaydıyla günde en fazla 2 bardak kahve, 4-5 bardak da çay tüketebilir.

Ziyaretlerde çokça ikram edilen gazlı içeceklerden ve içine şeker atarak içtiğimiz çay ve kahvelerden fazlaca içiyorsak yine şeker tüketimimiz artmış oluyor. Bizim en büyük hatalarımızdan biri çaya ve kahveye şeker atmamız. Bitki tozundan yapılan tatlandırıcılar artık revaçta, şeker yerine bunların kullanılmasını öneririm.

Farklılaşmış kan şekeri seviyesi bizim için bu dönemde ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. Kişinin şeker, kalp-damar ve tansiyon hastalığı varsa özellikle çay ve kahveden uzak durmalı.

Ramazanın sona ermesiyle beraber alkol tüketiminde de yoğun bir artış yaşanacak...

Ramazan alkolden uzak durduğumuz ruhanî bir arınma dönemiydi. Bu aradan sonra vücuda aşırı miktarda alkol almak, karaciğerimizi zorlayacaktır. Alkolü çok küçük miktarlarda tüketmemiz sağlığımız açısından daha iyi olacaktır.

Ramazan Bayramı deyince hepimizin aklına şerbetli türden Osmanlı tatlıları gelir. Misafirliklerin sıkça yaşanacağı bu bayram günlerinde yapılan tatlı ikramlarını nasıl tüketmeliyiz?

Şerbetli tatlı tüketimi ve ikramı geleneklerimiz arasında. Annelerimiz bile hazırlarken şerbetli tatlıyı tercih ediyor, sütlü tatlı hazırlatamıyorsunuz. Mutlaka şerbetli tatlı tüketeceğim diyorsak diyetimizde ona yer açmamız lâzım. Bir dilim baklava 150 kalori demek, bunu unutmamamız gerekiyor. Tüketim yaparken çok küçük porsiyonlar tercih etmeliyiz. Bir porsiyon tatlı tabağının dörtte biri tüketilebilir, bu sıkıntı yaratmaz.

Eğer tatlı yiyorsanız çikolata ve şekerleme tercih etmeyin. Çay ve kahvenize şeker atmayın veya hamur işi yemeklerinden, makarnadan, pilavdan, ekmekten o gün feragat etmeye çalışın. Eğer ziyaretteyseniz porsiyon küçültmek en güzeli; ama kendiniz bir ikram yapacaksanız benim tavsiyem sütlü tatlılar hazırlamanız. Meyveli, bisküvili tatlı toplar da hazırlayabilirsiniz. Taze meyveyle hazırlanmış kuplar, dondurmalar da başka bir seçenek olabilir bizim için. Böylelikle hem kendi sağlımızı hem de sevdiklerinizin sağlığını korumuş oluruz.

Bir şeyler yemeden önce su içmenin tokluk hissi yarattığı ve sağlık açısından faydalı olduğunu biliyoruz. Peki tatlıların üzerine hemen su içmek ne kadar doğru?

Su içmek hangi anda yapıyor olursanız olun size herhangi bir olu Ancak kızartılmış hamur tatlıları yendikten sonra fazla miktarda su tüketmek midemizi yorabilir. Midenin sindirime daha yeni geçtiği bir dönemde arka arkaya içilen 3 - 4 bardak su midedeki asit dengesini bozabilir.

Özellikle kan şekeri dengesinde problem yaşayan kişilerde su tüketimi oldukça önemli. Tatlı yedikten sonra bir çay bardağı kadar süt tüketmek vücutta şeker emilimini yavaşlatacağı için tercih edilebilir. Şeker emilinin yavaşlaması, kilo alımının da önüne geçecektir. Bunun şerbetli tatlılardan sonra uygulanması pek yeterli olmayabilir; ancak meyve tüketimin ardından gerçekleştirilmesi çok daha fazla işe yarayacaktır.

YARIN:

- BU DÖNEMDE NE TÜR FİZİKSEL AKTİVİTELER YAPILMALI?

- ÇOCUKLARIN ÇİKOLATA VE ŞEKER TÜKETİMİ NASIL OLMALI?

- RAMAZANDAN KALMA GECE YEME İSTEĞİ NASIL FRENLENEBİLİR?

- BAYRAMA ÖZEL BESLENME PROGRAMI


Haberin Devamı