Giriş
Öğretmenler Günü’nde eğitimcilere büyük armağan: Tek cümlelik bir değişiklikle ortaöğrenimde başörtüsü yasağı kaldırıldı! ‘Okula başı açık gelinir’ hükmüne bir çizik atarsın, 10 yaşındaki kızların aile ve mahalle baskısıyla başlarının bağlanmasına yol açarsın.
[[HAFTAYA]]
AKP iktidarının dindar ve kindar nesil yetiştirme yolunda attığı bir adım daha. Üstelik de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin “zorunlu din dersi” uygulamasını insan haklarına aykırı bulduğu kararın hemen ardından. İnsan hakkı mı? Ne demek insan hakkı? İnsan hakkı yok, kul hakkı var! Bunlar laik Türkiye Cumhuriyeti’nin cenaze namazındaki son çırpınışlarımız mı? Amaç, tüm kızların başını bağlamak. Gözünü bağlamak! Beynini kapamak! Kadınlardan bu kadar nefret ediyorsanız öldürün hepimizi, kurtulun. Erkek erkeğe yaşar, yılanlar gibi kendi kendinize çoğalırsınız.
Siz de kurtulursunuz biz de!
Trafikte genç ölümlerine eğitim freni
Nihayet dünyaya yaptıkları kötülüğün farkına varan liderler, Birleşmiş Milletler’de İklim Zirvesi’nde buluşup günah çıkarırken şirket yöneticileri de sürdürülebilir kalkınma, çevreye daha az zarar verme üzerine yeni stratejiler hazırlıyor. Bir araba üretmek için 450 litre su harcandığını açıklayan VW’in Türkiye partneri-distribütörü Doğuş Otomotiv de 20. yılını 5. Kurumsal Sorumluluk Raporu ile kutluyor. Şirketin tam da bu günlere denk gelen bir önemli başarısı ise BM ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından Cenevre’de düzenlenen AB Yol Güvenliği Komisyonu’nda “Trafik Hayattır” projesiyle En İyi Uygulama Ödülü’ne layık görülmesi.
Türkiye’nin 19-25 yaş arası gençlerinin trafikte ölüm şampiyonu oldukları düşünülürse; bu projenin önemi, kızların başını bağlamaktan çok çok daha büyük! Şimdilik 11 üniversitede 8 bin üniversite öğrencisine seçmeli ders olarak 14 hafta boyunca okutulan dersleri en son Ankara Üniversitesi de verme kararı aldı. Kalkınmanın lokomotifi olan bir sektörün eğitimsizlik yüzünden gençlerin ölüm şampiyonu olmasına katkısı varsa bunu önleme çabası da olmalı tabii.
Çevreye dikkat!
Doğuş Otomotiv’in 5. Kurumsal Sorumluluk Raporu’nu açıklayan Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, Türkiye’de pazar payı olmanın getirdiği sorumluluğa da dikkat çekerken 1 milyon araçlık bir parka sahip olduklarını vurguluyor. Türkler “Alman seviyor!” Ya Türkiye’de ne zaman bir babayiğit çıkıp yerli otomobil üretecek?
Türkiye’nin ihracatındaki en yüksek payın Avrupa olduğu düşünülürse bu uzak ihtimal. İç pazar ise yatırım yapılamayacak kadar küçük. Türkiye bir süre daha otobüs ve kamyon üretimiyle yetinecek. Almanya’da ilgiyle gezdiğimiz VW şehri “Autostadt”in izlenimleri ise bir başka yazı konusu.
