Oral Çalışlar Başlarken...
HABERİ PAYLAŞ

Başlarken...

Haberin Devamı

Bugün, Duygu Asena’nın doğum günü. Onu 10 yıl önce yitirdik.

POSTA’daki yazılarıma Duygu’yla başlıyorum, çünkü bu ülkenin özgürlük yolculuğunda, kadın hakları mücadelesinin ve onun özel bir yeri olduğuna inanıyorum.

Duygu ile yaşıttık. Bir dönem aynı gazetede çalıştık, aynı odaları paylaştık. Kadın meselesinde, ezberlerimizi bozmuştu. Sevginin, aşkın, erkek egemen kültüre direnişin simgesiydi.

Onu bugün Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde anıyoruz. Akademisyenler, gazeteciler, ondan öğrendiklerimizi, onun öğrettiklerini konuşuyoruz.

Biz erkekler, kadınları ezdik, vahşetin, acımasızlığın hükmettiği savaşan bir dünya yarattık. Bu dünyayı, kadınlarla eşit olarak paylaşarak bambaşka bir gezegene dönüştürebiliriz.

Meseleleri silahla değil, konuşarak, tartışarak çözebileceğimiz günlere, kalıcı barışlara kavuşmanın yolu budur.



Kadın vekil sayısı düştü

7 Haziran 2015 seçimlerine, “çözüm süreci” umudunu koruduğumuz koşullarda girdik. TBMM’de kadın vekil rekoru kırıldı (97 kadın).

Kadınların zaferi kısa sürdü. Temmuz ayında Ceylanpınar’da iki polisin gece evinde uyurken öldürülmesi, çatışma ortamını geri getirdi. 1 Kasım seçimlerinde Meclis’teki kadın sayısı 82’ye düştü.

Hendek ve barikatlarda insanlarımızı yitirdik, yitiriyoruz.

Tesadüf değil diye düşünüyorum. Silah konuşunca kadınlar, ya biz erkeklere benziyorlar ya da susuyorlar.

Kadınlara dair...


Duygu, 2002’nin Haziran’ında “Kadınlara Dair” kitabım çıktığında, Milliyet Sanat için benimle söyleşi yapmıştı.

Söyleşinin girişinde beni mutlu eden bir değerlendirmede bulunmuştu:

“Oral Çalışlar... Yazılarını okuduğumda sanki ben yazmışım gibi geliyor... Ondan pek çok şey öğreniyorum. Onca kadını, eşitliği, aşkı yazan erkekler arasında, içtenliğine inandığım belki de bir tek o var. O, eşitlikten, özgürlükten, aşktan söz ederken laf olsun diye ya da kadın okurları tavlamak için bunu yapmıyor. (...) Oral Çalışlar bir erkek. Tüm kalbiyle kadını savunan bir erkek... Onu tanıyorum, ona inanıyorum, onu seviyorum ve kadın haklarını savunan bir erkeği okudukça mutlu oluyor, ‘demek ki olabiliyormuş’ diye ümitleniyorum.”


Söylediklerine ne kadar layığım, bilemiyorum. Sözlerinden hep cesaret aldım, onun eşitlik ve özgürlük ideali bana yol gösterdi.

Yeni bir yolculuğa başlarken onu sevgiyle, özlemle yad ediyorum.

POSTA okurlarına, bu duygularla merhaba diyorum.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder